İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - pudra_shekeri

Sayfa: 1 ... 101 102 [103] 104 105 ... 109
1531
Sağlık / REFLÜ AĞRISINA 18 DAKİKADA ELVEDA
« : Aralık 26, 2007, 10:03:28 ÖS »
5 yıldır reflü şikayeti yaşayan kadın, tam 18 dakikada bu derdinden kurtuldu. Nasıl mı...?



Beş yıldır reflü yakınması yaşayan, ve uzun süre ilaç kullanan ancak hastalıkla bir türlü baş edemeyen 26 yaşındaki Arzu Akkulak, Harvard metoduyla sıkıntısından kurtuldu. Kadıköy Şifa Sağlık Grubu Genel Cerrahi Klinik Şefi Op. Dr. Levent Eminoğlu’nun ekibiyle yürüttüğü operasyonda Akkulak’a Harvard Üniversitesi Beth Israel Hastanesi’nden Dr. R. Chuttani’nin geliştirdiği plicator yani reflünün endoskopik ve dikişle tedavi edilmesi yöntemi uygulandı.



Sadece 18 dakika süren işlemin ardından 2.5 saat hastanede dinlenen Akkulak taburcu edildi. Hastanın ikinci derece yemek borusu hasarı yaşadığını ve 2 santimetrelik bir mide fıtığının bulunduğunu belirten Op. Dr. Eminoğlu, işlemi şöyle anlattı: “Hastanın fıtığının büyük olmaması ve yemek borusundaki hasarın ileri olmaması nedeniyle Plicator tedavisini seçtik. Tek dikişle mide kapak mekanizması onarıldı. İşlemin ardından hastamıza ıhlamur içirdik. Hasta, son kontrolleri de yapıldıktan sonra evine gönderildi. İkinci günde yumuşak gıdalar tüketmeye başladı” dedi.



İLAÇ FAYDASIZ KALIRSA DEVREYE GİRİYOR



Plicator teknolojisi, uzun süreli yakınması olan, ilaçtan fayda görmeyen ve uzun süre ilaç kullanmak istemeyenlere uygulanıyor. Tedavi için uygun hastalar:



Mide fıtığı küçük hastalar



İleri dönem yemek borusu hasarı (3.ve 4. devre ösofajit) olmayan hastalar



18 yaşından büyük hastalar



Gebe olmayan kronik hastalar



Mide asiti ile çok fazla tahriş olmamış yemek borusuna sahip olan hastalar
 

1532
Sağlık / AÇIK BÜFE SAĞLIĞI TEHDİT EDİYOR
« : Aralık 26, 2007, 10:02:30 ÖS »
Gıda Güvenliği Derneği Başkanı Samim Saner, son yıllarda tatil anlayışının değiştiğini, özellikle ‘her şey dahil’ uygulamasının moda haline geldiğini söyledi.



Çok sayıda turistik tesis, otel ve tatil köyü işletmecisinin bu uygulamada maliyetleri düşürme adına farklı yöntemler geliştirdiğini savunan Samim Saner, bu yüzden kontrolsüzlüğün de etkisiyle bu tür yerlerde gıda açısından bazı risklerin oluştuğunu iddia etti.



Bazı işletmecilerin maliyetleri azaltmak için bir ürünü üçer beşer kez kullanabildiğini ileri süren Saner, şunları kaydetti:
“Birçok yerde adeta gıda terörü var. Bir ürün artıyor ertesi gün ezip dolmada kullanıyorlar. Dolma mı arttı? İçini başka yemekte dışını salatada kullanıyorlar. Salata mı arttı? Ertesi gün başka bir çeşitte yine önünüze gelebiliyor. Denetim yok, kontrol yok. Biz de gidip günlerce değişik işlemlerden geçirilmiş ürünleri tüketiyoruz. Bu nedenle her şey dahil uygulamasında hangi gıdanın sağlıklı olup olmadığını kestirmek bizim açımızdan bile zor.”



BEKLEYEN KAHVALTILIKLAR
Gıda Güvenliği Derneği Başkanı Saner, özellikle kahvaltıların gıda zehirlenmeleri açısından büyük risk taşıdığını vurgulayarak, “Kahvaltıda sunulan mayonezli İtalyan salatalar, salam, sosis ve peynirler, yumurtalar açıkta bekliyor. Kahvaltı sabah 07.00’da başlıyor, 11.00’a kadar açık kalıyor. Yani 4 saat boyunca bu riskli gıdalar 35 derece ve üzerinde sıcakta açıkta bekliyor” dedi.



Saner, gıdaların saatlerce sıcakta bekletilmesi nedeniyle birçok her şey dahil kahvaltısında mikropların bulaşması ve üremesi için bütün şartların oluştuğunu belirtti.



Kahvaltıların bazen, müşterilerin sabah saatlerindeki hapşırma ve aksırmalarına da açık hale geldiğini ifade eden Saner, sineklerin gıda ürünlerinde 4 saat boyunca gezinmesinin de ayrı bir sorun olarak dikkati çektiğini söyledi.



Bütün bunların gıdaları bakteri yuvası haline getirebildiğini belirten Saner, “Müşteri, bu gıdaları tükettikten sonra bağırsak, mide ya da baş ağrısı çekiyor. Gıda zehirlenmesi olduğunu bilmiyor. Artık müşterilerin de gıda güvenliği konusunu bilinçli olması gerekiyor” diye konuştu.

 

1533
Sağlık / MEME KANSERİNDE DEPRESYON
« : Aralık 26, 2007, 10:01:28 ÖS »
Depresyon meme kanserini 2.5 kat daha artırıyor...

bilim adamlarının yaptığı araştırmaya göre, depresyon, meme kanserine yakalanma riskini 2.5 kat daha artırıyor




Maastricht Üniversitesi uzmanları, 127 bin hastanın durumunu 10 yıl boyunca izleyerek, depresyon ve kanser arasındaki bağlantıyı inceledi. Araştırmada, depresyonun akciğer, kolon ve prostat kanserleri üzerinde önemli bir etkisi bulunmadığı tespit edilirken, meme kanserine yakalanma riskini 2.5 kat artırdığı sonucuna varıldı. Depresyon ve meme kanseri arasındaki ilişki tam olarak bilinmemekle beraber, depresyonun hormon dengesinin değişmesine neden olarak göğüs kanserini tetikleyebileceği düşünülüyor. Araştırma depresyonun tüm kanser türlerine yakalanma riskini yüzde 12 oranında yükselttiğini de ortaya koydu.

 

1534
Erkekler Kahvesi!.. / ROMANTİZİM SİZCE NEDEN BİTER
« : Aralık 26, 2007, 09:55:06 ÖS »
Partnerinizle aranızdaki romantizm artık bitti mi veya heycanmı kalmadı?


Uzun süreli bir ilişkiden sonra artık romantik ve heycan anların azaldığını hatta yok olduğunu mu fark etmeye başladınız? Ya da uzun zamandır aradığını bulamayan ve artık aşka inanmayan biri misiniz? O zaman romantizmi ayakta tutmanın yollarına şöyle bir göz atsanız iyi olacak.



Bütün ilişkiler, istisnalar hariç, romantizmle başlar. Çiçekler, kartlar, mektuplar hepsi art arda gelmeye başlar fakat bir gün gelir artık ne çiçek gelir, ne kart yazılır, ne mektup. Bu sadece sizin ilişkinizde değil çevrenizdeki herkesin ilişkisinde böyledir. Peki bu doğal bir süreç mi? Kendine uygun birini arayan ve bulduğunda da kaybetmek istemeyen erkek ve kadın gün geliyor da nasıl böyle yabancılaşıyor?



Aslında aşkın kaderi bu; romantizm öldüğünde aşk da yavaş yavaş ölüyor. Her ikisinin de ölme nedenini ise 3 olaya bağlayabiliriz; hayal kırıklığı, kırgınlık ve sahiplenme duygusu.



