Gönderen Konu: Bir yemek masalı  (Okunma sayısı 2265 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Gamzeli

  • _Gamzeli_
  • Admin
  • *
  • İleti: 18871
  • Rep Gücü : 2045
  • Cinsiyet: Bayan
  • Bana Sen Lazımsınn...
    • Profili Görüntüle
    • Ahmet Maranki
Bir yemek masalı
« : Ocak 05, 2008, 07:37:46 ÖS »

Çay ve kurabiye  
 
Kurabiye ve çay... Birbirini bu kadar iyi tamamlayan iki lezzet az bulunur herhalde. Kahvenin keki vardır, çayın da kurabiyesi. 



Gerçekten de bir çay saatini renklendirmenin en lezzetli yoludur kurabiyeler ve bisküviler. Üstelik malzemeleri biraz hayal gücüyle benzersiz yeni tatlar yaratmak için öyle uygundur ki, aynı malzemelerin içine bir parça çikolata ya da birazcık tarçın katarak bambaşka bir tat keşfetmek işten bile değildir. Hatta işi eğlenceli hale getirmek ya da çocuklarınızla birlikte kaliteli vakit geçirmek için bulunmaz bir fırsattır onlarla birlikte kurabiye yapmak. Çocuklarınız bu sayede kendi elleriyle hamuru şekillendirebilir, yaratıcılıklarını geliştirebilir, üstelik belki de ilk kez, kendi pişirdikleri bir şeyin de tadına bakma fırsatını bulabilirler.


Aslında Hollandalılardan çok daha önce, taa 7. yüzyılda Persler pişirmişler ilk kurabiyeleri.


Yetişkinler için çayın vazgeçilmezi olan kurabiyeler, modern çağda ve rastlantı sonucu keşfedilmiş. Hazırladıkları kek hamurlarını denemek için minik parçalar halinde fırınlayan Hollandalılar, bu, dışı gevrek, içi yumuşak tek lokmalık keklerine "ufak kek" adını koymuşlar ve kurabiye de işte böyle almış dünya mutfağındaki yerini. Aslında Hollandalılardan çok daha önce, taa 7. yüzyılda Persler pişirmişler ilk kurabiyeleri. Yani, Hollandalılar eskiden beri bilineni, üstelik tesadüf eseri "yeniden" keşfetmişler.

Evet, önce Persler keşfetmiş, sonra Hollandalılar yeniden "yapmış" kurabiyeyi. Ama bugünkü çeşitliliğine Amerika'da ulaşmış kurabiye. Mesela, Amerikalı bir annenin, fındıklı kurabiye yaparken biten fındık yüzünden hazırladığı hamura çikolata parçaları koymayı denemesiyle doğmuş çikolata parçalı kurabiye. Bu tesadüften sonra da ülkedeki birçok çocuğun en sevdiği yiyeceklerden biri haline gelmiş çikolatalı kurabiye. Yalnızca çocukların vazgeçilmezi olmakla kalmamış çay sohbetlerinin de baş tacı oluvermiş bir anda.


Fındıklı, çikolatalı, bademli, portakallı, limonlu... Saymakla bitmeyecek kadar çok malzemeyle ve şekilde denenmiş durumda bugün kurabiye.


Yine de yeni çeşitler yaratılmayı bekliyor. Size düşen de kolları sıvayıp hamuru yoğurmak, sonra da çayınız demlenirken kurabiyelerinizi pişirmek. Dost sohbetleriyse kurabiyelerin lezzetine lezzet katmak için bahane. Ağzınızın tadı hep güzel olsun.
 


Seni sevdim gönülden, kalbimin sahibi oldun bilmeden, bu yürekte varolacaksın ebediyen, bunu bil çok seviyorum gerçekten.
Seninle doğdu bu yürek, sensin gönlüme eş, dudaklarım dudaklarındayken sanki can verdi bu yürek, senin kollarında ölmek dünyada en güzel şey olsa gerek..