İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - HayaL

Sayfa: 1 ... 8 9 [10] 11 12 ... 20
136
Msn Nickler / Msn Nickleri - SözLer 1
« : Ekim 24, 2007, 10:13:36 ÖS »
Ne aGLaMaKTaN GoZ YaSLaRiM BiTTi.. NeDe iCiMDeKi aCi DiNDi..

....çσк ѕєν∂ιğιм вιя уαℓαη∂ıη....

Su DunYaDa TeK GeRCeGiM SenSiN SaNiYoRDUM ,, aMa BiR YaLaNiNDa YaLaN oLDuGuNu NeRDeN BiLeBiLirDiM

Keske daglara gelincik olsaydimda, oksamasini bilen avuclarinin icinde solsaydim.

Bu arada ben zaten öleceğim Bırakta uğrunda öleyim !!

нєєєєєєу! ηє ∂υяυуσяѕυη вє, αт кєη∂ιηι ∂єηιzє. gєяι∂є вєкℓєуєηιη ναямış αℓ∂ıямα ...

Size iyilik yapmak için yaklaşan birini görürseniz, KAÇINNN !...

Benim için hayatta 8 önemli sey vardır: Pamuk prenses ve yedi cüceler

İntikam yolunda trafik yoktur

YaK BiR SiGaRa VeR GeRiYe DöNmEz BeNiMLe öLMeYeN DüŞüNCeLeR BöLMeZ YaK BiR SiGaRa VeR YiNe DöN GeL

Kökünü ve dalını beğenmeyen meyve, olmadan çürür.

•.....nokta değil ,virgül koydum öyküme.....

öℓüмє кυуυ кαz∂ıм...∂üşєям!ѕ!η вєη!мℓє

BuNDaN SoNRa Sensiz gecen dakikalarimi yasanmamis ilan ediyorum..

!!...Beni Umutlarımın Bittiği Yere ASIN...!!

137
Msn Nickler / Msn Nickleri - SözLer 1
« : Ekim 24, 2007, 10:11:00 ÖS »
α¢ıмαѕız¢α gєçιρ gι∂єη zαмαη∂αη gєяιує кαℓαη ѕα∂є¢є уαℓηızℓıgıм . . . !
KaLbIn yAlIn hAlI BuLuTsUz aH Şu mEvSiM DeIşMeKtE BiLlUr sU KuSuRsUz rUhUm sEnSiZ HuZuRsUz!

Sєภเ ๒єภ ๔єğเl Gözlєгเ๓ รєçtเ , ๏ภlคг รєש๔เ ๏ภlคг ๒єğєภ๔เ , Bคภคภє Gidєгรєภ ๏ภlคг คğlครเภ !!!

∂üηуα вιя güη∂üя, σ ∂α вυgüη∂üя!

ßĔŶÁŹıŃ ĶÁĎĔŔĨ ĶĨŔĹĔŃМĔĶ, ŚĨŶÁĤıŃ ĶÁĎĔŔĨ ŚÚçĹÁŃМÁĶŤıŔ.

138
Msn Nickler / Msn Nickleri - SözLer 1
« : Ekim 24, 2007, 10:09:16 ÖS »
ѕєνєη ιηѕαη gιтмєуι вιℓє gєçιямєz αкℓıη∂αη..gι∂єη ιηѕαη ѕєνмємιşтιя вєη вυηυ öğяєη∂ιм -вαвαм∂αη...вαкѕαηα gι∂ιуσя ѕєηι ѕєνιуσяυм ∂ιуєη ιηѕαη....
-вιя єякєк єη çσк ѕєνgιℓιѕιηι, єη ιуι кαяıѕıηı, єη υzυη αηηєѕιηι ѕєνєямιş

-Eskiden Karanlıktan Korkar Yağmurdan Ürperirdim Şimdi Karanlıklar Sırdaşım Yağmurlar Göz Yaşım OLDU!...
-öуℓє нσяσzℓαя ναя∂ıя кι güηєş ѕα∂є¢є σηℓαя öттüкℓєяι ιçιη ∂σğυуσя ѕαηıяℓαя!!!

-~~~ηαѕıℓ вιя ѕєν∂αуѕα вυ "кαяşı" кσуαмαм~~~
!!!...υğяαşмα вαвα уσяgυη...!!!

....çσк ѕєν∂ιğιм вιя уαℓαη∂ıη....

нαуαттα кαяşιмα çιкαη єη zαναℓℓι ∂öηєкѕιη...!!!!

яσ¢к,мєтαℓ νє ƒяρ ує "şєутαη ιşι" ∂ιуєηℓєя.¢єναρ νєяιη :"şєутαη вυηυη ηєяєѕιη∂є?"

ஐ๑ вєη¢є ѕєη ∂є ѕιм∂ι нєякєѕ gιвιѕιη...ஐ๑

çσктαη υzαкℓαşтıм, вıяαктıм вιя уєяℓєя∂є, υηυттυм ѕєηι αşк.. нαтıяℓαт кєη∂ιηι вαηα !!

HEP KALANLARA GIDENLERI KATTIM! BIR GUN YERINE GECEMEDILER. O KALANLARA GIDENLERI KATTIM YINE BIR TANE SEN EDEMEDILER. ZOR GELDI AYRILIK ALISAMADIM

Fırtınanın şiddeti ne olursa olsun martı sevdiği denizden asla...!!!vazgeçmez unutma...!!!

Senn benim adımı bile anamazsın. Bırak dost kalmayı sen benim düşmanım bile olmazsın...


eğer senden ayrılırsam benide yanında ***ürür müsün??

Cok yardim severimdir, her türlü yardimi kabul ederim...

Güzel kiz insani mutlu eder. kötü kiz ise filozof eder.

Yollar durusuma kizlar gülüsüme hasta

SeNi SeViYoRuM, SaNa TaPiYoRuM.. SaKiN iNaNMa CuNKU atiYoRuM !!!
Bir kadinin kalbi uçsuz bucaksiz bir okyanusu içinde barindiracak kadar genistir.

Bir kadin ya sever, ya da nefret eder; ortasi yoktur.

Kadinlari anlamak kadin olmak kadar zordur...

Kadin bir çicektir erkekse etrafinda uçan pis bir böcek

Kadinlar duygu yüklü bir gemi gibidir denizde dalgar vurdukça etrafa nese saçarlar... Bazende dümdüz deniz üzerinde sessizce kaçarlar...

αн ∂ємєк özєℓ∂ιя...ναн ∂ємєк ιğяєηçтιя...

∂ση'т ƒσяgєт мє ηє σℓυя вєηι тєякєтмє..

кαρıℓмα яüzgαяıмα ηєzℓє σℓυяѕυη

єѕкι∂єη кιвιяℓιу∂ιм; αятıк кυѕυяѕυzυм...
уüz мιℓуση ∂єƒα ѕöуℓє∂ιм ѕαηα αвαятмα∂αη кσηυş ∂ιує!

вιℓιуσямυѕυη ѕєη уüzмє вιℓмєѕєη νє ∂єηιzє gιяѕєη вιℓє вαтмαzѕıη. çüηкü тιριη кαуıк.

єѕкι∂єη тσz ρємвє нαуαℓℓєяιм ναя∂ı, тσzυ gιттι ρємвєѕι кαl

139
Msn Nickler / Msn Nickleri - SözLer 1
« : Ekim 24, 2007, 10:07:37 ÖS »
» Duygular vardır anlatılmayan sevgiler vardır kelimelere sığmayan bakışlar vardır insanı ağlatan insanlar vardır ki asla unutulmayan,işte sende onlardansın!!!

» Hayat yokuşunu tırmanırken, karşılaştığınız insanlara iyi davranın çünkü inişte yine onlarla karşılaşacaksınız!!!

» Seni unutmayı düşündüm bu gece. Bir sigaranın üstüne adını yazdim. Sigara bittiğinde unutacaktım seni. Duman duman atacaktım,seni içimden. Rüzgar savuracaktı, kullerini fakat...Seni unutmayı düşünürken. Nerden bilebilirdim ki. Seni her nefeste içime çektiğimi!

» Sevmeden sevilmeden bu hayat yasanmazki,kalplerdeki heyecan sebepsiz baslamazki, sen olmassa,yanimda avutamam kendimi,dört kitaba dil olsam anlatamam derdimi...

» Rüzgarın Kemanını Çaldığı Ve Damlaların Pencereye Vurduğu Soğuk Bir Gecede, Yatağına Uzanıp Hayalini Kurduğun Tüm Güzellikler Senin Olsun Sevgilim..

» Ben sensiz geçen günlerime yanarken, belki sen bensizliğe sevineceksin.. Ama şunu unutmaki birtanem; birgün sen de SEVECEKSİN.

» Sevgide fedakarlık yolunu bulamayanları asla gönül kapınızdan içeri sokmayın.

» Bir sıcak yüz aradım şu tenha sokaklarda sanki herkes yabancı herkes darılmış bana.ne derdimi soran var ne tanıdık bir çehre.ne tarafa uzansam ellerim boş kalıyor,mutlu olan kimseler hüznümü arttırıyor.

» Zamansız yağan yağmur bulutu gibi gelip oturacağım gözbebeklerine ağlayacaksın,bir burukluk duyacaksın vefasız yüreğinde beni unutmayacaksın,bir kabus gibi uykularını böleceğim gece yarısı,nasıl ben senı unutmadıysam sende beni unutamayacaksın.

