Nehirler gibi geçtin şu uslanmaz gönlümden,
Toprağımı götürdün,bir taş koymadan gittin.
Yılları heba ettin, bu kısacık ömrümden,
Mevsimleri,ayları ,günü saymadan gittin.
Köprü olduğun yerde sular gibi aktığım,
Gezindiğin yollarda gül yaprağı döktüğüm,
Her akla gelişinde senin için yaktığım,
Türkülerimi,sazı,sözü duymadan gittin.
Dile düşmüş sevdanın şimdi süresi doldu;
Bu ayrılığa sebep bir tatlı heves oldu;
Kendimi anlatmaya sözler yetersiz kaldı,
Senin için atan bu kalbi soymadan gittin.
Gün oldu hasret çektim,umut bağladım;
An geldi,yokluğunda çaresizce ağladım;
Gönlün hoş olur diye, ırmak gibi çağladım,
Her duyguyu yaşadın,aşka doymadan gittin.