Maya Nedir?
Maya, tek hücreli canlılar grubundan olup, “Saccharomyces Cerevisiae” suşunun saflaştırılması sonucu elde edilir.
Maya hücreleri yuvarlak veya oval şeklinde olup, boyutları 2-3 µm ile 20-50 µm arasında değişir. 1 gr yaş maya yaklaşık 10 milyar hücre içerir.
Yaklaşık 600 adet bilinen maya türü olmakla birlikte bunlardan sadece birkaç tanesi ticari öneme sahiptir. Ekmek yapımında kullanılan maya türü “Saccharomyces Cerevisiae” dir.
Ekmek mayasının yaklaşık olarak bileşimi:
Ekmek mayası olarak Saccharomyces cerevisiae cinsi, mikroorganizmanın saf ırkı kullanılır.
1. Saf kültür
Saf maya kültürleri Avustralya’nın Sydney kentindeki North Ryde’da bulunan ABF Araştırma ve Geliştirme Merkezi’nde üretilir. Taze alt kültürler, ekmek mayası olarak üretilmek üzere, ABF'nin dünya fabrikalarına düzenli olarak dağıtılır. Ekmek mayası için gerekli saf kültüre, aşı denir. Bu kültürün çok az bir miktarından bir iki gün içinde tonlarca ekmek mayası üretilir.
Maya hücrelerinin büyümesi için gerekli şeker, melastan sağlanır. Melas tortulardan temizlenmek için işlemlerden geçirilerek buharla sterilize edilir. Sterilize olan melas şurubu paslanmaz çelikten tanklarda depolanır.
Saf kültür önce laboratuar şartlarında çoğaltılarak hazırlanır.
2. Tohum mayanın üretimi
Saf kültür,steril melas şurubunun yanı sıra başka besleyiciler de içeren tohum fermentörüne aşılanır. Saf kültür, istenen seviyede maya hücresine dönüştükten sonra ana fermantöre transfer edilir. Ana fermentördeki saf kültür büyümsi daha sonra tohum maya haline gelir.
3. Fermantasyon
Ana fermentöre alınan tohum mayaya, kaliteli bir üreme sağlayabilmek için, kontrollü biçimde melas şurubu ve besleyiciler ilave edilir. Aynı anda fermentöre yüksek dozda steril hava tedariki ile hücre sayısının hızla artmasını sağlayacak gerekli oksijen verilir.
4. Ayırma ve Yıkama
Ticari fermantasyon aşamasının sonunda ana fermantörde biriken maya toplanır. Bu toplama işlemi merkezkaç ayrıştırıcılarda yapılarak maya hücrelerinin defalarca suyla yıkanması suretiyle krem renginde ‘Sıvı Maya’ elde edilir.
5. Depolama ve ambalajlama
Aktivitesini ve dayanıklılığını korumak için Sıvı Maya paslanmaz çelikten tanklarda 0-4 derecede depolanır. Sıvı maya vakum filtrelere aktarılarak suyu alınıp bıçaklar yardımıyla filtrelerden kazınır. Karıştırıcılar ile preslenerek 1 kg ve 0.5 kg veya ufalanmış Granül halde 25 kg'lık ambalajlarda paketlenir. 0-4 derecede temiz ve hava sirkülasyonu iyi olan odalarda depolanarak soğutuculu araçlarla sevkedilir.
Ambalajlama ve İzlenebilirlik
1 kg ve 0.5 kg lık bloklar halinde preslenerek Mauri ve Marmara markalarında, Beyaz Sülfit kağıt, Bopp/Selefon filmler ile ambalajlanan ürünler parti no, üretim –son kullanma tarihleri basılarak tanımlanır.
Ufalanmış yaş maya 25 kg’lık kraft torbalarda ambalajlanıp, parti no, üretim-son kullanma tarihi basılarak tanımlanır.
Mayanın Hamurdaki İşlevi
Mayanın hamurda başlıca üç işlevi vardır:
1. Hamura istenilen hacmi kazandıran ve piştiğinde süngersi dokuyu veren karbondioksit gazını üretir.
2. Gluten yapısındaki fermantasyon faaliyetiyle hamuru besler ve güçlendirir.
3. Fermantasyon sürecinin yan ürünleri olarak kompleks kimyasal bileşimler üreterek damak tadı katar.
Mısırlılar ekmekçilikten keyif alırdı, dahası onlar için ekmek,yaşamlarının simgelerinden biriydi. Ekmek Mısırlılar için o kadar önemliydi ki ölenler bundan sonraki hayatlarında da yoksun kalmasınlar diye mezarlarına bir parça ekmek konuyordu. Ekmek başlıca gıdaları olduğu gibi maaşlarını da ekmek üzerinden alıyorlardı. Piramitleri inşa edenlere emekleri karşılığında ekmek veriliyordu. Kişinin maddi durumu kaç somunu bulunduğuna göre ölçülüyordu.