» Karanlıkta ışıksız kalırsan eğer beni düşün, O zaman ne karanlık korkutur seni ne de zalim soğuk üşütür. Sevginin sıcak elleri ellerindedir !!

» Seni sevmek güzel şey, ümitli şey, dünyanın en güzel sesinden, en güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey,ama artık ben şarkı dinlemek değil,şarkı söylemek istiyorum.

» Seni Sevdiğimi Düşündükçe Ölmeyi Diliyorum Tanrıdan... Her Seferinde Kalbim Başka Bir İsyan Çıkarıyor... Elimde Olsa Kalbimi Yerinden Söker Ayaklarımla Çiğnerdim... Ama Elimde Değil Ne Seni Sevmemek Nede Kalbimi Söküp Çiğneye Bilmek... Yapabildiğim Tek Şey Seni Sevebilmek..

140
Msn Nickler / Msn Nickleri
« : Ekim 24, 2007, 09:58:40 ÖS »
ßu Fani Dünyaya tek geLdik tek gideriz, ßizi 3 Kuruşa SatanLarı ßiz ßeleşe Veririz !

aL SaTiRi Vur SirTiMa naSil oLsa KahPéLik Son MoDa.

Raki,sarap iciyorsam sana ne Yoksa sana bir zarari icerim.ikimizde gelsek kildan kopruye Ben durustsem sarhosken de gecerim.. !

Senide GÖMDÜM !! Sende ÖLDÜN !! Haddini Bilmeyen Herkese Küstüm !!

aGladigimi KimSeye SoyLéMé ANNé! onLar BéNi Kral BiliYor Agladigimi kimSéYé SoyLéMé ANNé onLar Bi VéFaSiz iÇin Bu kadar DuseceGimi BiLmiYor.

ßir Gun Béni uNut! HéR YaLan Gibi AdiMi SoKakTa Tukur KAN ! Gibi .

ßîzdé $âßâH Olmâz, ßîzdé Güné$ Dôğmâz, ßîz S£r$£riyiz Kızım ßîzLé Do$t oLmâk $îze YaKı$maz..

ßirGün anLarSın hayaL kuRmayı, ßékLéméyi, ümit Etméyi... LanéT édéRSin ya$adığıNa, maziDén Né kaLmı$Sa yırtaR ataRSın, Séni Sévdiğimi i$té o zaman anLarSın...

KurtLar dagLarın Efendisi KöpekLerse Efendilerin Hizmetçisidir. Kapımda Köpek OLamayacakLAr aLemde Kurt oLmaya ÇalışmasınLar!!!

Laf sokmaya kaLkma ''kapak''oLursun uğraşma ''etiket''oLursun yavşama ''kopek'' oLursun adam oL beLki "yanımda" oLursun

YanLizLik Bénim SalTaNaTimDir.. AciLarLa DoLu HaRaBéMDé KraLLAr gibi YasiYorum.

˙·٠٠•● ˙·٠٠•● BuNaLıM MoDuNDaYıM EfKaR'ıM HaT SaFhAdA

ßana uMut ßaqLama ßen Topraqa Söz VErdim!


bИy yaИLı$ áИLá¥áИ heR$e¥dЭИ ИèfRèt èđioRuМ...

[NeFrEtE sEwGiDeN dAa ChOq GüwEnİrİm...çÜnKü nEfReTiN SaHtEsİ olmas..!]


aLaca KaranLıkta oLsun öLümüm Kısın LambaLarı Kısın aLın ***üRün BüTün umutLarımı Kaderim DünYada KaLsın...okuSun öLüm FeRmanımı SaVcı TopLansın üÇ BeŞ dosT oN YaBaNcı KuruSun aRtıK DaRaĞcı...BeNi HayaLLeRimin BiTTiği YerDe aSın.


Eğer içiyorsam rakıyı , eğer gözlerim eskisi gibi değilse, yürüyüşüm değişmişse.KİME NE !!!

TopLumdâ Hép îtîLîrîz SanmaKî ßunâ îSteKLiyiz, ßîz SadeCe SêvdiKLêrimizin éSériyiz..!!

Eğer bir gün ağLaman gerekirse başını dik tut ki:GözyaşLarın seni ağLatan kişi kadar aLçaLmasın
Serseriyim sokaklar evim, serseriyim adam gibi severim, bana bir adım gelene ben on adım giderim.Dinle cici kız dinle zannedersinki serseri ağlamaz, serseri bi kayboldumu onu kimse bulamaz, şimdi anlıyorsunya, şehirlerin asi kızı hiç kimse serseri gibi sevipte aşık olamaz

Biz kimleriz diye sorma, biz hayata bosvermislerdeniz. Bize hayat nedir diye sorma, biz hayat deryasinda yüzenlerdeniz. Bizi arama lüks meyhanelerde ,biz dost sarabı icenlerdeniz.Bize dost, arkadas nedir diye sorma, biz onlar için ölüme gidenlerdeniz.


yeri geldiginde gitmek Gerek !
Yeri geldiginde susmak gerek !
yeri geldiginde konuşuruz eLbEt!
yEri geldiginde görüşürüz eLbeT !

Sen Sevdinin Genede ELini Tut MiLLet ÇakaL OLmuş Yokmu Piyasada Sevdiği Uruna ÖLeçek Kurt...!!!

Ey Sosyete Güzeli sil o gönlündeki eseri,Çoklarından üstündür,Şu terk ettiğin SeRsErİ....

uyumaK zor , uYanmaK KoLay oLacak .. Saßahı ipLe ceKeceKsin .. Ne qeceLer rahatLatacak seNi Ne quNduzLer , öLmeyi isteyip öLemeyeceksin..!

Millet dayı olmuş etrafı boş bıraktık çakal dolmuş yürüdüğümüz gayri meçhul yolmuş alem dedikleri şey meğersem buymuş harbiden halimiz DUMAN olmuş..

ZaR aTMaM $aNSa iNaNMaM. oRTaDa ßiR $aNs VaRSa oNuDa Ben yaraTıRıM...!

YakLa$Ma UZakLa$¡DîDîk DîDîk ëDërîM ha¥atIñI,ßëñDëñ ßa$kasIña ¥a$atMaM sëñî,tarîhîñî VururuM,añILarIñI asarIM,¥ûrëgîñë saPLarIM këñDîMî

ßëDëñîñDë ¥atI¥a kaLIrIM,tëñîñDë ßëkLërîM gëLëcëgîMî..¥akLa$Ma Daha kû¢ûk a$kLara katLañaMaZsIñ BENÎMLE ÔLÛRSÛN

Ben Kubar Kadar Asil, Deligonca Kadar U¢uk, Afgan Gibi Komik, Papix Kadar Lüx & Cocaine Kadar Tehlikeliyim !

'AL£mIn kRaLı ßIzIz D£Dik KraL mIyIz? KRALIZ. RaCoNu bIz k£sIyoRuz D£dIk K£sIyoRmuyuz? K£SIYORUZ. rAcon sAnALdA kIzA a$ıK oLmAmAk, kAnkA`ya yAmuk yApmAmAk!


BoşVér! Şimdi Goz YAsLarimi SiLMéyi Gücün YéTéRSé KahKahaya Boğ Béni Birak YaNakLarimi DuDakLarimi .. Gucun VAr iSé YuréğiDéN Öp Béni

GeceLeri geLme jiLet tutarIm.. Uzatma koLLarInI Sanada AtarIm SenIn Icin ağLar Kendimi dOğrarIm Dedim Ya GüzeLim ßen PisKopatIm..

Hele bir ışıklar sönsün ..Sular durulsun . Bıçak atacağım Dağın dikine ..Kısa devre yapsın kalbim..Ellerim inatla dökülsün cıgaraya ..Sen beni ozaman Gör..Hele küssün meydan lar Kaldırımlara yağmur dökülsün ..Dağılsın Dişlerimde gülüşler ..Kaybettiklerim bi dönsün ..Sen beni ozaman gör ...


GéCééLrin KaRanLiği YéTMéZ Gibi GunDuzLérimi Dé KaRarTTin KapanSin KapiLar UstuMé KaRanLikLArDa Vé SoGukLarda YaSamaYa AlisTim

Siz aLaYiNa GiDéRKéN BéN KraL'ınDan DöNüYOdum ..