1. Hayal kırıklığı: İnsanlar ve ilişkiler bizi her zaman hayal kırıklığına uğratır. Bu bilenen bir gerçektir. İlişkinin en başında karşımızdaki kişi aradığımız kişidir ve ondan iyisi yoktur. Fakat zaman geçtikçe onun tüm karakter özelliklerini tanımaya ve onun nasıl bir insan olduğunu anlamaya başlarsınız. Ve işte hayal kırıklığı… Aslında o sizin düşündüğünüz kişi değildir. Bu hayal kırıklığı yaşandığı andan itibaren daha az heyecan hissetmeye ve karşınızdaki kişiye daha az ilgi duymaya başlarsınız.



2. Kırgınlık: Her ilişkide yaşanan bir olaydır kırgınlık daha çok da en baştan beri sorunlar yaşanan ilişkilerde görülür. Verilen sözlerin unutulmasına, randevuların ertelenmesi ile kırılmaya başlarız. Daha sonra ise sevgilimizin bize söyledikleri ya da söylemedikleri bizi incitmeye başlar. Kırılganlıklar ihtiyaçların giderilmemesi ile daha çok artar.



3. Sahiplenme duygusu: Belki bir ilişkiniz var belki de evlisiniz. Bütün zorluklar aşılmış. Öyle değil mi? Sizin ya da eşinizin tüm ilgisi çocuklarda, işte, arkadaşlarda vs. Artık bu ilişki aynı ilişki mi? Birbirinizi kaybetme korkusunu yitirdiğiniz zaman o ilişki de romantizm kalmaz. Böylece herkes kendi hayatına birlikte ama yalnız olarak devam eder.



Eğer romantizm size bir anlam ifade ediyor ve aşk için romantizm diyorsanız yazımızda geçenleri tekrar gözden geçirin ve bir an önce önlem alın.

 

1535
Erkekler Kahvesi!.. / ERKEKLERİ BIKTIRAN DAVRANIŞLAR
« : Aralık 26, 2007, 09:54:08 ÖS »
Kadınların farkında olmadan yaptığı bazı hal ve davranışlar zamanla karşısındaki erkeği yıldırır.

Gönül ilişkilerindeki hassas dengeyi korumak, bir ilişkinin geleceği açısından çok önemlidir. Ancak, kadınların pek çoğu doğru olduğunu düşündükleri davranışlar yüzünden aşklarını gözü kapalı tehlikeye atıyor. Nasıl mı? İşte örnekler:



Sevgiliniz fazla konuşmayı sevmeyen ve sakin yapıda biriyse sürekli üzerine giderek "Bir derdin mi var? Niçin konuşmuyorsun? gibi sözlerle onu bunaltmayın. Böyle davranmakla aslında iyilik yapılmadığını vurgulayan uzmanlar; erkeklerin, kadınlar kadar çok konuşmayı sevmediğine dikkat çekiyor.



Onu çok seviyor ve merak ediyor olabilirsiniz ama bu onu günde 10 kez aramanızı gerektirmez. Özellikle işyerinden saat başı sevgilinizi arayıp onu kontrol etmeniz onu sıkabilir.



Hesabı genelde erkekler öder ancak bırakın bunu içinden geldiği için yapsın. Eğer her zaman hesap ödeme görevini ona bırakıyorsanız, kendilerini kullanılmış gibi hissederler. Zaman zaman siz de hesap ödemeyi teklif edin.



Erkekler gözyaşlarından etkilenir ve hiçbir erkek bir kadını ağlatmak istemez. Ne var ki; her şeye ağlarsanız, sizinle doğru dürüst konuşamayacak ve söylemek istediklerini söyleyemeyecek.



Erkeklerin, içlerinden geldiği gibi davranmayı sevdiğine ve sürprizlerle dolu bir hayat istediğine dikkat çeken uzmanlar, şunları kaydediyor: "Siz birlikte olacağınız akşamın programını çok önceden yaparsanız, erkekler çok sevdikleri sürprizleri yaşayamaz. Fazla üstlerine düşerseniz, hareketlerinin kısıtlandığını düşünür. Planlama huyundan vazgeçemiyorsanız, en azından havayı yumuşatın. Ona öneri yapın, emir vermeyin. Böylece kendine de söz hakkı verdiğinizi düşünür ve rahatsız olmaz."

 

1536
Erkekler Kahvesi!.. / ERKEKLER AMAN DİKKAT
« : Aralık 26, 2007, 09:52:39 ÖS »
Kadınların en sevmediği erkek tipi belirlendi. Aman beyler dikkat edin... 

Her zaman kadınları geveze oldukları, vıdı vıdı yaparak erkeklerin hayatını kararttıkları ve küçücük bir sorunun üzerinde saatlerce söylendikleri iddia edilir ama inanın hiçbir kadın, dırdırcı bir erkekten daha sevimsiz olamaz. Erkeğin huysuz ve ukala olanı kesinlikle çekilmez kesinlikle



Sinek gibi vızıldarlar
Bu erkek bir kere her yaptığınıza karışmadan duramaz. Bardağı niye masaya koydun? Sehpaya koysana. Bence arkadaşlarınla haftaya buluş", "O dergiyi okuma, şu dergiyi oku", "O filme gitme, bu filme git" ve buna benzer bitmek tükenmek bilmez cümlelerle hem evdeki davranışlarınıza, hem de dışarıdaki hayatınıza müdahale eder. Sizin adınıza programlar yapar, her hareketiniz hakkında bir yorumu vardır. Hele ufacık bir hata yapmaya görün, günlerce bu hatayı başınıza kakarak sizi yer bitirir, sinek gibi vızıldanır.



Bağırıp çağırmazlar ama.
Başlangıçta onun dırdırlarına karşı mücadele etmeye çalışırsınız tabii. Kendinize ait bir hayatınız olduğunu ve evdeki bazı işlerin nasıl yapılacağını sizin daha iyi bileceğinizi ona kabul ettirmeye uğraşırsınız. Fakat kısa bir süre sonra vazgeçersiniz, çünkü başaramayacağınızı anlarsınız. Dırdırcı erkek kavgacı erkek gibi değildir, bağırıp çağırmaz, alçak sesle söylenir de söylenir. Eski hatalarınızı, en küçüklerini bile ısıtıp ısıtıp önünüze getirir ve sizde sinir diye bir şey bırakmaz. Ruh sağlığınızı korumak adına her dediğini kabul etmeye, her şeyi onun istediği gibi yapmaya başlar, başka açılardan olumlu özellikler taşıdığını düşünerek kendinizi avutursunuz.



Strateji geliştirmelisiniz
Oysa yapmanız gereken şey, mücadeleden vazgeçmek değil, başka bir yol denemek. Bir ilişki sadece bir tarafın istekleriyle yürümez ve siz her ne kadar onu bu haliyle kabul ettiğinizi sansanız da bilinçaltınızda ona karşı diş bilemeye başlayabilirsiniz.



Ne bağırıp çağırmanız, ne de onun robotu haline gelmeniz işe yaramaz. Sessizce bildiğinizi okuyun, yani pasif direnişe geçin.



Bu şekilde davranırsanız mümkün değil sizinle başa çıkamaz, çünkü pasif inadı çok güçlü -ve onun açısından sinir bozucu- bir silah, aşılmaz bir duvardır.



Size programınızı başka güne almanızı önerdiğinde cevap vermeyin ve kendi istediğiniz güne program yapın, saçınıza ya da kılık kıyafetinize karıştığında cevap vermeyin ve sakın gidip üzerinizi değiştirmeyin. Sadece hafifçe gülümseyin.

 

1537
Bayanlara Özel / KADINA GÖRE EN SEKSİ ERKEK
« : Aralık 26, 2007, 09:51:03 ÖS »
Bir çok Kadınlara göre en seksi erkek tipi belirlendi

Cambridge Kadın Pornografi Birliği tarafından piyasaya çıkarılan Porn for woman Kadınlar için porno isimli kitap uzun yıllar boyunca yapılan araştırmalara dayanıyor.



Uzman Bilim adamları ev işi yapan erkeklerin kadınları baştan çıkardığını ifade etti. İngiliz Telegraph gazetesi, kitabın kadınların aslında duygusal beklentilerinin karşılanmasının önemine dikkat çektiğini yazdı. Kadınların kendilerine yardım eden, yanlarında bulunan erkekleri daha seksi bulduğunu kaydetti.