Biracılıktan elde ettikleri mayayı ekmek hamurlarını fermente edip şekillendirmede kullanıyorlardı. Ancak hamurun nasıl fermantasyona uğradığını bir türlü çözemiyorlardı. Mısırlılar zamanla değişik unlar kullanıp çeşitli şekiller bularak ekmek somununu bir sanat yapıtı gibi işlemeye başladı.
Yaygın inanışa göre Mısırlı bir fırıncı, unutkanlığından hamurun bir parçasını yoğurmamış,sonra da bunu bir sonraki hamura ilave etmiş,böylelikle tesadüfen bir yöntem geliştirmiştir.
Eski Mısırlılar ihtiyaç fazlası hububatı Yunanistan’a ihraç ederdi.Yunanlılar ekmekçiliği Mısırlılardan öğrenmiştir.
Yunanistan’da ve Roma İmparatorluğu’nda ekmek zamanla halkın başlıca gıda maddesi haline geldi. Yumurta ve yağ da katılmaya başlandığında ise ekmek artık lüks tüketim maddeleri arasındaki yerini almıştı. Daha beyaz ekmekler zenginlerin, pek tadı tuzu olmayan ekmekler ise fakirlerin sofrasını süslüyordu. İlk mekanik mikseri bir Romalının geliştirdiği kabul edilir.Enerji kaynağı olarak beygir gücü kullanılmıştır.Roma’da ekmek o kadar vazgeçilmezdi ki halkı memnun etmek için ekmek dağıtmak yeterliydi.
Mayanın Faydaları
Ekmek, hamurişi ve tatlılara düşkün bir toplum olduğumuzdan maya, hemen her evin mutfağında sık sık kullanılıyor. Mayayı belki sadece bir hamur kabartıcı olarak düşündü?güne kadar. Oysa o doğanın bizlere bir armağanı, sağlığımız için eşsiz bir nimet. Maya yüzde 50 oranında protein, B grubu vitaminler, demir, krom, magnezyum, fosfor, çinko ve selenyum gibi mineraller içeriyor
Mayanın sağlık ve güzelliğimize katkılarını keşfederek ona hakkettiği değeri veren gelişmiş ülkeler, bu çok değerli besini sadece bir katkı maddesi olarak değil, tabletler halinde ilaç olarak da piyasaya sunuyor.
Diyet
Sağlıklı bir diyette yer alan besinlerin vücudun tüm gereksinimlerine yanıt vermesi gerekiyor. Maya bu gereksinimlerin büyük bir bölümünü karşılayabilecek nitelikte. Zayıflama diyetleri bazen bağırsak bakterilerine zararlı olabiliyor. Maya bu durumda dengeleme görevini üstleniyor ve bağırsaklardaki yararlı bakterileri güçlendiriyor.
Güzellik için
Güzelliğin sırrı mayada saklı. Onunla saçlarınıza masaj yapın, sütte eriterek yüzünüze ve ellerinize sürün. Güzelliğiniz için ihtiyacınız olan tüm gereksinimleri karşılayacak kadar zengin olan mayayı mutfağınızdan eksik etmeyin.
Vücut ve Yüz
Yüzünüzü nemlendirmek ve dış etkenlere karşı korumak için mayadan yararlanabilirsiniz. Yüksek dozda protein içeren maya, cilt dokularının yeniden yapılanmasını sağlıyor. Cildin daha güzel ve pürüzsüz görünümüne yardımcı oluyor. Protein, ayrıca cildin oksijen almasını sağlayıp beslenmesine katkıda bulunuyor. Mayanın içeriğindeki yüksek potasyum miktarı, dokularda biriken toksinleri dışarı atarak cildin artık maddelerden arınmasını sağlıyor. Böylece cilt adeta yenileniyor. Maya, cildin mat ve pürüzlü görünümüne yol açan mide sorunlarını gideriyor. Bağışıklık sistemini güçlendirerek cilt alerjilerini önlüyor. İçeriğindeki B2 ve B6 vitaminleri sayesinde cildin yağ dengesini ayarlayarak akne ve sivilceye karşı etkili oluyor. Maya, deyim yerindeyse cildi hem içerden hem de dışardan besliyor.