ßiz Né Paranın DéLisi, Ne $éréfsiz GöLgési, Né KansızLarın ßékçisi, Nédé SiLahın Tétikçisi OLduk. ßiz GönLümüzün éfé'si, OrtamLarın DéLisi OLduk. Bu Saattén Sonra Géçici Hévés DéiL Hak édéné NéFés Oluruz..
GözL£Rim s£ni RahatsIz £di¥oRsa kapatIRIm ßiR daha a¢mam sözL£Rim s£ni RahatsIz £di¥oRsa susaRIm ßiR daha konu$mam vaRLIqIm s£ni RahatsIz £di¥oRsa öLüRüm ßiR daha kaR$Ina ¢Ikmam s£vqim s£ni RahatsIz £di¥oRsa üzqünüm ߣߣĞiM ßuna £nq£L OLamam

Piyasada degiLim,PrensipLerim yoktur Ama Seviyesiz degiLim.Kuralları Sevmem ama yersiz yere çignedigim qörüLmemistir.Kinci degiLim Ama unutmam.Sefkat gösteririm ama sımartmam.DaLga geçerim ama kırmam.Ciddiye aLırım ama kapıLmam.Huzur veririm Ama Söz vermem.Sahip olurum Ama AiT Olmam

Ben İsterSem AteŞi KüL DikeNi GüL GeCeyi Gün £deRim.Ben İsteRSem, BaŞı BeDendeN KaLßi YeRindeN AgaCı KöküNden SökeRim. Ben İsterSem, MeSkeni ALem ALemi KraL KraLı SoytaRı £deRim. Ben İsterSem, Zamanı ALır GüneŞi BatıRıR KıyaMeti KoPaRıR GideRim..
.
||Mézâr|| øLâcak ßana ßu Dört Duwar,||YøkLuğun|| Kadar Gér¢ék ßu ||éCéL|| , YøkLuğun kadar Gér¢ék i¢imdé ||aCı|| , azâr azâr ||öLüyørum|| . ßiLmiyørSun ..|


aLI$ma ßana ne yapaCaqim ßeLLi oLmaZ ßnm. ßuqun varIm, yaRIn ßiRden yOk oLurum.. dOkunma ßana! kapanmami$ yaraLarLa doLuyum, 1 yarada sEn a¢ma..Sevme ßeni! yOgun duYquLaRimda kayßoLurSun, tutu$tururum. iSteme ßeni! yaSakLarLa bogu$ursun.EnqeLLerLe doLuyum. ¢ôZmeye CaLI$ma SakIn ßoqulurSun!!!

'ßir gûn dû$`Lerde kayßøLur, senin gißi.. ø zaman caresiz hissederim kendimi.. ßir zaman Her tarafimda Døst, karde$.. $imdi yøk, tEk ßir arkada$! Kime Isyan edeyim.? dert, KederLe ÔLeyim.. yaLnizLigin kôkûnû... kôkûnû kôr edeyim ..

ánLát ! yüréğímé DámLát Gözyáşíní . áLmá áhímí , ánlá pármák úcúmDá ácí ! ßú káçíncí súskúnLúğúm , TébéssümLér yáLáncí , Kánáttíğín yétér ártíK áçmá yárámí

141
Msn Nickler / Msn Nickleri - SözLer
« : Ekim 24, 2007, 09:57:05 ÖS »
1-) Hani cok Seytandın Neden qeLdın Oyuna,Beraber BasLadık yoLa Sen qeLdın Sonuna..

2-) Ben bıLırım SensızLık Ne demek Ben bıLırım SensızLık öLüme Denk..

3-) Kokunuda aL qıderken YaraLarımı TuzLama Madem..arkana bakma qıderken Hıc sevmedım Zaten..

4-)YaLnız kaLırsın YanLısı buLamadan ansızın cekıp qıder aqLarsın Durmadan Bır sızı basLadı KaLbı boqan..MutLuLuqu buLamazsın Hayatı anLamadan..

5-)AyrıLıktan oLsa qerek qecıkıyor sabahLar..Hep benLe beraber UnuttukLarın..

6-)Derde nerde Care Bende aqLarım sacmaLarım cok o zaman qıtme yaLvarırım.adiL deqıL bu hayat=yaLnızLıqım yettı artık bu qece beLkı Kafama sıkarım..

7-)AranıLan TeseLLıLer Neden Hep mesquLe Dustu..

8-)Bır kahraman ama bak kımdı bunaLdan en derınden..Doqru BıLdın bu cocuk ındı burada qozLerınden

9-)Tükettiqim 20 sarıLı Nikotin..Bu qencLıqım Harbı yaraLı nitekim adıma demıssınız Beterı beterın Kaqıt ustundemı Kı yazıLı kaderım..!!

тєℓєƒσηυη тυşℓαяıηα вιя ¢αη єкℓє∂ιм çєкмєуєη şєвєкєуι нαѕяєтℓє ѕüѕℓє∂ιм єууу вυ ηι¢к'ι σкυуαη ѕєηι çσк özℓє∂ιм..

Her günün son günün olacakmış gibi yaşa.. Çünkü bu günlerden birisi son olacaktır..

Уąģ쵴Ļµ کǿќêĶĻąŕđá HêЧąţĮмĮ λгıЧǿŗųм...
Bîzî BîR AllÂh BîrDê DostLÂrımız BîLsîN , ZâHmêT oLmâZsa qêRîsî îLêrLêsÎn.!!!

Ne yıldızları istiyorum gece yarılarımane güneşi istiyorum karanlığıma çok değil birtanem sadece seni istiyorum

BİZ VURULUNCA DEGİL UNUTULUNCA ÖLÜRÜZ

Cehennemin ortasında tek gülüşlük cennetimsin !

ne sevmek ne sevilmek hayatta en güzel şey şırıl şırıl İŞEMEK

AlEmIn dErDi bEn oLmUşUm dEmEkKi zAmNıNdA FeNa kOyMuŞuM

sévén bu kâLbîn çığLıkLârında , duâlârındâ bîlê hâlâ sên vârsın hîç mî duymuyorsun?

soranlara yalanız bilenlere kralız,şan şöhret sizin olsun biz falan filanız !!!

142
Ünlülerin Hayatları / Işın Karaca
« : Ekim 22, 2007, 09:33:09 ÖS »
Işın Karaca
7 Mart 1973 tarihinde Londra'da doğan ışın karaca, ilk günden olmasa bile çocukluğundan bu yana şarkı söylüyor. Öğrencilik yıllarında başladığı müzikal çalışmalarına, Londra IV King Edward Okulu İngiliz Dili ve Edebiyatı, Tiyatro bölümünde okurken de devam etti.
Müzik onun hayatında hep vardı, ama hayatının seyrini tek bir gecede değiştirebileceğini kendisi bile tahmin etmemişti. Kıbrıs'ta restoran işleten annesinin yanına tatil amacıyla gittiğinde, şarkı söylemeyi çok sevdiğini bilen annesi onu sahneye davet etti. Işın, her zamanki gibi, eşsiz sesiyle harika şarkılar söyledi ve olanlar oldu. O gece başlayan tesadüfler, Işın'ın kısa bir süre içinde sahnelere çıkmasına kadar devam etti. Önceleri hobi olarak başlayan bu iş, bir anda onun yaşam tarzı haline geldi ve Işın, Kıbrıs'tan İstanbul'a yatay geçiş yapmaya karar verdi.

Bugüne kadar çeşitli müzisyenlerle ve gruplarla çalışan Işın, pek çok albümde vokal yaptı, onlarca dublaj ve jingle çalışmasında yer aldı. 1999 yılında kurulan Panic Attack grubunda vokalistlik yapması, 1999 ve 2000 Eurovizyon Türkiye Finallerine katılması, 1999 Altın Güvercin Yarışması bütün dallarda birincilik kazanması, Işın'ın başarılı müzik kariyerinin ilk basamaklarını oluşturdu. Ancak, Işın için belki de en önemlisi, gerçek bir ustaya, Sezen Aksu'ya 1997 yılından bu yana vokalistlik yapıyor olması...

Sezen Aksu'nun ve birçok değerli müzisyenin imzasını taşıyan ışın karaca'nın ilk albümü "Anadilim Aşk" Power Records etiketi ile piyasaya çıktı. Albümün dağıtımı Universal Müzik tarafından yapılmaktadır. Albümdeki 12 şarkıdan 10'unun söz ve müzikleri Sezen Aksu'ya; diğer 2 şarkının sözleri Ali İlyas'a, müzikleri ise yine Sezen Aksu'ya ait. Işın'ın ilk klip tercihi ise, albümün de açılış parçası olan "Tutunamadım".

Üç yıllık bir çalışamanın ürünü olan ve 2004 senesinde çıkan "İçinde Aşk Var" albümü ile dinleyicileriyle kavuşan Karaca,müzik dünyasına eşsiz sesiyle geri döndü.

"Değişmek; "Her gün yeni bir gündür"e inanarak uyanmak, anlamak, anlamaya çalışmak. Olabilirsem, böyle bir şarkıcı olmak istiyorum" diyen ışın karaca'nın böyle bir şarkıcı olacağı ve kendine has bir dinleyici kitlesi edineceği kesin.



Albümleri

İçinde Aşk Var (2004)
Anadilim Aşk (2001)

143
Ünlülerin Hayatları / Teoman
« : Ekim 22, 2007, 09:28:00 ÖS »


20 Kasım 1967´de Giresun Alucra´da dünyaya gelen Teoman Yakupoğlu, Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji bölümünden mezun. İstanbul Üniversitesi Kadın Araştırmaları bölümünde masterini tamamlayan Teoman, ilk müzik grubu Indians´ı 1986 yılında arkadaşlarıyla birlikte kurdu ve uzun yıllar bu grubun solistliğini yaptı.Bir çok konser ve kayıt çalışmalarının ardından, grubun dağılması ile birlikte çeşitli sanatçıların albümlerinde ve bir çok grupta solist olarak yer aldı.