 

1538
Bayanlara Özel / KISA BACAKLAR HASTALIK BELİRTİSİ
« : Aralık 26, 2007, 09:48:01 ÖS »
Kısa bacaklı kadınların karaciğer hastalıklarına yakalanma riski daha çok

Uzmanlar.Bacaklı hemcinslerinden daha fazla olduğu belirtildi.



60-79 yaşları arısındaki 4 bin 300 kadın üzerinde incelemelerde bulunan İngiltere'deki Bristol Üniversitesi araştırmacıları, karaciğerin iyi çalışıp çalışmadığını ve hasar görüp görmediğini gösteren dört enzimin kısa bacaklı kadınlarda daha yüksek miktarda bulunduğu belirlendi. Bacak boyu uzadıkça bu enzimlerin seviyesinin azaldığı görüldü.
 

1539
Makyaj / CİLDİNİZ NEDEN KURUR
« : Aralık 26, 2007, 09:46:18 ÖS »
Cildin yumuşak ve dayanıklı olması için en çok neme ihtiyacı vardır ama.

Ancak, kış aylarında bu nemi tutabilmesi zor olur. Ayrıca merkezi ısıtma sistemleri de cildinizi fazlasıyla kurutur. Banyo yapmak ve havluyla çok iyi kurulanmak da, cildin nemini alan nedenlerdir. Banyo yapmak cilde geçici olarak nem verir ama cildin koruyucu yağlı tabakasını alarak uzun vadede daha çok nem kaybına neden olur. Bunun yanında kimyasallar, kozmetikler ve diuretikler, antihistaminikler, isotretinoin (roacutane) gibi bazı ilaçların kullanımı da kuruluk sebebi olabilir. Sigara kullanımı da cildi besleyen kılcal damarları daraltarak yeterince oksijen ve besleyicilerin taşınmasını engeller. Kuruluğa ve cildin doğal görünümünü bozarak kırışıklıkların oluşmasına yol açar.



Kimlerde cilt kuruluğu görülür ?



Cilt kuruluğu herkeste görülebilir; özellikle yaşlılıkta artar. Ayrıca tiroid problemleri, diyabet ve egzama, sedef hastalığı, atopik dermatit gibi bazı cilt hastalıklarının seyrinde kuruluk en belirgin bulgulardan biridir. Ayrıca kadınlarda erkeklerden daha fazla oluştuğu ve şikayetlerin menopozdan sonra arttığı gözlenmiştir.



Mevsim değişiklikleri cilt kuruluğu üzerinde etkili midir?



Mevsim değişiklikleri cilt kuruluğuna sebep olabilir. Yukarıda bahsettiğimiz gibi kışın kuruluk artar ama yaz aylarında da çok güneş altında kalan kişilerin ciltlerinde, diğer zararlı etkilerle birlikte çok ciddi oranda cilt kuruluğu da oluşur.



Soğuk ve sıcak, ciltte nasıl etkiler yaratır?



Çok sıcak kadar çok soğuk da ciltte kurutucu etki yapar. Ayrıca ani ısı değişikliklerinden de kaçınmak gerekir. Soğuk etkisiyle cilt yüzeyindeki nem kolaylıkla yok olur. Eğer rüzgar da eklenirse kuruluk tablosu çok daha rahatsız edici hale gelebilir.



Cilt kuruluğu nasıl anlaşılır? Belirtileri var mı?



Hepimizin cilt yüzeyi yağ bezleri tarafından salgılanan doğal yağlı bir tabaka ile kaplıdır. Eğer bu tabaka kaybolursa cilt kuru, pullanmış ve hatta çatlak, kızarık hale gelebilir. Bunlar kuru bir cildin en çarpıcı belirtileridir.



Besinler cilt kuruluğunda etkili olur mu? Ne tip beslenme ciltte kurumaya neden olur?



Besinler de cilt kuruluğunda etkilidir. Vitaminler ve esansiyel yağlardan zengin diyet önerilir. Sebzeler, meyve, balık ve bitkisel yağların dengeli bir şekilde alınması gereklidir. Düşük yağlı diyetler belki vücudumuzu inceltici etki yapabilir ama cildimiz için zararlıdır. Esansiyel yağların yeterli oranda alınması çok önemlidir. Kızarmış yiyecekler ve aşırı miktarda hayvansal protein alımından kaçınmak gerekir. Sodalı, alkollü ve kafeinli içeceklerden de uzak durmak önemlidir. Kafeinli içecekler idrara çıkmayı arttırarak çok fazla miktarda su ve mineral kaybına; dolayısıyla cilt kuruluğuna sebep olur. Günde en az 1.5 litre kafeinsiz ve alkolsüz sıvı tüketilmesi gerekir. Bu nedenle su içilmesi çok önemlidir.



Sabun kullanmak cildi kurutur mu?



Sabun kullanmak cilt yüzeyini kaplayan doğal yağ tabakasının kaybına sebep olacağı için cildi kurutur.



Makyajın cilt kuruluğunda belirgin etkisi var mı?



Eğer cilt tipine uygun olmayan makyaj ürünleri kullanılırsa ve bu ürünler ciltten iyi temizlenmezse kuruluğa sebep olabilirler.



Cildin kurumasını önlemek için ne yapmak gerekir?



Duş yapıldığı sırada ılık su ve vazelinli ya da zeytinyağlı temizleyiciler veya duş yağları kullanılmalıdır. Duş süresi 15 dakikayı geçmemelidir. Küvette uzun süre kalmak da cilde kurutucu etki yapar, o nedenle küvette yıkanma önerilmez. Cildi kuru olan kişilerin keseleme, ovalama gibi işlemleri uygulamaması yerinde olur. Yıkanma işlemi için yumuşak bir sabunluk yeterlidir. Duş aldıktan sonraki ilk 3 dakika içinde cilt fazla kurulanmadan sadece hafifçe havlu ile temas ettirildikten sonra uygun bir nemlendirici krem uygulanmalıdır. Yaşlılarda banyo işlemini haftada bire indirmek en iyisidir. Pamuklu çamaşırlar ve giysiler önerilir. Çamaşırlar yumuşak deterjanlarla ve mümkünse en az kimyasal temasla, mesela yumuşatıcı bile kullanmadan yıkanmalıdır. Cildimiz kadar evlerimizin nemlendirilmesi de önemlidir. Merkezi ısıtma sistemi olan evlerde radyatörler üzerine ya da yakınına su konulması; ortama nem sağlayacak özel geliştirilmiş buhar verici aletlerin kullanılması, kurumayı önleyici etkin bir tedbir olabilir. Uyunan odanın sıcaklığının da fazla olmamasına özen gösterilmesi gerekir. Böylece nem kaybı önlenmiş olur. Bütün diğer zararlı etkileri yanında, güneş ışınlarının kurutucu etkisinden de uygun bir güneş koruyucusu ile cildi korumak gerekir. Aynı etkilerin solaryum ile de oluşabileceği akıldan çıkarılmamalıdır.



Kuru bir cilde sahip olanlar ya da dönemsel olarak cildi kuruyanlara neler önerilebilir? Ne tarz bir bakım yapmalılar?



Özellikle kış aylarında ellerinde ve yüzünde kuruluk nedeniyle kızarıklık ve çatlaklar oluşan kişilerin muhakkak eldiven, atkı kullanması; nemlendirici el ve yüz kremlerini ihmal etmemesi gerekir. Buna rağmen kuruluk, çatlama, kızarıklık ve hatta kanamalar oluşursa bir dermatologdan yardım almak gerekir.

 

1540
Diyet / EV KADINI DAHA KİLOLU
« : Aralık 26, 2007, 09:43:00 ÖS »
Ev hanımları çalışan kadınlara göre daha kilolu çıktı Suçlu sizce kim tabiki televizyon.

Uzmanlar, evde yaşayan kadınların kilo almasında elektrikli ev aletlerinin yanı sıra bilgisayar ve televizyon karşısında yenen kurabiye, kek ve pasta gibi gıdaların da önemli rolü olduğunu söylüyor.



