Rüzgar esince savrulmuş yaprak,
Koparsa ipliği pamuktan hayat,
Beklersen, bir dahası zor belki de rastlantılar
Yarısında ömür, beklenen piyangolar
Yaşanmamış dün günleri telaşı heyecanlar
Hatırlayacaksın.
Bazen, bir yayla da soğuk subaşı.
Yüreğini sarar hazan telaşı.
Benliğinde özlenen buldum sevdası
Ulaşılmaz var ki hayali düşü
Eller boş, hayaller kış
Bayırlarında hayatın serpilmiş gülüş.
Üzüleceksin.
İstemem ya terk edince pembe düşlerin,
Dost yüzlerin gitmiş,
Ses vermez kalabalıklar,
Yerlerde sürünür düşen maskeler,
Karanlığı yırtmak gelirde yapamaz ya insan,
İşte…
İşte o zaman…
Anlayacaksın.
Eserken tatlı rüzgar, sedası huzur ya yar nefesinin,
Yırtılırken deniz sandalla sudaki iz ve sesin,
Kırılır ince dal, düşerse suya yaprak,
Elde kürekler, denizde fırtına ve şaşkın balık,
Sarılmak ortasında hayatın,
İncineceksin.
Kulağına fısıldar şiirler sana aşkı
Ve şarkılar ağladığında,
Ellerin arasına aldığında başını.
Yine,
Aklına geleceğim
Burkulacaksın.
Zaman, geçirecek sanacaksın pişmanlığını,
Aldanacaksın...
Bekleyeceksin,
Ağlayacaksın.
Olamayacak derman pişmanlığına hiçbir merhem,
Arkanda giderken bıraktığın gözyaşları,
Yüzü kavruk,
Gönlü kırık ve hasreti bitmiş bir adam,
Beni vurduysa sensizlik acımadan,
Seni de, bensizlik vuracak!