1996 yılında Roxy´de gerçekleştirilen 'Roxy Müzik Yarışması' nda, ilk solo albümünde de yer alan 'Ne Ekmek ne de Su' ve 'Yollar' isimli parçalarıyla 'en iyi beste' ve 'en iyi grup' ödüllerini aldı. Teoman 1996 yılında ilk albümü 'Teoman'ı İstanbul Plak'dan çıkardı. 1998 yılında piyasaya çıkan 'O' isimli ikinci albümünde NR1 Müzik ile çalışmaya başlayan Teoman, üçüncü albümü 'Onyedi' de yine NR1 Müzik etiketini taşıyor. Albümlerinde yer alan şarkıların birçoğunu kendi yazıp besteleyen Teoman, 'O' ve 'Onyedi' isimli albümlerinde Prodüktör olarak Rıza Erekli ile çalıştı.

'O' isimli albümde Orhan Atasoy ve Ercüment Vural´ın unutulmaz bestesi 'Gemiler'i ve üçüncü albümü 'Onyedi' de yer alan Ajda Pekkan´ın klasikleşmiş şarkısı 'Uykusuz her Gece'yi ve Bora Ayanoğlu´nun 'O Yaz' isimli şarkısını yeniden yorumladı ve dinleyicilere tekrar sevdirdi. Teoman, müzik çalışmalarından arta kalan zamanlarında kitap okumayı, sinemaya gitmeyi, yazı yazmayı, arkadaşlarıyla vakit geçirmeyi ve müzik dinlemeyi seviyor.

1996 yılında Teoman
1998 yılında O
2000 yılında Onyedi
2001 yılında Gönülçelen
2003 yılında Teo Man
2004 yılında En Güzel Hikayem
2006 yılında Renkli Rüyalar Oteli
2007 yılında Bülent Ortaçgil-Teoman Konser
isimli albümleri çıkmış olup

2001 yılında Remixler
2002 yılında İstanbul'da Sonbahar Remiksler
2003 yılında Remiksler 1
2004 yılında Duş (Radyo Remiksler)
2005 yılında Balans ve Manevra Soundtrack
adlı remiks ve soundtrack albümleri çıkmıştır...
2004 yılında ise eski plak şirketi tarafından Best of Teoman albümü çıkarılmıştır...

144
Ünlülerin Hayatları / bulutsuzluk özlemi
« : Ekim 22, 2007, 09:25:30 ÖS »


BURAK GÜVEN (Bas Gitar)

Bulutsuzluk Özlemi'ne 2001 başında katılan, Ankara doğumlu ve 1988 ODTÜ Elektronik Mühendisliği mezunu olan Burak kendini bildi bileli rock müzikle içiçe. Hem aktif olarak çalan, hem de herşeyi dinlemeye çalışan ve bunu aslında Ankara Atatürk Anadolu Lisesi’ndeki okul yıllarında iyi müziğe verilen öneme bağlayan Burak, uzun süre yurt dışında da kaldığı için müziği kaynağından takip etmenin tadına vardığına ve bilinçli bir dinleyici olma yolunda önemli mesafeler katettiğime inanıyor. İlk dönemlerde gelişmeleri çeşitli yabancı dergilerden takip ederken, şu dönemde internet sayesinde dünyanın dört bir yanında olan biteni anında takip edebildiği için rock gündeminden ayrı kalmamanın huzuru içerisinde. Münih, Londra ve Boston’da çok çeşitli konserlere giden, ayrıca bu işin endüstrileşme ve pazara dönüşme sürecini de bizzat yaşayan Burak, 15 yıla yakın bir süredir aktif olarak müzisyenlik de yaptığı için (profesyonel müzisyenliğe bas gitarla başladı, ancak epeydir sahnede elektro-gitar da çalıyor) işin teknik yönünü de daima ön plana tutmakta. Londra’da 1 yıldan fazla bir süre müzisyenlik yaparak ordaki endüstriyi de tanıma imkanına sahip olmuş. Ama sadece yüksek teknik gerektiren müzikleri değil basit düşünülmüş eserleri de dinlemekten haz duyuyor. Yıllarca plak koleksiyonu yapan Burak, artık CD döneminde olsak da plaktan alınan o hazzın CD’lere aynen yansıtılmasının başarıldığını sanmıyor.

Askerliğin ardından 1991 yılında bir özel firmada AR-GE mühendisi olarak çalışan, 1999 yazında mühendislikten ayrılıp kendini sırf müziğe verden Burak, yeni başlayanlara gitar ve bas dersi vermenin yanı sıra halen Blues Express ve Mustafa Hadi Dedi gruplarında da düzenli olarak çalmakta. Ayrıca Ankara Polis Radyosu zamanlarından beri 15-20 yıla yaklaşan radyo tutkusunun sonucu olarak Radyo ODTÜ’de tüm bilgi birikimini pazar akşamları Rock Tarihi programı vasıtasıyla paylaşmaktan son derece mutlu.

Deniz Demiröz (Solo Gitar)
Babasının müzisyen olması nedeniyle küçük yaşlara piyano ve kemanla müziğe başladı. Ortaokulu Akçakoca Lisesinde bitirdikten sonra 14 yaşında Bolu Anadolu Güzel Sanatlar Lisesini kazandı. Ana branş olarak piyano ve yan branş olarak keman eğitimi aldıktan sonra Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Merkezi Müzik Öğretmenliği Bölümünü kazandı ve ana branş olarak klasik gitarı seçti.

Çeşitli grup ve sanatçıların albümlerinde çaldı. 2005'ten beri Bulutsuzluk Özlemi'nde solo gitar çalıyor.

NEJAT YAVAŞOĞULLARI (Vokal, Gitar)

Doğma büyüme Anadoluhisarlı olan Nejat Yavaşoğulları, müziğe ilkokulda mandolin çalarak başladı. Haydarpaşa Lisesi'nde okuyan Nejat burada gitarla tanıştı. Üniversite yıllarında çeşitli gruplarla müzik çalışmalarını sürdürdü. Müzik üzerinde yoğunlaşan Nejat Yavaşoğulları Antalya Altın Portakal Şarkı Yarışması'nda en iyi sarkı ödülüne layık görüldü. 1980'li yılların başında Ferhan Şensoy Ortaoyuncular'la tiyatro müziği çalışmaları yaptı. 1986'da Bulutsuzluk Özlemi'ni kurdu. Bulutsuzluk Özlemi ile Türkiye'de müzik adına birçok ilke imzasını attı.

Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık bölümünden mezun olan Nejat Yavaşoğulları halen restorasyon çalışmaları yapmaktadır. Müzisyen olarak Nejat, beste ve söz yazarlığının yanında grupta ritm gitar çalıp solistlik yapmakta. Bulutsuzluk Özlemi'nin liderliğini de üstlenen Nejat Yavaşoğulları, Türkiye'de birçok sanatçının yapamadıklarını başarmış, ileri görüşlü ve üretici bir sanatçı. Şarkı sözlerindeki özgürlük, toplumsal olaylar üzerindeki hassasiyetini müziğine yansıtması, müziğinde ticari amaç gütmemesi ve konserlerde seyirciyle adeta bütünleşmesi zaten Nejat Yavaşoğulları'nın gerçek kişiliğini ortaya koyuyor. Türk rock müziğinin gelişimini en fazla etkileyen müzisyenlerin başında Nejat Yavaşoğulları'nı saymak bütün müzik eleştirmenlerinin buluştukları ortak nokta olsa gerek.

SİNA KOLOĞLU (Klavye)

İstanbul doğumlu Sina Koloğlu müziğe dört-beş yaşlarında klasik piyano eğitimi alarak başladı. Galatasaray Lisesi mezunu olan Sina Koloğlu lise yıllarında tiyatro kolunda tiyatro müzikleri yaparak müzik hayatını sürdürdü. Liseler arası müzik yarışmalarında tiyatro müzikleri ile ödüller aldı. Bağımsız piyano konserleri verdi. Profesyonel olarak müziğe 1986 yılında Nejat Yavaşoğulları ile birlikte Bulutsuzluk Özlemi'nin kurulmasıyla başladı.

Gazi Üniversitesi Yönetim Bilimleri'nden mezun olan Sina on sene Cumhuriyet gazetesinde çalıştı. Her konuda muhabirlik yapan Sina son bes senedir Milliyet gazetesinde televizyon sayfasını hazırlamaktadır. Ayrıca Rating Canavarı köşesinde köşe yazarlığını sürdürmektedir. Grubun en eski elemanlarından olan Sina Koloğlu Bulutsuzluk Özlemi'ni bu günlere taşıyan isimlerin başında gelmektedir.

BERKE ÖZGÜMÜŞ (Davul)

16 yaşında davul çalmaya başladı. 1994 yılında İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi matematik bölümüne girdi. 1996-1999 yıllara arasında Pandora ve Iceberg gruplarıyla İstanbul'da çeşitli konserler verdi. Şu anda Bora Uslusoy band hariçinde, Acil Servis ve Mehmet Gürali Band'da çalıyor. Ayrıca Tahsin Ünivar, Nezih Yeşilnil, Birol Ağırbaş, Raci Pişmişoğlu, Demirhan Baylan, Kerim Çaplı ve de Yavuz Çetin ile birlikte çaldı.

Bir süre önce Bulutsuzluk Özlemi'ne Utku Ünal'ın yerine davulcu olarak girdi.