Ev kadınlarının çalışan kadınlara göre daha kilolu olduğunu söyleyen İstanbul Özel Hizmet Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Diyetisyen Aşkın Yüksel, ev kadınlarının kilo problemlerini ortadan kaldırmaları için alabilecekleri önlemleri anlattı:



YAĞLARDAN UZAK DURUN



Salataları servis yaparken mutlaka kevgir kullanılmalı ki yağ servis tabağında kalsın.
Etli yemeklere kesinlikle yağ ilave edilmemeli. Kendi yağıyla pişerse hem daha lezzetli olur hem de kalorisi azalır.
Et suyunun jelini atıp kullanınız çünkü et suyunun jelinde yağ birikir.
Yemeklerde tuz yerine damak tadına göre; nane, köri, karabiber, kimyon gibi baharatlar kullanmalı çünkü tuz vücutta fazla su birikimine sebep olur.
Patates haşlanmış ya da fırında pişirilerek tüketilmedir. Eğer patatesi kızarmış seviyorsanız kendiniz yağsız patates cipsi hazırlayabilirsiniz. Patatesleri cips gibi ince ince kesip ısıtılmış, yağsız tost makinesinde pişirerek tüketebilirsiniz.
Tavuğun derisi kullanılmamalıdır çünkü en fazla yağ bu bölümde bulunur.
Tavuğun görünen yağları ayıklanıp kullanılmalıdır.
Yemek pişirirken yanmaz tava kullanın.
Yemekleri karıştırırken tahta kaşık tercih edin. Metal kaşık, sebzelerde C vitamini kaybına neden olur.
Lokmaları 20-25 kere çiğneyin.



HER GÜN YÜRÜYÜŞ YAPIN



Her gün yürüyüş ve egzersiz yapın. Özellikle sabah açken yapılan bir saat tempolu yürüyüş, kilo almaktan koruyacağı gibi kilo vermeye de yardımcı olacaktır.
Kabul günleri kilo almaya sebep oluyor. Böyle günlerde sebze ağırlıklı ve zeytinyağlı yiyecekler tercih edilmeli.



Şekerli ve gazlı içecekler yerine ayran veya taze sıkılmış meyve sularını tüketmeye gayret ediniz. Vitamin ve mineral bakımından da oldukça zengin olan bu içecekler günlük vitamin ihtiyacınızı karşılamada katkıda bulunacaktır.
Ağır hamur tatlıları yerine dondurma veya sütlü tatlıları tercih edilmelidir.
Gün içerisinde televizyon karşısında yemek yemeyin. Televizyon ve bilgisayar karşısında atıştırılan kurabiye, kek ve pastaların önemli kalori kaynakları olduğunu unutmayın. Televizyon ve bilgisayar karşısındayken hem ne kadar yediğinizi anlamazsınız hem de gıdaları normalden daha hızlı tüketirsiniz.



EV KADINLARI İÇİN 1 HAFTALIK ÖRNEK DİYET



1. GÜN
Kahvaltı
Şekersiz bitkisel çay, 2 adet ızgara sosis , 1 dilim kepek ekmeği, 1 domates, 2 yeşil biber.
Saat 10.30 1 adet kabuklu elma.



Öğle Yemeği
1 adet fırında pişmiş karnıyarık, 3 yemek kaşığı yağsız pilav, 1 kase cacık, salata (Az yağlı).
Saat 16.00 2 top dondurma, 2 kepekli galeta.



Akşam Yemeği
1 tavuk budu (Derisiz), 1 tabak bezelye-garni, 2 yemek kaşığı yoğurt, 1 ince dilim ekmeği, salata.



Gece
1 kabuklu armut.



2. GÜN
Kahvaltı
Şekersiz çay, 1 yumurta ve 20gr. sucukla hazırlanmış yumurta, 25 gr. kepek ekmeği, salata.
Saat 10.30 1 portakal.



Öğle Yemeği
1 kase sebze çorbası, 4 ızgara köfte, 1 haşlanmış patates, 2 kaşık zeytinyağlı pilaki, salata.
Saat 16.00 1 avuç ceviz, 1 kuru kayısı.



Akşam Yemeği
Balık ızgara- serbest, 2 kibrit kutusu helva, salata.



Gece
6 adet çilek.



3. GÜN
Kahvaltı
1 su bardağı süt, 2 kaşık müsli, 200 gr. karışık meyve.
Saat 10.00 2 kepekli bisküvi, 20gr. kaşar peyniri.



Öğle Yemeği
2 kabak dolma, 3 kibrit kutusu tepsi böreği, 1 çay bardağı yoğurt, az yağlı salata.
Saat 16.00 Şekersiz limonata, 2 krik krak.



Akşam Yemeği
1 porsiyon salçalı biftek, 1 zeytinyağlı enginar, 25gr. kepek ekmeği, salata.
Gece
5 malta eriği, 4 yeşil erik.



4. GÜN
Kahvaltı
Şekersiz bitki çayı, yumurtalı menemen, 25 gram kepek ekmeği, salata.
Saat 10.00 Yarım muz



Öğle yemeği
1 kase domates çorbası, 2 adet hamburger köfte, 6 adet kızarmış patates, 1 bardak ayran, salata.
Saat 16.00 1 kase diyet puding.



Akşam yemeği
2 biber dolması, 3 kaşık makarna, 1 su bardağı yoğurt, az yağlı salata.



Gece
1 su bardağı yeşil erik.



5. GÜN
Kahvaltı
Şekersiz ıhlamur (limonlu), 1 porsiyon peynirli omlet, 1 dilim kepek ekmeği.
Saat 10.30 2 adet havuç, 1 salatalık.



Öğle yemeği
100 gram dana kuşbaşı ile hazırlanmış mevsim türlüsü, 4 yemek kaşığı bulgur pilavı, cacık, salata.
Saat 16.00 1 su bardağı muzlu süt, 2 kepekli galeta.



Akşam yemeği
1 kase tarhana çorba, 4 kalem pirzola, 2 ince dilim kepek ekmeği, az yağlı salata.
Gece
1 su bardağı çilek.



6. GÜN
Kahvaltı
Şekersiz kuşburnu çayı, 1 yağsız tost, salata.
Saat 10.00 1 elma.



Öğle yemeği
1 kase mercimek çorbası, 6 yemek kaşığı etli taze fasulye, 3 kaşık spagetti, 1 çay bardağı yoğurt, salata.
Saat 16.00 1 portakal.



Akşam yemeği
1 tabak kıymalı ıspanak, 4 kibrit kutusu peynirli tepsi böreği, şekersiz komposto, salata.



Gece
Şekersiz limonata, 4 kepekli bisküvi.



7. GÜN
Kahvaltı
1 su bardağı portakal suyu, 1 orta dilim kepek ekmeği, 40gr. dil peyniri, 1 domates, salatalık.
Saat 10.30 2 kuru kayısı.



Öğle yemeği
8 kaşık kuru fasulye, 4 kaşık pilav, 1 kase cacık, yıkanmış turşu, salata.
Saat 16.00 6 adet erik, 6 adet çilek.



Akşam yemeği
1 su bardağı yoğurt, patlıcan salata, 2 ince dilim kepek ekmeği.



Gece
2 adet kivi.

 

1541
Diyet / STRESTEN UZAKLAŞMAK İÇİNMİ YİYORSUNUZ
« : Aralık 26, 2007, 09:41:22 ÖS »
STRESTEN UZAKLAŞMAK İÇİNMİ YİYORSUNUZ

Kortizol hormonu etkisi  çocuklukta besinlerin ceza veya ödül olarak kullanılmış olması bazı boşluk duygularının yemek ile doldurulması bu noktada önemlidir ve çözüme gitmekteki en önemli nokta ise farkındalıktır.



Aşağıdaki testi okuyarak kendinizi değerlendirip farkındalığınızı harekete geçirebilirsiniz.



1- Yemek yemek için kendinizi çok mu meşgul buluyorsunuz?
Bazı insanlar stresliyken, yemek yemeği unutabilir veya ara öğünlerini atlayabilirler. Bu durumda değişen kan şekeri kişide ruhsal dalgalanmalara ve sağlıksız kilo kaybına sebep olur. Gün boyunca sağlıklı ve küçük öğünler tüketmek daha iyi bir seçimdir. Sonuç olarak kendinizi daha az stresli hissedebilirsiniz.