Saçlar
Maya özellikle stresli dönemlerde saçların dökülmesini önleyip sağlıklı uzamasını sağlıyor. İçeriğindeki B5 vitamini, saç sağlığı için çok önemli olan keratin oluşumunu uyarıyor. Keratin, saçların dökülmesini önleyip daha hacimli ve gür görünmesini sağlıyor. 4 çorba kaşığı toz mayayı 1 bardak ılık suda eritin. Saç diplerine früksiyon yaparak yedirin. Birkaç dakika bekledikten sonra bol suyla durulayın.
Eller
Maya ellerin de dostu. Akşamları yatmadan önce 1 kahve fincanı ılık süte 1 tatlı kaşığı yaş maya ilave edip eriyinceye kadar karıştırın. Hazırladığınız bu doğal el kremini ellerinize masaj yaparak yedirin. 10 dakika bekleyip ılık suyla yıkayın. Ellerinizin yumuşacık olduğunu farkedeceksiniz. Özellikle soğuk havada çatlayan ellere iyi geliyor.
Cilt
Mayanın cilde yararları antik çağlardan beri biliniyor. Antik Mısır?da kadınlar güzelleşmek için mayayı ciltlerine sürerlermiş. Ayrıca mayanın mikrop öldürücü özelliklerini keşfedip yara merhemi gibi kullanırlarmış. Yaraları dezenfekte etmek ve çabuk iyileşmesini sağlamak için yaranın üzerine maya sürerlermiş,.
Mayadaki vitamin ve mineraller cildin her türlü gereksinimi sağlayacak kadar zengin. Özellikle akne ve sivilceli ciltlere çok yararlı. Karaciğeri toksinlerden arındırıp, temizliyor ve ciltteki aşırı yağlanmayı önlüyor.
Yüksek dozda protein içeren maya, cilt dokularının yeniden yapılanmasını sağlıyor. Cildin daha güzel ve pürüzsüz görünümüne yardımcı oluyor. Protein, ayrıca cildin oksijen almasını sağlayıp beslenmesine katkıda bulunuyor. Mayanın içeriğindeki yüksek potasyum miktarı, dokularda biriken toksinleri dışarı atarak cildin artık maddelerden arınmasını sağlıyor. Böylece cilt adeta yenileniyor. Maya, cildin mat ve pürüzlü görünümüne yol açan mide sorunlarını gideriyor. Bağışıklık sistemini güçlendirerek cilt alerjilerini önlüyor. İçeriğindeki B2 ve B6 vitaminleri sayesinde cildin yağ dengesini ayarlayarak akne ve sivilceye karşı etkili oluyor. Maya, deyim yerindeyse cildi hem içerden hem de dışardan besliyor.
Maya ile hazırlanan maskeler sorunlu ciltleri iyileştiriyor. 2 çorba kaşığı yaş mayayı bir kaseye alıp 1 çorba kaşığı ılık su ilave edin ve yoğun bir krem kıvamına gelinceye kadar karıştırın. Göz ve dudak çevresi dışında tüm cildinize yuvarlak hareketlerle masaj yaparak yedirin. Kuruması için 10 dakika kadar bekleyin. Cildinizi hafif ıslatılmış bir parça pamukla temizleyip, önce ılık suyla sonra soğuk suyla durulayın ve havlu ile tampon yaparak kurulayın. Bu maskeyi 20'li yaşlardaysanız ayda bir kez, 30"lu yaşlarda iseniz on beş günde bir, 40'lı yaşlarda iseniz haftada bir, 50'li yaşlarda ise haftada iki ya da üç kez uygulayabilirsiniz.
Maya Maskesi
Malzemeler
2 çorba kaşığı yaş maya
1 çorba kaşığı ılık su
Yapılışı
Yaş maya ile ılık suyu karıştırın.
Krem kıvamına gelince, göz ve dudak çevresi hariç cildinize uygulayın.
10 dakika sonra kuruyan maskenin fazlasını, nemli bir pamuk yardımı ile temizleyin. Ardından önce ılık su ile, sonra da soğuk su ile durulayın.
Cildi kuru olanlar, sadece ılık su ile durulamalıdırlar.
Güzelce duruladığınız cildinizi havluyla yumuşak hareketler ile kurulayabilirsiniz.