145
Ünlülerin Hayatları / Haluk Levent
« : Ekim 22, 2007, 07:29:19 ÖS »
26 Kasım 1968'de Adanar17;nın Yüreğir ilçesinde doğdu. İlkokulu Sabancı İlk Öğretim Okulu'nda okudu. Adana Atatürk Lisesi'nden mezun oldu. Sonra sırasıyla Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Mühendisliği, Ankara Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı, Orta Doğu Üniversitesi Fizik Bölümü ve Ankara Üniversitesi Muhasebe bölümünde kısa zamanlar öğrencilik yaptı. Üniversite giriş sınavlarını kazanıyordu ama eğitimini istikrarlı bir şekilde ilerletemiyordu. Bu durumda ailesinin maddi sıkıntıları da önemli bir rol oynuyordu.

Sınavlarla geçen bu yıllar içinde ticaretle uğraşan Haluk Levent, başarısız bir ticaret adamı olarak Adana'dan ayrıldı ve kendini yollara verdi. İlk albümünün r0;Yollarda" adını alması da bugünlerdeki deneyimlerin sebebidir. Birçok şehirde dolaşıp şarkı söyledi. Kimi zaman hasta bir kız çocuğu için sokak sokak dolaşıp şarkı söyleyerek para toplamaya çalıştı. Bu çabaların bazılarında başarılı oldu.

1992 yılında İstanbul'a geldi. Ortaköy'de çeşitli barlarda çalıştı. yıldıray gürgen le tanışması hayatın değiştirdi, en son albümü haricinde hepsinde yıldıray gürgen imzası vardır, amma aranjörlerin kaderi bu isimleri anılmaz 1990r17;da başladığı albüm çalışmaları zahmetli ve yıldırıcı dört yılın ardından meyvesini verdi. 1994r17;te "Yollarda" albümünü çıkarttı. Bu albüm aynı zamanda Anadolu Rock müziğinin ortaya çıktığı 70r17;lerden sonra ikinci yükseliş döneminin ilk eserlerindendi. Aynı yıl Moğollar da 20 yıl aradan sonraki ilk albümünü çıkartmıştır. r0;Yollardar1; hiç beklenmedik bir şekilde yaklaşık ikiyüzbinlik satış rakamına ulaştı. Bu, Türkiye Müzik piyasasında açılan yeni bir kulvarın ardından milyonları sürükleyeceğine dair ilk işaret gibiydi.

İlk albümün ardından 1996'da "Bir Gece Vakti" bir milyona yaklaşan satış rakamıyla müzik gündemine bomba gibi düştü. Yine 1996r17;nın sonlarında r0;Arkadaşr1; albümü piyasaya çıktı. Bu albümle sanatçı, Anadolu Rock müziğin müzikal anlamda en başarılı örneklerinden birine imza atmıştır. Sanatçı r0;Arkadaşr1; albümü için "Bu albümle dünya standartlarını yakaladım" demektedir.

1997r17;nin Ağustos ayında cezaevine girdi. Yaklaşık on yıldır kurtulamadığı ticari bir dava yüzünden 9 ay cezaevinde kaldı. Cezaevindeyken uzun saçlarını kesip Akkuyur17;ya, yapılması düşünülen Nükleer santral projesinin protesto gösterilerine yolladı. Cezaevine girmeden önce oluşturmuş olduğu kayıtlarla r0;Mektupr1; albümünü çıkarttı. r0;Mektupr1; içeriden dışarıya yazılmıştı ve dışarıda bu r0;Mektupr1;u yüz binlerce kişi okudu. İçerde boş durmadı r0;Kedi Köprüsür1; adlı ilk kitabını yazdı. Gözleri kör eden ışıklardan kurtulmuş ve her ne kadar yüz bin mektup almış olsa da sonunda kendisine kalmıştı. Bu r0;kendinelikr1; bir kitapla somutlaştı.

Cezaevinden çıktıktan sonra yeni albümünü hazırlamak için çok az bir vakti vardı. Çünkü 18 aylık askerlik görevi bekliyordu. Bu koşullar altında r0;Yine Ayrılıkr1; albümünü çıkarttı ve askere gitti. O askerdeyken bedelli askerlik çıktı. Anlamlı bir talihsizlik oldu. Askerdeyken Türkiyer17;nin daha önce hiç gitmemiş olduğu yerlerinde konserler verdi. Bütün Doğu ve Güneydoğu Anadolur17;da konserler verdi. 1999 depreminin ardından İzmitr17;te kurulan Çadır kentlerde bizzat çalışıp çadırlar kurdu. Depremzedeler yararına konserler verdi. Askerdeyken izin günlerinin hepsini stüdyoda geçirdi. r0;www.leyla.comr1;u çıkarttı. Gittikçe dijitalleşen bir dünyada duyguların da dijitalleştiğinden dem vuruyor, r0;Kamyoncunun Türküsür1; şarkısıyla Susurlukr17;a gönderme yapıyordu.

Askerlik görevinin ardından sırasıyla r0;Kral Çıplakr1;, r0;Bir Erkeğin Günlüğür1; , r0;Aç Pencerenir1; r0;Annemin Türkülerir1; adlı albümlerini piyasaya sürdü. Ayrıca ikinci deneme kitabı olan r0;Moritosr17;un Düşlerir1; ni yayımladı.Ardından 2006 yılında "Akşamüstü" adlı albümünü çıkardı.

Sanat yaşamının on altıncı yılına (2006) adım atan sanatçı, bu geçen on beş yıl boyunca yurtiçinde ve yurtdışında yaklaşık on bin konsere çıktı. Türkiyer17;de en çok konser veren sanatçıların başında gelen Haluk Levent, bu konserlerin çok önemli bir kısmından para almamış, konserin gelirini ihtiyacı olan hastalara vakfetmiştir. Yardımsever Rockr17;çı tanımının yakıştırılması bu sebeptendir.

Aynı zamanda Çevre Sorunlarına karşı duyarlılığıyla ön plana çıkan sanatçı, hemen hemen her albümünde çevre bilincini aşılama yolunda şarkılara yer verdi. Türkiyer17;nin değişik bölgelerinde çevre katili projeler aleyhine davalar açtı ve açılan davalara müdahil oldu. Mersinr17;in Kazanlı ilçesindeki Caretta Caretta Kaplumbağalarının soyunun tükenmemesi için protesto gösterilerinde bulundu.

Kısa sanat yaşamına on üç albüm, on bin konser, iki kitap yüzlerce ödül, yardım konserleri, iki tane rekor konser (on iki saatlik), onlarca çevre davası sığdıran Haluk Levent, yürüdüğü yolda olgun ve emin adımlar atmaya devam ediyor.

146
Ünlülerin Hayatları / Gece Yolcuları
« : Ekim 22, 2007, 07:27:54 ÖS »
1993 yılında kurulan Gece Yolcuları'nın kurulduğu amatörlük günlerinden beri samimi, her yaş grubundan olumlu tepki alabilen, hem müzikal, hem de grup duruşu açısından kendi kulvarını ve tarzını yaratabilen, evrensel bir müzik grubu konseptli albümler üreterek bunu kitlelerle paylaşabilen bir grup olmayı hedefleyen bir grup.

Gece Yolcuları grubunun sözlerinin ve bestelerinin tamamı kendisine ait olup, melodik, pop - rock olarak tariflenebilecek bir müzik tarzında üretim yapıyorlar. 10 yıllık geçmişi boyunca türkiyer17;nin bir çok yerinde konserler ve bar programları yaparak, hem kendi müziğini ilerletmiş, hem de dinleyicileriyle buluşma imkanı yakalamıştır. Bu açıdan oldukça tanınan ve sevilen bir müzik grubu haline gelen grubun üyelerini tanıyalım:

edis ilhan (solist--perküsyon)

İstanbulr17;da doğdu. Trakya ünv. makine mühendisliği mezunu. müziğe lise öğrenimi sırasında etnik vurmalı çalgılarla başladı.Değişik müzik guruplarında tumba,bongo,djembe,doli,bendir vb. vurmalı sazlar çaldı. 1993 yılında üniversite öğrenimi sırasında gece yolculari grubunun kuruluşunda yer aldı. O tarihten bu yana gece yolculari grubu ile müzik yapmaktadır.

Uğur Arslantürkoğlu (ritm gitarr12;back vokal)

İstanbulr17;da doğdu. Trakya ünv. makine mühendisliği mezunu. müziğe üniversite öğrenimi sırasında başladı. klasik, akustik ve elektrik gitar çalıyor. Grubun kuruluşundan önce değişik solistlere back vokal yaptı. Profesyonel olarak bar programları yaptı ve çeşitli gruplarda gitar çaldı. 1993 yılında grubun kuruluşunda yer aldı. O tarihten bu yana gece yolculari ile müzik yapıyor.

Bülent E. Albayrak (davul)

İstanbulr17;da doğdu. Marmara ünv.eğitim fak.coğrafya mezunu. müziğe lise yıllarında başladı. Birçok amatör ve profesyonel grup ve solistle çalıştı. Müzik okullarında davul dersleri verdi. 2000 yılında gece yolculari grubuna katıldı. O tarihten bu yana Gece Yolcuları grubu ile müzik yapmaktadır.

Yasin Arslantürkoğlu (bas gitar)

İstanbulr17;da doğdu. Anadolu ünv. kamu yönetimi mezunu. microsoft sistem mühendisi. Müziğe ortaokulda özel müzik dersleri ile başladı. Lise yıllarında çeşitli amatör guruplarla çalıştı. 2000 yılına kadar değişik solistlere eşlik etti. 2000 yılında Gece Yolcuları grubuna katıldı. O tarihten bu yana Gece Yolcuları grubu ile müzik yapmaktadır.