2- Sürekli kendinizi stresli mi hissediyorsunuz ve strese karşı koruyucu teknikleri bilmiyor musunuz?
Eğer sürekli kendinizi stres altında hissediyorsanız, stresin sağlıksız bir tipi olan ve yüksek kortizol düzeyiyle birçok sağlık problemi yaratan kronik stres riski altında olabilirsiniz. Stresi hızlıca uzaklaştırmak için profesyonel destek alabilirsiniz. Bu şekilde vücut stresini azaltabilir, problemlere karşı daha sakin yaklaşabilirsiniz. Ayrıca strese bağlı olan kilo alımlarını durdurabilir ve stresin neden olduğu diğer sağlık problemlerini kolaylıkla azaltabilirsiniz.



3- Egzersiz yapmak için kendinizi gün sonunda çok meşgul veya çok yorgun mu hissediyorsunuz?
Hepimiz egzersiz yapmamız gerektiğinin farkındayız fakat birçok stresli ve meşgul insan egzersiz için ayıracak enerji ve zamanı olmadığını belirtir. Tam tersinde ise stresli insanlar egzersizden en üst düzeyde yarar sağlar, sadece bununla kalmayıp kişiler strese bağlı kilo alımlarıyla da başa çıkabilirler. Egzersiz için çok yorgun olduğunuzu düşünüyorsanız bu konuda kendinize telkinlerde bulunun ve egzersizin size sağlayacağı daha fazla enerji karşısında şaşırın.



4- Her gece yedi saatten daha az mı uyuyorsunuz?
Her gün aynı saatlerde yatmak ve yine aynı saatlerde kalkmak stresle başa çıkmada büyük katkı sağlayacaktır. Geç yattığınız zamanlarda kesinlikle geç uyanma alışkanlığı geliştirmemelisiniz. Çünkü bu durumda bir sonraki gün geç uyumanıza neden olarak uyku düzeninizi bozar. Günde yedi saat uyumanın en iyi ve yeterli dinlenme süresini sağladığı bir ok çalışma ile vurgulanmıştır.



5- Bel çevrenizde gerektiğinden daha fazla mı kütle var?
Stresli insanların kortisol seviyesindeki artışa bağlı olarak bel çevresinde daha fazla yağlanma görülmektedir. Bel çevresindeki yağlanmanın fazla olması birçok sağlık problemini beraberinde getirir. Bu durumda önemli olan nokta diyet ve egzersizi günlük programımıza yerleştirmemiz olacaktır.



6- Yorgun olduğunuzda fazla miktarda kafein tüketmek fazla enerji sağlamak için bir yol mudur?
Stres altında ve meşgul olan insanlar genellikle kafeini ekstra enerji almak için kullanırlar. Fakat bu vücudunuzdaki kortizol seviyesinin (kilo alımının nedenlerinden biri)çok fazla artmasına sebep olur ve uyku kalitesindeki düşüklük yine kortizol artışı ve kilo alımını tetiklemektedir.



7- Stres nedeniyle aç olmadığınızda dahi yemek yer misiniz?
Stres altındaki birçok insan kendini daha fazla yemek yerken bulabilir. Bu, kişiyi kısa süreli mutlu edebilir. Eğer küçüklüğünüzden beri tatlı yiyerek stresinizi bastırılıyorsanız, sinirlilik halinde sürekli ağzınızda bir şeyler olmasını istiyorsanız veya kortizol düzeyiniz sizi atıştırmaya yönlendiriyorsa bu duygusal yemek yeme durumunuzu su içerek, çiÇ sebze atıştırarak veya daha sağlıklı yiyeceklere yönelerek stresli durumunuzu azaltabilirsiniz.



8- Stresli olduğunuzda kendinizi tuzlu veya tatlı bir şey yerken buluyor musunuz?
Stresteki artış vücudumuzdaki kortizol seviyesini artırır. Bu da sizi tatlı veya tuzlu yiyeceklere yönlendirir. Bu tüketimler ise sizde kilo artışına bağlı sağlık durumunuzda olumsuzluklara yol açabilir.



9- Yeme alışkanlıklarınızın değişmeyip stres düzeyiniz ve kilonuzun değiştiğini hissediyor musunuz?
Stres birçok şekilde kilo artışına neden olabilir. Kortizol seviyesindeki artış metabolizma hızınızı yavaşlatmaktadır. Bu da aynı miktarda besin almanıza rağmen bu besinleri daha yavaş yakmanız anlamına gelir. Bu nedenle kortizol seviyesini hızlıca normal hale çevirmek için rahatlama teknikleri öğrenmeliyiz.



10- Sırf, evde sağlıklı öğünler yemek için fazla meşgul olduğunuzdan dolayı aşırı fast food yeme eğiliminiz var mı?
Dışarıda fast food tarzı beslenme alışkanlıkları olan biriyseniz yalnız değilsiniz. Birçok stresli ve meşgul insan kendisini dışarıda fast food tercihleri yaparken bulur. Bunun nedeni daha kolay ulaşılabilir olmasıdır. Ancak evde yemek pişirme alışkanlığı kazanan kişiler, vücutlarını şekillendirmenin yanı sıra bunun daha sağlıklı ve kolay olduğunu görmüştür.

 

1542
Diyet / İŞTAHINIZI KAPATMANIN YOLLARI
« : Aralık 26, 2007, 09:40:07 ÖS »
Diyet yapmanın bizde en zor yanı iştahı kontrol etmek

Oysa pek inandırıcı gelmese de sık beslenip az yemek yemek işin temel sırrı. İşte iştahınızı kapatmanıza yardımcı olacak diğer püf noktalar ve  yolları.



Diyet yapmak isteyip de iştahınıza engel olamıyorsanız, gün içinde sık ve az öğünler yiyerek, iştahın kontrolden çıkmasını önleyebilirsiniz...



Yeme isteği kontrol altında tutmak ve atıştırma krizinden kurtulmak için; sağlıklı karbonhidratlara yönelmek, bol bol su içmek, yiyecekleri iyice çiğnemek ve güç gerektiren egzersizler yapmak gerekiyor...



Vücutta enerji azalır azalmaz, beyin, açlık hissetmeye yol açan kimyasal maddeler salgılar. Ancak beynin bu kimyasal maddeleri salgılayan kısmı, aynı zamanda duyguları da kontrol eder. İşte, sıkıldığımız veya kendimizi kötü hissettiğimizde hemen buzdolabına koşmamızın başlıca sebebi budur.



Ayrıca yemeklerin tadı, kokusu veya görüntüsü de açlık duygusuna sebep olabilir. Örneğin, yemek sonrasında canınız, tatlı vitrininde duran o dondurma kasesinden çekiyorsa, bunun sebebi kesinlikle aç olmanız değil, kontrolden çıkan yeme isteğinizdir.



Gün içinde sık ve az öğünler yemek, iştahın kontrolden çıkmasını önlemenin en kolay yoludur. Belki arada yine bir şeyler atıştırmak isteyebilirsiniz, ama bu sefer yiyeceğiniz miktarlar az olacaktır.



Böyle bir durumda atıştırmak için sağlıklı karbonhidratlara yönelin, çünkü bu besin türü, sindirim sisteminde daha uzun süre kalır ve şeker seviyenizi yavaşça yükselterek daha uzun süreli tokluk hissi sağlar.



Yapılan araştırmalar, tat alma duyusunu değişik tatlarla tatmin etmenin, daha az miktarlarla yetinmeyi sağladığını ortaya koyuyor. Sürekli aynı yemeği yeme, özellikle tadı hoşa gitmiyorsa, bir süre sonra tat alma mekanizmasının iptal olmasına yol açıyor ve bu sebeple de kendinizi sanki hiç yemek yememiş gibi hissedebiliyorsunuz.



Böyle bir durumu engellemek için öğünlerinizi taze otlarla ve baharatlarla tatlandırabilirsiniz.



Su içmek de, kişinin kendisini tok hissetmesi açısından önemlidir. Ayrıca vücut susuz kaldığında, çoğu zaman açlık hissine benzeyen sinyaller gönderir. Bu nedenle bol su içmek, beden su istediği zamanlarda yemeğe yönelmeyi engeller. Yiyecekleri uzun süre çiğnedikten sonra yutmak, beynin vücuda giren besinleri kaydetmesine zaman tanımak anlamına geliyor.



