Üşüyor musun kalbim?
Üşüyorsan yakayım ciğerlerimi.
Meğer , ayrılıklara doğmuşuz biz.
Günahlarla dokunmuş ölümüne sevgimiz.
Yine terkedildik baharlar gelmeden..
Yine bize ağıtlar kaldı terkedilenden.
Hadi gidelim yaban ellere..
Yalanın olmadığı,
Çiceklerin hiç solmadığı,
Yetim çocukların düşlerine gidelim.
Sürgüle, kırılmış kapılarımızı,
Yak, çileye yoğrulmuş anılarımızı..
Hadi gidelim artık güneş doğmadan.
Sahillerimize ateşler uğramadan.
Gidelim kalbim, uçsuz bucaksız ummanlara.
Üşüyor musun ayrılıklarda kalbim ?
Üşüyorsan yakayım umutlarımı.
Meğer, acının toprağında filizlenmişsiz.
Batan dikenleri gül diye severken,
Sevda hiç bitmeyecek zannetmişsiz.
Yanıldık be yüreğim,
Dağ gibi yüreğimizle yıkıldık be yaralı kalbim.
Hadi hazanlar vurmadan gözlerimize.
Bir daha çıkmamak üzere
Zifiri karanlıklara girelim.
Biz kır çiçeklere alışkınız.
Kirpiklerimize ateş düşmeden,
Bu can hasretlikte közlenmeden,
Bir daha dönmemek üzere
Karlı yamaçlara, küskün baharlara gidelim