Murat Arslantürkoğlu (solo gitar)

İstanbul'da doğdu. Makine ressamlığı mezunu ve profesyonel fotoğrafçı. Müziğe lise yıllarında Keyboard la başladı. Daha sonra gitarla ilgilendi. Birçok amatör grupla çalıştı. Özel dersler verdi. 1999 yılında Gece Yolcuları grubuna katıldı. O tarihten bu yana gurupla çalışıyor.

147
Ünlülerin Hayatları / Ezginin Günlüğü
« : Ekim 22, 2007, 07:26:12 ÖS »
Nadir Göktürk

1950 Mersin doğumlu. Türk Musikisi Devlet Konservatuarı mezunu. Grubun kurucularından. Müzikleriyle ve şarkı sözleriyle gruba katkı sağlıyor. Ayrıca bugüne dek birçok sinema filmi ve belgesel film için müzikler yazdı.

Hüsnü Arkan

1958 Kınık doğumlu.Hukuk fakültesini bitirdi.1993 yılında gruba katıldı. Şarkı sözleri ve müzikleriyle gruba katkı salıyor. Grupta şarkı söylüyor. "Ölü kelebeklerin Dansı" ve "Menekşeler Atlar ve Oburlar" adlı iki romanı yayınlandı.

Eylem Atmaca

1977 Gebze doğumlu. İstanbul Türk Musikisi Devlet Konservatuarı mezunu. 2002 yılında gruba katıldı. Grupta şarkı söylüyor.

Fatih Saçlı

1959 İstanbul doğumlu. Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı Flüt Bölümünden mezun oldu. 1990 yılında gruba katıldı. Grupta flüt ve saksafon çalıyor.

Erkan Gürer

1970 Tokat doğumlu. Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik-Elektronik Fakültesi mezunu.Çeşitli gruplarda bas çaldı. 1993 yılında Ezginin Günlüğüne katıldı.

Sedat Yapıcı

1971 Gaziantep doğumlu. Marmara Üniversitesi sinema televizyon bölümü mezunu. 1993 yılında gruba katıldı. Grupta gitar çalıyor. Ayrıca; 1998 yılında yayınlanan Aşk Yüzünden albümündeki Sarhoş Balık ve Topal Martı ile 2000 yılında yayınlanan Rüya albümünden Elma şarkılarının kliplerini çekti.

Gökhan Tümkaya

1976 İskenderun doğumlu. İstanbul Üniversitesi SBF İşletme Bölümü mezunu. 2001 yılında gruba katıldı. Grupta davul çalıyor.

Ezginin Günlüğü, Türk müzik grubu. 1981 yılında kuruldu. İlk konserlerini 1983 yılında İstanbul Hodri Meydan Kültür Merkezi`nde verdi. 1990 yılında dağılma sürecine girdi ve böylece bir dönem kapanmış oldu. Daha sonra Nadir Göktürk yeni isimlerle gene Ezginin Günlüğü çatısı altında 1990`ı takip eden yıllarda yeni bir grup kurdu. İkinci dönem 1993 yılında İstavrit albümüyle ilk eserini verdi.

Kendilerini bir kalıba yerleştirmemekle birlikte,Türkiye'de özgün müzik olarak kabul edilen türün ilk icracılarından sayılan grup, Nazım Hikmet'in, Orhan Veli'nin ve diğer önemli şairlerin şiirlerini (Ayrılış, Seni Düşünmek) büyük bir ustalıkla bestelemiştir. Azeri türkülerine getirdikleri güzel yorumlarla da bilinmektedir. Grup fazla tanınmamakla birlikte özel bir dinleyici kitlesine sahip olduğu kabul edilir.

148
Ünlülerin Hayatları / Emre Aydın
« : Ekim 22, 2007, 07:25:08 ÖS »
2 Şubat 1981`de Isparta`da doğdu. İlk öğretimi Isparta`da tamamladı. Antalya Anadolu Lisesi`nden mezun olduktan sonra Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İktisat bölümünde öğrenim gördü.

2002 yılında adlarını Sing Your Song yarışmasında elde ettikleri birincilikle duyuran 6.cadde, Emre Aydın ve Onur Ela adında iki Antalyar17;lı gençten oluşuyordu. Siemens Mobiler17;ın ana sponsorluğunda düzenlenen r0;Sing Your Songr1; adlı beste yarışmasına r0;Dönersenr1; isimli şarkılarıyla katılan ve 1574 aday arasından r0;Türkiye Birincisir1; seçilen 6.Cadde 2003 senesinde ilk albümünü çıkardı. Stüdyo aşaması 6 ay süren albümün prodüktörlüğü ve eserlerin tümünün düzenlemeleri Haluk Kurosmanr17;ın imzasını taşıyor. 11 şarkının yer aldığı albümde, 9 şarkının söz ve müzikleri Emre Aydınr17;a ait. 6.Cadder17;nin yepyeni bir kimlik kazandırdığı, senelerdir İbrahim Tatlısesr17;in güçlü yorumuyla hafızalara kazınan r0;Sabuhar1; isimli şarkıya yeniden renk getirdiler.

Onur Ela'nın profosyonel müzik hayatını bırakma kararı alıp gruptan ayrılması ve 6.Cadder17;nin dağılmasıyla birlikte, yoluna tek başına devam eden Emre Aydın, yeni albüm hazırlıklarını tamamladı. GRGDN yapımı olan, r0;Afili Yalnızlıkr1; isimli bu yeni albümde, şarkıların tamamına yakını Emre Aydınr17;a ait. 6.Cadde albümünde yer alan ve 6.Cadde hayranları tarafından çok sevilerek dinlenen, hala daha popülerliğini koruyan r16;Gitr17; isimli şarkıyı da bu albüme dahil eden Emre Aydın, aynı zamanda bir zamanlar Umay Umayr17;dan dinlediğimiz,söz ve müziği Barlas Erinçr17;e ait r16;Hareket Vaktir17; ni de kendine özgü yorumuyla seslendiriyor.

Ayrıca Emre Aydınr17;ın bu yeni yeni albümünde yer alan r16;Belki Birgün Özlersinr17; adlı şarkı, resmi sitede yayınlanmasından sonra internette fırtınalar estiriyor.En çok dinlenen parçalar listesinde bir numaraya kadar yükselen r0;Belki Bir Gün Özlersinr1; şimdiden hit olma yolunda kendini gösteriyor.

İki hafta önce müzik kanallarında yayına giren Afili Yalnızlık Tvdede fırtınalar estiriyor. Klibi youtube.com, emreaydin.org, Kral tv, Dream tv, Dream Türk, Powerturk tv de izlemek mümkün.

Emre Aydınr17;ın "Afili Yalnızlık" albümü 10 Ekim Salı piyasada çıktı ve ençok albümü satan 2. sanatçı ünvanını elde etti.

Dream dergisinin düzenlediği 2006, yılın en iyileri anketinde En iyi yerli erkek şarkıcı, En iyi yerli yeni şarkıcı, En iyi yerli albüm, En iyi yerli şarkı, En iyi yerli video dallarında birinciliği elde etti.

Ayrıca Blue Jean dergisinin düzenlediği ve büyük ilgi gören 2006 yılının en iyileri anketinde aday olduğu her dalda birinci oldu. En iyi çıkış, En iyi şarkı, En iyi video klip dalında birinci olan emreaydın rakiplerine büyük fark attı. emreaydın'ın prodüktörü Haluk Kurosman'da Afili Yalnızlık albümü ile yılın en iyi prodüktör ödülünü kazandı.

149
Ünlülerin Hayatları / Erkin koray
« : Ekim 22, 2007, 07:24:19 ÖS »
Elektro bağlamanın yaratıcısı, İlginç sentez adamı, Türk Rock müziğinin babası Erkin Koray, 24 Haziran 1941'de İstanbul'da dünyaya gelir. Enver beyle Vehice hanımın ilk oğludur. Annesi Vecihe Koray, Belediye Konservatuarında piyano öğretmeni olarak çalışıyordu ve müzisyen bir anneye sahip olmak, kendisinin ve kardeşi Korkut Koray'ın ufak yaşlarda müzikle tanışmalarında önemli rol oynadı. Bir başka deyişle Türk rock'ının üç devinden biri olan Erkin'de müziğe annesinin karnında başlamıştır. Klasik müzik evde tüm yaşamı biçimlendirir. 5 yaşında piyano dersi almaya başlar. Daha sonra gitara ilgi duyar. Gitarın daha canlı ve hareketli olması O'nun bu seçiminde önemli rol oynamış olabilir. Kardeşi Korkut'la beraber sıkı bir müzik eğitiminden geçerler. Annesinden almaya başladığı piyano dersleri ile müzikle ilgilenmeye başlayan Erkin Koray'ın rock'n'roll'a karşı olan yakın ilgisi, ortaöğrenimini gerçekleştirdiği Alman Lisesi sıralarındayken başlamıştır . Dönemim ünlü Rock'n Roll parçalarını arkadaşlarıyla birlikte çalmaya başlar. Bu dönem içinde Türkiye'de bu tarz müzik yapan ilk ve tek grup Deniz Harp Okulu Orkestrasıdır.