Üstelik bu şekilde tat alma duyusu da tatmin oluyor. Böylece doyduğunuzu anlamanızla, yemeye son vermeniz arasındaki zaman kısalıyor. Fazla yemekten kaynaklanan sindirim sorunlarından kurtulmanız da ayrı bir avantaj.



İştahı kapatmanın yollarından biri de egzersiz. Egzersizler zorlaştıkça vücut ısısı artar ve daha fazla kalori yakmaya başlanır.



Bu da egzersizi takip eden birkaç saat boyunca iştahın bastırılmasını sağlar. Böyle bir durumda normal öğün saatinden birkaç saat önce egzersiz yapmak en mantıklısıdır; çünkü öğün saati geldiğinde spor yapmanın verdiği etkiyle iştahınız biraz daha kapanır, fakat asla öğün atlama hatasına düşmeyin, aksi halde hem vücudunuz zayıf düşer, hem de bir süre sonra aşırı yeme isteği duyarsınız.

 

1543
Diyet / KADINLAR BU HABER SİZE ÖZEL
« : Aralık 26, 2007, 09:38:39 ÖS »
Siz bayanlar ince belli armut mu ince bacaklı elma mısınız?

Sevdiğiniz meyvenin elma ya da armut olması önemli değil, önemli olan vücut tipinizin elma mı yoksa armut mu olduğunu bilmek.




Aksi takdirde hangi hastalığa daha kolay yakalanacağınızı ya da neyi yiyip, neyi yemeyeceğinizi bilemezsiniz




Bel ve kalça oranını göz önüne alarak şişmanlık ölçütünüzü belirleyebilirsiniz. Bel ve kalça oranı normalde 70 cm'den küçük olmalıdır. Kadın için 88 cm, erkek için 102 cm'den büyük olması ise şişmanlık göstergesidir. Şişmanlığı ikiye ayırdığımızda karşımıza iki tür vücut tipi çıkıyor. Bu vücut tiplerinden biri elma tipi denilen; yağların karında ve iç organlarda toplandığı şişmanlık. Böyle bir vücuda sahip olanların vücudunun üst yarısı şişmandır ve bu şişmanlığa erkek tipi şişmanlık da denilebilir. Diğer vücut tipi ise yağların basen bölgesinde biriktiği armut tipi şişmanlıktır. Bu vücut tipi daha çok kadınlarda görülen bir şişmanlık tipidir.




Elmaysan yağlarınla kalbin dertte



Aşırı kalorili beslenme sonucu göbek çevresinde yağ birikmesiyle ortaya çıkan elma tipi, en tehlikeli şişmanlıktır. Bu tip şişmanlarda kalp hastalığı, şeker hastalığı, kan yağlarında yükseklik daha sık görülür ve mutlaka tedavi edilmesi gerekir. Özellikle elma tipi şişmanlığı olan bireylerde insülin seviyelerinin de bakıldığı şeker yükleme testi yapıldığında, normal kilolu bireylere göre kan şekeri seviyelerinde fark olmasa da ensülin seviyelerinin belirgin olarak daha yüksek olduğu görülür. Vücudun yüksek insülin üretmek zorunda kalması zamanla pankreası yıpratır ve insülin üreten hücreler bu kapasitelerini yitirir. Bu da giderek artan kan şekeri seviyeleri, bozulmuş açlık şekeri, bozulmuş gizli şekerle birlikte tip 2 diyabet gelişimine neden olur. Uzmanların bu konuyla ilgili yaptığı araştırmalarda, özellikle karın içi yağ dokusu fazlalığının çeşitli metabolik bozukluklarla ve koroner kalp hastalığı gelişimi ile doğrudan ilişkisi de ortaya çıkmıştır.




Nasıl beslenmeli?



Et, balık, peynir gibi besinlerin az yağlı olmasına dikkat etmelisiniz.
Kepekli ekmekten vazgeçmemelisiniz.
Yemeklerinizde meyve ve sebzelere ağırlık vermeniz ileride kalp hastalığına yakalanma riskinizi azaltır.
Tereyağı, krema, konserve gibi yiyeceklerden uzak durmalısınız.
Hayvansal yağlar yerine zeytinyağını kullanmasınız
Günde en az 8-10 bardak su içmelisiniz.




Egzersizler



Ayakta dururken yavaşça dizlerinizden eğilin ve çömelme pozisyonunda durun. Sonra ileri doğru uzanın ve dik bir şekilde ellerinizi yere koyun. Tüm vücudunuz gergin dursun. Bu hareketi 10 kez yapın.



Dik bir şekilde ayakta durun. Şekilde olduğu gibi sol kolunuzu dirsekten kıvırın. Sağ kolunuzu ise yere dik bir şekilde tutarak 180 derece sağa ve sola hareket ettirin. Bu hareketi 15 kez yapın.




Armutları selülit bozar




Kalçaların omuzlara oranla daha geniş olduğu bu vücut tipinde kilo alındığında ilk olarak basenler büyümeye başlar. Bunun sebebi ise östrojen hormonudur. Vücudunuzun bu bölgesindeki yağ dokuları diğer bölgelere oranla daha hassas durumdadır, dolayısıyla şişkinlik ve selülit riski diğer vücut tipine göre daha yüksektir. Böyle bir vücut tipine sahipseniz bol bol meyve ve sebze yemeli, tahıl ve baklagillere önem vermelisiniz. Hayvansal yağlardan uzak durmalı ve bol bol su içmeyi de ihmal etmemelisiniz.




Egzersizler




Yere sırtüstü yatın, topuklarınızı, bir tabureye dizlerinizle 45 derecelik açı teşkil edecek şekilde dayayın. Ayaklarınızı tabureye dayayıp, vücudunuz dizlerden göğüse kadar düz bir hat teşkil edinceye kadar gövdenizi yukarı kaldırın. Sonra ağır ağır başlama durumuna dönün. Bu hareketi 20 kez tekrarlayın.



Bacaklarınızı kalça hizasından daha ileriye doğru açın, dizleriniz de dışa dönük olsun. Sırtınızı dik tutarak yavaş yavaş oturun. Bacak kaslarınızın iyice gerildiğini hissedin. Ağır ağır başlama durumuna dönün. Bu hareketi 25 kez tekrarlayın.




Nasıl beslenmeli?




Yağsız et ve balık çeşitlerini yiyebilir, süt ve süt ürünlerinden light olanları tercih edebilirsiniz.



Konserve ve uzun süre bekletilen peynirleri yemeyin, çünkü bu tür besinler iyot açısından zengindir. İyot da, dokuların su tutmasına neden olur. Bu da yağ birikimine yol açar.



Canınız tatlı isteyince taze meyvelerle yetinmelisiniz. Kiraz türü taneli meyveler posalı besinler sınıfına girer ve uzun süre tok tutma özellikleri vardır.



Beyaz ekmek, makarna ve şekerli besinler, çoğu zaman vücut yağı olarak depo edildikleri için kepekli olanları tercih etmelisiniz.



Tuzu azaltmalı ve yemeğinize tat vermek için baharatları kullanmalısınız.



Yemeklerinizde katı yağı kullanmamalı ve mümkünse ızgara, haşlama, fırın, kağıtta ya da buharda pişirme yöntemlerini tercih etmelisiniz.




Bunları biliyor musunuz?




Obezite önlenebilir ölüm nedenleri arasında ikinci, tüm ölüm nedenleri arasında ise 7. sırada yer alıyor. Yapılan araştırmalar her yıl 300.000 kişinin obezite kaynaklı sorunlar nedeniyle öldüğünü ortaya çıkarıyor.



Obeziteye bağlı sağlık sorunları için yılda 100 milyar dolar harcanıyor. Bu değer toplam sağlık harcamalarının yüzde 8'i anlamına geliyor.



38 ülkede 150.000 kadın üzerinde yapılan bir araştırmada şişmanlık oranının Güney Asya ülkelerinde yüzde 0.1, Afrika'da yüzde 2.5, Latin Amerika'da yüzde 10, Orta Doğu'da yüzde 20 olduğu saptanmış.



Türk Erişkinlerinde Kalp Hastalığı ve Risk Faktörleri Sıklığı Taraması Çalışması'na göre Türkiye'de özellikle kadınların beli giderek kalınlaşıyor.



