Maviydi rengi köprünün
Maviydi rengi umudun
Ve artık mavidir rengi ayrılığımızın
Gecenin en kararmış saatinde
Şehrin bilinen yerleri,bilinen kalabalıklarda
Bizde kalabalığındayız şehrin yar ile
Bir çaybahçesinde esinti ile kelam ederiz kaygısızca
Çay sıcaklığı ile karışır soğuk nefeslerimize
Bir yerde çay bahane
Bakınca gözlerine,ne de güzel gelir bu bahane
Ağzından dökülen sözler
Yüreğime durmaksızın işler
Ki ben farkında değildim uzunca süre bunun
Bakmıştım gözlerine -bir bakış ki kayboluş
Keşfedilmemiş bir dünya ışıldardı gözlerinin içinde
Sanırdım ki varacağım son durak kara gözlerin...
Saatin geçişiyle bir bir,zamanda giderdi su gibi
Sokaklara taşardı muhabbeti gecemizin
Sözlerin ordan oraya sürüklenirdi
Birden acılaşırdı kelimeler,yiterdi gülümsemen
Bitişi anlatırdı sözlerin,gözlerin ah kara gözlerin...
Sus nedir o vakit anlarım, sözlerim biter
Sırtım dayanır mavi köprünün demirine
Ne içli,ne hazin bir geceydi öyle
"Allahısmarladık" deyip gidişin varki
O gün ve beş yıl sonra bugün
Hala bir ölüm gibi dipdiri,solgun karşımda
Ve ben hala geçememişimdir o köprüden
Karşıdan karşıya...