Erkin Koray ve arkadaşları çalışmalarını amatörce sürdürürken karşılarına büyük bir fırsat çıkar. 1957 yılında Galatasaray Lisesinde bir konser verirler. Seyirciler arasında o zaman orta ikiye gitmekte olan Barış Manço da vardır.

Erkin Koray ve arkadaşlarından çok etkilenen Manço, bir gün kendisinin de böyle konserler vereceğini hayal ederek müzik çalışmalarını sürdürür. Bu konser Erkin Koray'ın müzik hayatına start verir. Liseyi bitirince atom mühendisi olma gibi düşünceleri olan Koray'ın bir yandan da rock'n'roll tutkusu peşini bırakmıyordu. Sonunda müzik daha ağır bastı ve okulu bitirir bitirmez evi terkedip hayatını müzikten kazanmak üzere yola koyuldu.

Bu dönemlerde Türkiye'de müzisyenlerin elinde gitar bulunması, hele bir de elektrogitar bulunabilmesi zor ve nadir rastlanan bir olaydı ve Erkin Koray bir şekilde eline geçen ilk gitarlarla kendi kendine çalışmaya başladı.

1960'ların ilk dönemlerinde Erkin Koray, aralarında davulda kardeşi Korkut Koray'ın da bulunduğu Erkin Koray ve Ritmcileri isimli grubuyla, kendisinin gitar çalıp söylediği ve rock'n'roll çaldığı bar ve klüp programları yapıyordu. Daha sonra kendisine gelen 45'lik doldurma teklifini kabul eden Koray, ilk 45'liği 'Bir Eylül Akşamı/It's So Long'u kaydeder. Bu plağın özellikle B yüzünde bulunan It's So Long'un, İngiltere'de Beatles'ın öncülük ettiği Beat müziği özelliklerini taşıması ve Beatles'ın ilk plağı 'Love Me Do' ile hemen hemen aynı tarihte piyasaya sürülmüş olması, yani Koray'ın bu tarzı Beatles'tan hiç bir şekilde etkilenmeden kendi içinden geldiği gibi ortaya çıkarmış olması bir hayli ilginçtir.

Sıra askerliğe gelmiştir. Bu 45'likten sonra askere giden Erkin Koray Vatani görevini Eskişehir Hava Kuvvetleri Caz Orkestrasında yerine getirir. Bu dönemde türkülerimizi tanır ve bunları Batı müziği tınılarıyla yorumlamaya başlar. Askerden döndükten sonra bir süre daha İngilizce çalışmalarına ve klüp programlarına devam eder. Bu programların birine seyirci olarak gelmiş olan İstanbul Plak yetkililerince fark edilen Koray, 1967 yılında ülke çapında üne kavuşmasında büyük rol oynayan 'Kızları da Alın Askere' isimli 45'liğini yayımlar.

Bu plakta çalan grup Erkin Koray Dörtlüsü grubuydu. Erkin Koray bu grupla başka çalışmalarda da bulunur; hatta 1968 yılında Altın Mikrofon yarışmasına girip dördüncülük alır.

Bu dönemler ilerlerken Koray, uzun süreden beri saçına makas vurdurmadığı için Türkiye'ye göre o dönemler gayet marjinal gelen bu davranıştan ötürü oldukça tepki alıyordu. Sene 1970'e geldiğinde, çok daha ciddi anlamda rock ve özellikle Türkiye'ye göre son derece 'Underground' olarak adlandırılan bir müzik yaptıkları grup olan Yeraltı Dörtlüsü'nü kurar. Aslında Erkin Koray'ın bu grupla beraber çaldığı şarkılar dönemin popüler şarkı ve türkülerinin aranjmanlarından başka birşey değildi ama ne aranjman!

Koray dönemin türkü, türk sanat müziği gibi eserlerini Underground tarzda yorumluyordu. Bunu yaparken grubuyla kiraladığı komün evlerinde batı rock müziği ve doğu müziği hakkında ciddi araştırmalar yapıyorlardı bu araştırmalar sonucu ortaya çıkan çalışmalarda bu iki kültürün müziğini sentezliyorlardı. Bunlara örnek olarak 1970 yılında aranjmanını yaptığı dönemin popüler Neşet Ertaş türküsü 'Kendim Ettim Kendim Buldum' (Bu parçanın aranjmanını aynı sene içerisinde Cem Karaca da yapmıştı), türk sanat müziği olarak 'Nihansın Dideden','Kıskanırım', 'İstemem', Anadolu Rock olarak 'Köprüden Geçti Gelin' verilebilir. Bu aranjmanların yanısıra, grubun tamamen kendilerine ait olan ve batının psychedelic rock grupları ile yarışacak nitelikte olan 'Meçhul', 'Gel Bak Ne Söyliycem', 'Gün Doğmuyor', 'İlahi Morluk' gibi çalışmaları da mevcuttur. Bu dönem Erkin için parlak bir dönemdir. Yapmacıksız , kendi yorumuna yeni motifler katarak yapar müziğini. Yaşam tarzına hippy felsefesini uygular.

Yeraltı Dörtlüsü ile psychedelic rock yaparken yararlandıkları en büyük avantaj, batıdaki Pink Floyd, Grateful Dead gibi psychedelic rock gruplarından daha doğuda bir ülkede yaşamalarıydı. Dönemin Avrupalı çoğu rock müzisyeninin doğu mistisizmine ve de özellikle Hindistan'a merakı vardı ve bu merakı müziklerine de bol miktarda yansıtıyorladı. Bunun en önemli örneklerinden birisi Beatles'ın önce 'Norwegian Wood' adlı 45'liklerinde, daha sonra da 'Sgt. Pepper's Lonely Hearts Club Band' albümlerinin 'Within You Without You' parçasında 'Sitar' kullanmasıydı. Sitar kökeni doğudan gelen bir enstrümandı ve bu enstrümanı İngiltere'de Beatles; Türkiye'de ise o dönemlerde Rock Müziği ile oldukça ilgili bir müzisyen olan 'Orhan Gencebay' kullanıyordu. O dönemlerde Erkin Koray ve Orhan Gencebay birbirlerinin müziklerinden ve fikirlerinden son derece etkilenmiş oldukça iyi iki arkadaştı ve bol miktarda fikir alışverişleri yapıyorlardı. Zaten Erkin Koray'ın 1974 ve sonrası doğu müziği etkilenimli çalışmaları da bu fikir alışverişlerinin meyvalarıydı.

Supergroup'un yaptığı çalışmalardan özellikle 'Yağmur', o dönemlerde genelde Orhan Gencebay bestelerini yorumlayan Mine Koşan'ın da söylediği bir Vedat Yıldırımbora bestesiydi. Erkin Koray'ın ellerinde şahane bir psychedelic rock parçasına dönüşen bu aranjman, Orhan Gencebay tarzındaki besteler ile psychedelic rock'ın ne kadar uyumlu olduğunun en güzel örneklerinden birisidir. Bu parça listelerde büyük başarı kazanır. Fakat bu grupta uzun sürmez. Erkin Koray Supergroup 1972 yazına kadar çalışmalarını devam ettirdikten sonra maddi sıkıntılardan dolayı Yeraltı Dörtlüsü macerasını 1971'e kadar sürdüren Koray, 1971'de grubu dağıtıp John Lennon'la olan efsanevi görüşmesini gerçekleştirmek ve orada bir süre macera yaşamak amacıyla Fransa'ya gitti. Fransa dönüşünde yeni bir grup arayışına giren Koray, 70'lerdeki ikinci grubu 'Erkin Koray Supergroup'u kurdu. Bu grupla rock müzik piyasasına iki adet çok sağlam 45'lik kazandırdı.

Grubun dağılmasından çok kısa bir süre sonra Koray, 'TER' adlı yeni bir grup kurdu. Erkin Koray bu grupla daha önce yapmadığı kadar underground çalışmalara yönelmek istiyordu. Bunu da bu grupla çıkarttığı 'Hor Görme Garibi' isimli 45'lik gayet iyi gösteriyordu. Bu plağın A yüzünde Erkin Koray, Orhan Gencebay'ın parçasını Heavy Metal'e yakın bir sertlikte yorumlamıştı. Fakat ne yazık ki yaşadığı ülkenin plak yapımcılarının underground müzik anlayışına pek de sıcak bakmamaları nedeniyle bu grupla başka plak yapamadı. TER grubu da dağıldıktan sonra 45'lik çıkarmadığı 'STOP!' isimli bir grup kuran Erkin Koray, daha sonra tamamen kendi adına çalışmalara girişti. Bunlardan ilki, enfes bir psychedelic rock şaheseri olan 'Mesafeler' isimli parçadır.

Avrupa'da Alice Cooper ve David Bowie renkli yüz makyajlarıyla sahneye çıkmaya başlamıştır. Erkin de uygular bu modayı ve büyük ilgi görür. Bu çalışmadan sonra Erkin Koray uzun süreliğine yurtdışına gider. Erkin'nin müziği artık yeni bir boyut almaya başlamıştır. Orhan Gencebay'la olan beraberlik ve yıllardır ilgisini çeken Doğu mistizmi meyvesini vermeye başlamıştır. Ve Erkin Koray'ın icat ettiği 'Elektro bağlama' nın nağmeleri sarar ortalığı. Arabesk Erkin Koray'ın müziğinde yerini almaya başlamıştır. Bu sırada da felsefe gezilerine ara vermez. Yolculuk bu sefer Doğu mistizminin ve hippy felsefesinin kaynağınadır. Hindistan , Nepal , İran , Kuzey Afrika uğradığı yerlerdir.