Obez kişilerde kalp hastalığı riski 4 kat yükselmiş durumda. Çünkü şişman kişilerde kan basıncı artıyor.



Vücut ağırlığının her yüzde 20 fazlalığında diyabet riski 2 kat yükseliyor. Solunum sistemi de alarm veriyor. Uyku esnasında solunum durması, safra taşı oluşumunu artıyor. Gut hastalığına eğilim fazlalaşıyor.



Çeşitli bilimsel araştırmalar obezite ile bazı kanser türleri arasında ilişki olduğunu gösteriyor. Obez erkeklerde kalın bağırsak ve prostat kanseri, kadınlarda ise rahim, göğüs ve safra kesesi kanseri riski 2-6 kat artıyor.



Vücut ağırlığında 10 kiloluk azalmayla bile, tüm ölümlerde yüzde 20, diyabetle ilişkili ölümlerde yüzde 30, şişmanlıkla ilgili kanserlerden ölümlerde yüzde 40 azalma oluyor. Kan basıncı olumlu etkileniyor, kolesterol yüzde 10 azalıyor.

 

1544
KOMİK / Dünyayı Sarsan 50 Gerçek
« : Aralık 26, 2007, 09:25:08 ÖS »
BBC Programcısı Jessica Williams, dünyanın röntgenini çekmiş. Tespitlerini ise "Dünyada Değişmesi Gereken 50 Gerçek" adını verdiği bir kitapta toplamış. Seyfi Öngider'in editörlüğündeki Aykırı Yayınevi'nden piyasaya yeni sürülen bu kitap, oldukça ilginç.
      "50 gerçek" olarak adlandırılan aykırılıklar, yanlışlıklar veya sorumsuzluklar, ilk bakışta birbiriyle ilintili gözükmeyebilir. Ama her biri, dünyanın çivisinin üzerine bir balyoz gibi iniyor.
"Yokoluş"a doğru hızla sürükleniyoruz. Kendi ikbalimiz için fır dönerken, bir de dünyanın nasıl döndüğüne bakalım...
             İşte, dünyayı tersine çeviren 50 gerçek:
1- Bir Japon kadını ortalama 84 yıl, bir Botswanalı kadın sadece 39 yıl
yaşıyor.
2- Dünyadaki obez nüfusun üçte biri, gelişmekte olan ülkelerde yaşıyor.
3- ABD ve İngiltere, gelişmiş ülkeler arasında en yüksek erken hamilelik
oranına sahip.
4- Çin'de 44 milyon kadın kayıp.
5- Brezilya'daki Avon kadınlarının sayısı, asker sayısından fazla.
6- 2002'de idamların yüzde 81'i ABD, Çin ve İran'da gerçekleşti.
7- İngiliz süpermarketleri, müşterileri hakkında hükümetten daha fazla
bilgiye sahip.
8- AB'deki her inek için verilen günlük 2.50 dolarlık sübvansiyon,
Afrika'nın yüzde 75'inin günlük geçiminden daha fazla.
9- 70'in üzerindeki ülkede aynı cinsten iki kişinin ilişkisi yasak,
9'unda ise cezası ölüm.
10- Dünya nüfusunun beşte biri, günlük 1 dolarında altında gelirle
yaşıyor.
11- Rusya'da yılda 12 binin üzerinde kadın aile içi şiddet sonucunda
hayatını kaybediyor.
12- 1 yılda 13.2 milyon Amerikalı, estetik ameliyat yaptırdı.
13- Kara mayınları nedeniyle saatte bir insan ölüyor ve sakat kalıyor.
14- Hindistan'da 44 milyon çocuk işçi var.
15- Sanayileşmiş ülkelerde insanlar, günde 6-7 kg katkı maddesi yiyor.
16- Dünyanın en çok kazanan sporcusu golfçu Tiger Woods, yılda 78 milyon
dolar, yani saniyede 148 dolar kazanıyor.
17- Amerikalı 7 milyon kadın, 1 milyon erkek yeme bozukluğu çekiyor.
18- 15 yaşındaki İngilizlerin yarısı uyuşturucu kullanmış, dörtte biri
sigara içiyor.
19- Washington'daki lobi endüstrisinde 67 bin kişi, her seçilmiş kongre
üyesi için 125 kişi çalışıyor.
 20- Motorlu araçlar dakikada 2 insanı öldürüyor.
21- 1977'den bu yana ABD'deki kürtaj kliniklerinde 80 bin şiddet ve
taciz vakası yaşandı.
22- Mc Donalds'ın altın kemerini tanıyanların sayısı, Hıristiyan tacını
tanıyanlardan fazla.
23- Kenya'da bir ailenin gelirinin üçte biri rüşvete gidiyor.
24- Dünyadaki yasadışı uyuşturucu pazarı 400 milyar dolar.
25- Amerikalıların üçte biri, uzaylıların geldiğine inanıyor.
26- 150'den fazla ülkede işkence var.
27- Her gün dünya nüfusunun yedide biri, yani 800 milyon insan aç
kalıyor.
28- Amerikalı siyah erkeklerin hapse girme ihtimali, yüzde 33.
29- Dünyanın üçte biri savaş halinde.
30- Petrol rezervleri 2040'da tükenebilir.
31- Sigara içenlerin yüzde 82'si gelişmekte olan ülkelerde yaşıyor.
32- Dünya nüfusunun yüzde 70'i, bugüne dek hiç çevir sesi duymadı.
33- Silahlı çatışmaların dörtte biri, doğal kaynakları ele geçirmek için
yaşanıyor.
34- Afrika'da 30 milyon kişi AIDS.
35- Her yıl 10 dil ölüyor.
36- İntiharla ölenlerin sayısı, çatışmalarda ölenlerden fazla.
37- ABD'de her hafta ortalama 88 öğrenci sınıfa silah getiriyor.
38- Dünyada en az 300 bin düşünce suçlusu var.
39- Her yıl 2 milyon genç kız ve kadın sünnet ediliyor.
40- Silahlı çatışmalarda 300 bin çocuk asker savaşıyor.
41- İngiltere'de 2001 seçimlerinde 26 milyon kişi, Pop Idol'un ilk
sezonunda 32 milyon kişi oy kullandı.
42- ABD, pornografiye yılda 10 milyar dolar harcıyor.
43- ABD, "haydut devlet" diye ilan ettiği 7 ülkeden 33 kat daha fazla
askeri harcama yapıyor.
44- Dünyada 27 milyon köle var.
45- Amerikalılar çöpe saatte 2.5 milyon plastik şişe atıyor, yani her üç
haftada bir Ay'a ulaşmaya yetecek uzunlukta şişe birikiyor.
46- Sıradan bir İngiliz, günde yaklaşık 300 defa kameraya yakalanıyor.
47- Her yıl 120 bin kadın veya genç kız, Batı Avrupa'ya satılıyor.
48- Yeni Zelanda'dan İngiltere'ye uçakla getirilen bir tane kivi,
atmosfere kendi ağırlığının 5 katı sera gazı salıyor.
49- ABD'nin, BM'ye 1 milyar dolardan fazla borcu var.
50- Yoksul aile çocuklarının psikolojik sorun yaşama ihtimali, zengin
aile çocuklarına göre 3 kat daha fazla.

1545
KOMİK / Salaklık Tarihine Geçenler
« : Aralık 26, 2007, 09:24:07 ÖS »
•  Jake Fen isimli Macar adam, esini korkutmak için kendini asmis pozu verdi... Eve gelen es kocasini o halde gorünce bayildi..Kapiyi açik gören komsu kadin içeri girince iki cesetle karsilastigini sanip evi soydu.Topladiklari ile çikarken Jake kadina bir tekme atti. Cesedin canlandigini sanan kadin korkudan öldü..Jake beraat etti..

   •  New York'ta 5'inci caddede bir adama araç hafifçe çarpti. Adama birsey olmamisti.. Soförle konustu ve kalkacakken olayi gören biri yanina gelerek,kalkmazsa sigortadan para alabilecegini soyleyince yeniden aracin önüne yatti. Araç sürücüsü ise adamin gittigini düsünerek gaza basti ve adam öldü...

   •  Bayan Carson Amerika'nin New York kentinde yasiyordu.. Birgün eglenmek için cenaze isleri yapan bir sirketle anlasti. Sirket eve telefon etti ve bayan Carson'un kalp krizi geçirip öldügünü söyledi . Aile hemen kostu. Bu sirada tabutun içinde yatan bayan Carson birden dogruluverdi. Ama kizi o anda kalp krizi geçirip öldü...

   •  Romollo Ribaldo issizdi. Pisa kentinde oturan 42 yasindaki bu Italyan birgün, tabanca ile intihar etmeye hazirlandi. Esi onu engellemek icin dil döktü.. Sonunda Romolo aglamaya basladi ve intihardan vazgeçip silahini yere firlatti. Ates alan tabancadan çikan mermi esine isabet etti ve esi öldü...

    •  Kansas Wichita'daki polis,havaalanı otelinde 22 yaşında bir adamı sahte 16 dolarlık iki banknotu kullanmaya çalışırken yakaladı.

   •   Güney Afrika Johannesbur'da iki adam birbirlerinin kafası üzerine koydukları bira kutularına ateş ederlerken birisi arkadaşının yüzüne ateş etti.Adam ağır yaralandı.

   •  Bir şirket,çalışanlarının iş başında güvenli gözlük kullanmalarını teşvik etmek için özel bir film izletti.Kanlı iş kazalarını gösteren film o kadar canlıydı ki 25 kişi odadan kaçtı.13 işçi bayıldı.ve işçilerden biri sandalyeden düşerek kafasını yardı.

   •  Washington'da bir suçlu hapishaneden kaçtı.Birkaç gün sonra kız arkadaşıyla yemeğe gitti.Ama uzun süre geri dönmeyince kız arkadaşı merak ederek polise haber verdi.Polisler adını duyunca kim olduğunu anladılar ve yakaladılar.

   •  *Michigan lonia'da sarhoş bir hırsız,iki hizmetçi kızdan nakit para istedi,kızlar parayı vermeyi reddedince adam polis çağıracağını söylerek onları korkutmaya çalıştı.Kızlar aldırmayınca adam gerçekten polis çağırdı ve tutuklandı.

   •  *Pennsylvania Radnor'da bir şüpheliyi sorguya çeken polis,şüphelinin kafasına metal bir süzgeç yerleştirmiş ve tellerle fotokopi makinasına bağlamıştı.Polisin Fotokopi makinasında şüphelinin yalanlarının yazdığını söylemesi inanan şüpheli suçunu itiraf etti.

İKİZİNİ ÖLDÜRDÜ -

Marko ve Roberto de Solisa adlı iki kardeş, birbirleriylepek iyi geçinemiyorlardı. Roberto'nun sık sık kendisiyle dalga geçmesinedayanamayan Marko, kardeşini, kafasına sıktığı tek kurşunla öldürdü. Bubasit bir cinayet gibi görünebilir. Ancak gerçek öyle değil. Çünkü Marko ile Roberto aynı dolaşım sistemini paylaşan yapışık ikizlerdi. Roberto'nun ölümünden 5 dakika sonra, kan dolaşımı duran Marko da öldü.

MAYINLA FUTBOL -

Komboçya'da 2 asker, patlamamış mayınla futbol oynamaya kalkınca hayatlarını kaybetti. Olayı ilginç kılan bir başka nokta, parçalanarak can veren 2 askerin, Kamboçya ordusunun "en iyi mayın uzmanları" arasında yer almasıydı.

TÜKÜRÜK KURBANI -

ABD'nin Alabama eyaletinde 25 yaşındaki bir asker tükürme alışkanlığının kurbanı oldu. Pencerenin kenarına oturarak, tükürüğünü, büyük bir tencere şeklindeki sokak lambasına isabet ettirmeye çalışan asker, dengesini kaybedip 11. kattan düştü.

COLADAKİ ÇİVİ -

New Hempshere eyaletinde 10 yaşında bir çocuk, kolasını çiviyle açmaya çalışırken hayatını kaybetti. Kolanın içindeki gaz basıncıyla fırlayan çivi, çocuğun boğazına saplandı ve çocuk yaşamını yitirdi.

ÖLECEĞİ VARMIŞ -

Amerikalı bir genç, bunalıma girerek 10. kattan aşağıya atladı. Aynı binanın 9. katında, gencin, birbirleriyle sürekli kavga eden anne ve babası oturuyordu. 8.katta ise intihar eden gencin hayatını kurtarabilecek çelik bir ağ vardı. Gencin intihara kalkıştığı sırada, 9. katta anne ve babası yine kavga ediyordu. Eşine iyice sinirlenen baba, elindeki av tüfeğinin tetiğine bastı. Anne kendini yere atarak hayatını kurtardı, ancak tüfekten çıkan saçmalar, o sırada 9. katın hizasında bulunan gencin başına isabet etti.

   •  Arizonalı bir adam kelepçelerle oynarken kendini kelepçeledi ve anahtarı bulamadı...
Kendisini kurtarmak için çilingir çağırmak yerine polisi arayınca başı belaya girdi...
Onu kelepçeden kurtaran polisler, ödenmemiş bir kefalet borcu bulunduğunu belirleyince onu yeniden kelepçelediler...

   •  Gillette şirketi 1902 yılında güvenli jilet satmaya başladığında
yüzlerce erkek satın aldı.Sonra da bu jiletlerin sakallarını kesmediğini
söyleyerek onları çöpe attılar. Gillette yetkilileri, mutsuz müşterilerin
tıraş olmadan önce jiletin sarıldığı kağıdı çıkarmadıklarını fark ettiler.

   •  Chevrolet, yeni model arabası için "Nova" ismini buldu ama sonra
arabayı Latin Amerika'da satamayacakları anlaşıldı... Çünkü "Nova",
İspanyolca'da "gitmez" anlamına geliyordu.

   •  1932 yılında Los Angeles olimpiyatlarında Fransız atlet Jules
Noel'in disk atmada kırdığı olimpiyat rekoru sayılmadı. Çünkü atışı
izlemesi gereken bütün hakemler, sırıkla yüksek atlama yarışmasını
izlemek için arkalarını dönmüşlerdi...

   •  1840'da ABD başkanlığına seçilen William Henry Harrison, çok
soğuk bir günde Washington'da açık havada düzenlenen göreve
başlama töreninde şapka ve palto giymeyi reddederek yaptığı
uzun konuşma sonucu zatürre oldu. Yeni başkan sadece bir ay görev yaptıktan sonra öldü.

   •  Meksika'daki bir sağlıklı yaşam merkezinin sahibi, vasiyetine
mezarlığın sigara içilmeyen bölümünde gömülmek istediğini ısrarla ekletmeye çalıştı.

   •  1971'de toprak kaymalarını incelemek isteyen Japon bilim
adamları, büyük bir yağmur fırtınası efekti yapmak için bir tepeyi yangın
hortumlarıyla adam akıllı suladılar. Bu yüzden tepenin çökmesi sonucu meydana
gelen heyelanda, dört bilim adamıyla 11 izleyici hayatını kaybetti.

   •  Fransız ordusu, askerlerin mayın tarlalarında yürüyebilmelerini
sağlayan patlamaya dayanıklı botlar icat etti. Fakat botlar o kadar ağır ve
içinde yürünmesi o kadar zordu ki, askerler mayınlarla havaya uçmadan önce
pusuya yatan düşman askerleri tarafından vuruluyorlardı.

1985'de New Orleanslı cankurtaranlar o yıl şehrin havuzlarında
kimsenin boğulmamasını kutlamak için bir parti verdiler. Partide
konuklardan biri boğuldu.

   •  1975'de İngiliz bir çift televizyonda en sevdikleri programı
izlerken erkek yarım saat süren bir gülme krizi sonucu kalp krizi geçirerek öldü.
Eşi, cenazeden sonra programın yapımcılarına bir mektup yazarak,
kocasını hayatının son dakikalarında bu kadar mutlu ettikleri için teşekkür etti.

   •  1983'de mağazada hırsızlık yaparken yakalanan San Diegolu bir
kadın polislere eğer onu bırakmazlarsa morarana kadar nefesini
tutacağını söyledi. Polisler kadını bırakmadılar, o da gerçekten
ölünceye kadar nefesini tuttu.

Sayfa: 1 ... 101 102 [103] 104 105 ... 109