Yurtdışından döndükten sonra doğu etkilenimli çalışmalarına yer vermeye başlar. Bunlardan en önemlileri, hemen hemen bütün Türkiye'nin çok iyi bildiği 'Şaşkın', 'Arap Saçı', 'Fesuphanallah' gibi çalışmalardır. Bu dönemde bu tarz çalışmalara ağırlık vermesinin yanında 'Krallar', 'Hadi Hadi Oradan' gibi rock çalışmaları, hatta başlı başına rock parçalarından oluşan 'Elektronik Türküler' adında bir tane de LP yapan Koray, 1974-1977 yılları arasını böyle geçirdi. 1977 yılında,70'lerde Türkiye'de kurduğu son rock grubu olan 'Erkin Koray Tutkusu' isimli grubunu kurup, bu grupla aynı adı taşıyan bir rock LP'si çıkarttıktan sonra uzun süreler ortadan kayboldu Erkin Koray. Uzun bir süre yurtdışında yaşamak üzere Koray'ın Türkiye'yi terk etmesinin birçok nedeni vardı. Bunun en önemli nedeni, 70'lerin ikinci yarısında Türkiye'de cereyan etmiş politik gerginlikler ve bu gerginliklerin ülkeyi müzik yapılamayacak hale getirmesiydi.

12 Eylül Darbesinin haberini yurdışındayken alır. 1981 sonlarında yurda dönmeye karar verir. Bu dönemdeki Orhan Gencebay - Erkin Koray arabesk-pop çalışmaları Türkiye gerçeğini vurgular. Bu çalkantılı dönemde politikaya soyunmaya karar verir. Ama kıyısından döner. Yurtdışından döndükten sonra uzun bir süre tamamen solo çalışmalar yapan Erkin Koray'ın bu dönemdeki en ünlü çalışması şüphesiz 'Çöpçüler'dir.

90'larda zaman zaman çalışır, ama daha çok kızıyla ilgilenir. Israrla okula yollamaz. Sisteme tavrını birkezde burda koyar. Uzun süre İstanbul'a uğramayan Erkin Bodrum'da Estarabim adlı bir bar açar. Hem işletir, hemde şarkı söyler. Bu dönemde yayın hayatına başlayan binlerce özel radyo'da 'erkin koray klasikleri yayınlanmaktadır.

Yeni nesil yeni seçim' dönemidir. Pop müziğinde patlamalar yaşanmaktadır. Bu dönemde piyasada o kadar çok pop müziği albümü ve sanatçısı vardır ki sanırsınız pop sanatçısı üretim çiftlikleri kurulmuş da adlarını bile bugün anımsıyamadığımız bu kişiler buralarda üretilip yeni seçimlerde bulunacak olan yeni nesil'in kullanımına sunuluyor. Bu patlamalar daha sonraki yıllarda 'Halk Müziği' Rock ve Nostalji olarak devam etmiştir. 1996 yılında tüm bu patlamaların ortasında uzun bir suskunluk dönemi sonrası 'Gün Ola Harman Ola' albümüyle Erkin Koray yeni şarkılarını yeni nesil için söyler. 59 sene kolay geçmemiştir Erkin Baba için. Sokak kavgaları, konserler, turneler, seyehatler, hastalıklar... Fakat bu güne kadar ilk günkü çizgisini sürdürmüştür. Erkin koray için ' Rock bir müzik türü değil, bir hayat tarzıdır.' Devlerin Nefesi isimli son albümünü Haziran 1999'da çıkaran Erkin Koray, İzmir'de yaşadıktan sonra İstanbul'a yerleşmiştir.

150
Ünlülerin Hayatları / Edip Akbayram
« : Ekim 22, 2007, 07:23:11 ÖS »
29 Aralık 1950'de Gaziantepte doğdu.Henüz dokuz aylıkken çocuk felcine yakalandı. Bu kötü hastalığın pençesinde çocukluğunu geçiren Edip Akbayram'ın müziğe tutkusuda çocukluk yıllarında başladı. "Haftalığımdan biriktirdiği paralarla ünlü pop şarkıcılarının konserlerine gider, eve döndüğümde aynanın karşısında onların taklitlerini yapardım." diyor Akbayram o yıllar için. Çocukluk yıllarında bir orkestra kurarak amatör olarak evlerinin yakınındaki bir düğün salonunda çalıştı.

Lisede kurdukları orkestrada Pir Sultan'ın, Karacaoğlan'ın deyişleri üzerine yaptıkları besteleri çalıp söylediler. İlk plağını da lise yıllarında yaptı: r16;r16;Kendim ettim kendim buldum. İlk plağını çıkardığı grubun adı Siyah Örümcekler'di. Plakta zaten "Siyah Örümcekler-Gaziantep Orkestrası" ve "Edip Albayram ve Siyah Örümcekler" başlıkları altında iki farklı baskıyla çıktı.

Gaziantep'ten sonra Adana ikinci adresi oldu Edip Akbayram'ın. Adana, Akbayram'ın kurduğu orkestrayla ilk sahneye çıktığı kenttir. Burada "Beyaz Saray" adlı bir gazinoda çalışmaya başdı.

Akbayram yoksulluk içinde geçen bir çocukluktan sonra, liseyi bitirip kapağı İstanbul'a attığında yıl 1968'dir. Liseyi bitirdiği zaman hep öğrenmeyi istediği mesleğin, doktorluğun eğitimini almak için üniversite sınavlarına girdi ve diş hekimliğini kazandı. Ne var ki müzik ağır bastı ve bu meslekten vazgeçerek kendini müziğe verdi. "Zaten diş hekimi olsaydım, babamın bana muayene açacak parası yoktu ki!" diyordu sanatçı geçirdiği o yoksulluk yılları için.

İstanbul'a geldikten sonra 1971'de Altın Mikrofon Yarışması'na katıldı.Aşık Veysel'in bir şiirinden esinlenerek gerçekleştirdiği ilk bestesi olan "Kükredi Çimenler" ile birinci oldu. 1974'te Dostlar Orkestrası'nı kurdu ve Anadolu pop müziğinin önde gelen isimlerinden biri oldu.Daha sonra Kara Kuzu, Deniz Üstü Köpürür ve Garip adlı 45'liklerimle ödüller aldı ve ünü yurt çapında duyulan bir sanatçı oldu. "Aldırma Gönül" ve "Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz" adlı parçalarıyla satış rekorları kıran ve altın plak kazanan sanatçının çeşitli kuruluşlar tarafından verilen 250 kadar ödülü mevcuttur.

Edip Akbayram, zirveye çıksa da müziği paraya tercih ettiği için çocukluk yıllarındaki yoksullukların benzerlerini bu dönemde de yaşadı. "Bu ülkede arabeskin altın çağını yaşadığı yıllarda asla müzikteki çizgimden ödün vermedim. Zaten 12 Eylül sonrası beni kimse çalıştırmadı. 1980'den 1984 yılına kadar, koskoca bir dört yıl. Zor yıllardı o yıllar. Kimse bana iş vermedi. Karımın bileziklerini ve alyanslarımızı sattık. 12 Eylül sonrası beni canavar gibi görmeye başladılar." diyor Edip Akbayram o yıllar için.

80'ler Edip Akbayram ve benzeri müzik yapanlar için zor yıllardı. Arabesk okumasını istediler, büyük paralar teklif ettiler. Reddetti. Sesi soluğu duyulmaz oldu müzik piyasasında. 1981-88 arasında bestelerinin TRT'de çalınması yasaklandı. Ama 90'ların ortasından itibaren, özellikle r16;r16;Türküler Yanmazr17;r17; albümüyle yeni bir çıkış yaptı ve kendi çizgisinde sapmadan yürümeye devam ettiğini gösterdi. Can Yücel'in, Oktay Rifat'ın, Ahmed Arif'in, Vedat Türkali'nin yapıtlarından bestelediği şarkılar vardı bu albümünde.

Edip Akbayram başlangıçtan itibaren ne yapmak istediği şöyle açıklıyordu: "Kalıcı bir şeyler yapmak istiyordum. Fikret Kızılok ve Cem Karaca'nın Anadolu ezgilerini pop çizgisinde söylemelerini örnek olarak aldım. Renk ve çizgide tamamen bir Edip Akbayram olarak geliştirdim. Toplumcu müzik yapmak istedim. Müziğimde geniş halk kitlelerinin yaşamı, sorunları olmalıydı. Ancak sivri, ucuz kahramanlıklardan da uzak durmaya çalıştım. İnançlarımdan, düşüncelerimden, politikamdan taviz vermeden, müzik tekniğinden yararlanarak, sorunlu, yoksul, geniş halk kitlelerine ulaşmak, daha çağdaş bir şeyler yapmak istiyordum."

Bugün geçimimi kaset ve konserlerimden gelen paralarla sağlayan sanatçının bir de iki ortaklı küçük bir inşaat şirketi bulunuyor. Çevre düzenlemeciliği, TIR taşımacılığı, küçük çapta bina yapımıyla uğraşıyor.Ayrıca, 1979 yılında Ayten hanım ile evlenen sanatçının bu evliliğinden Ozan ve Türkü adlarında bir oğlu, bir kızı var...

Sayfa: 1 ... 8 9 [10] 11 12 ... 20