Gönderen Konu: Memenin Komple Çıkarılması  (Okunma sayısı 1516 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı OLCAY

  • _ByKuS_
  • Admin
  • *
  • İleti: 8917
  • Rep Gücü : 674
  • Cinsiyet: Bay
  • O şimdi ****EVLİ****
    • Profili Görüntüle
    • boyacı
Memenin Komple Çıkarılması
« : Haziran 20, 2008, 01:16:15 ÖÖ »

Mastektomi göğsün ameliyat ile alınması işlemidir. Günümüzde, ameliyat meme kanserinin en yaygın tedavi şeklidir. Pek çok durumda, mastektominin hemen sonrasında yada daha sonra göğsün yeniden yapılanması operasyonun yapılması mümkündür.

Mastektominin Çeşitleri Nedir?

Meme kanserinin tedavi edilmesi için yapılan ameliyatların, pek çok yapılma şekli vardır. Bunların arasında;

    *Basit yada Toptan Mastektomi:

      Göğsün derisi ve göğüs ucu ile birlikte alınması operasyonudur. Bu operasyonda lenf bezleri çıkartılmaz. Bazı durumlarda, başka bir operasyon da ilk lenf bezleri biyopsisi (sentinel node biopsy) yapılarak koltuk altından bir ila üç tane lenf bezi çıkarılır.
    *

      Değiştirilmiş Radikal Mastektomi:

      Göğsün tamamının, göğüs ucunun ve göğüs ucu çevresindeki renkli bölgenin (are


      ola) ve genellikle koltuk altı lenf bezlerinin alınması işlemidir.
    *

      Radikal Mastektomi:

      Göğsün tamamının, göğüs ucunun ve göğüs ucu çevresindeki renkli bölgenin (areola), göğüs kaslarının (küçük ve büyük pektoral kaslar), ve koltuk altı lenf bezlerinin alınması işlemidir. Bu işlem günümüzde nadiren uygulanmaktadır.
    *

      Quandrantectomi:

      Göğsün dörtte birinin, derisi ve bağlayıcı dokusuyla bir yer de alınması işlemidir. Cerrah koltuk altı lenf bezlerinin bir kısmının yada tamamının alınması için ikinci bir operasyon yapabilir (koltuk altı lenf bezleri kesimi yada ilk lenf bezleri biyopsisi).
    *

      Kısmi yada Bölgesel Mastektomi:

      Göğüs dokusunun bir kısmının tümör ve bir miktar sağlıklı dokuyu içine alacak şekilde çıkarılması işlemidir. Bu operasyonda quandrantectomiden den daha az ama lampektomi den daha fazla doku alınır.
    *

      Lampektomi:

      Tümörün ve tümörün etrafındaki sağlıklı dokunun bir kısmının alınması işlemidir.
    *

      Excisional Biyopsi:

      Göğüs tümörünün ve etrafındaki sağlıklı dokunun alınması işlemidir. Eğer tümör bu biyopsi operasyonu ile tamamen çıkarılabilirse, bazen ikinci bir operasyona gerek kalmayabilir. Bu durum genellikle tümör çok küçükse olur.

Geçmişte, radikal mastektomi meme kanseri olan kadınlar için uygulanan en yaygın mastektomi seçeneğiydi. Fakat uzmanlar değiştirilmiş radikal mastektominin de çoğu zaman radikal mastektomi kadar etkin olduğunu bulmuşlardır, bu nedenle değiştirilmiş radikal mastektomi bugün tüm göğsün alınması gereken durumlarda en tercih edilen yöntem olmuştur.

Koltuk Altı Lenf Bezlerinin Alınması.

Koltuk altı lenf bezlerinin alınması operasyonu kanserlerinin yayılmacı (invasif) olduğu belirlenen hastalarda yapılır. Radikal mastektomi, değiştirilmiş radikal mastektomi yada lampektomi operasyonu geçiren kadınlar da genellikle koltuk altı lenf bezleri alınır, ve bu işlem için lampektomi geçiren kadınlarda ikinci bir ameliyat kesiği yapılması gerekir. Ameliyat sonrası, koltuk altı lenf bezleri mikroskop altında incelenerek kanserin göğüs dışına çıkıp çıkmadığı belirlenmeye çalışılır ki, bu ameliyat sonrası tedavi seçeneklerinin belirlenmesinde çok önemlidir.

Koltuk altı lenf bezlerinin alınması operasyonunun en yaygın yan etkisi kolda kronik şişme anlamına gelen lymphedema dır. Koltuk altı lenf bezlerinin alınması sonrasında radyasyon terapisi gören hastalarda bu durumun oluşması olasılığı yaklaşık olarak %10 ila %20 dir. Lymphedema nın oluşmaması ve uzun sürebilecek olan rahatsızlıkların engellenebilmesi amacıyla, hastaların kollarındaki şişme ve sıkışıklığı hemen doktorlarına bildirmesi gereklidir. Koltuk altı lenf bezlerinin alınması operasyonun olası diğer yan etkileri arasında kolda ve omuzda geçici yada kalıcı haraket zorlukları ve kolun üst kısmında karıncalanma hissinin oluşması vardır.

Özetle, koltuk altı lenf bezlerinin alınması operasyonun yan etkileri;

    *

      Lymphedema (kolun kronik şişmesi, ödem benzeri bir oluşum)
    *

      Kol ve omuz hareketlerinde zorlanmalar
    *

      Kolun üst kısmında karıncalanma hissi

İlk Lenf Bezleri Biyopsisi.

İlk lenf bezleri biyopsisi (Sentinel lymph node biopsy), yeni bir işlemdir ve göğüsden gelen lenf sıvısının boşaldığı ilk yada ilk bir kaç lenf bezinin alınması ile yapılır. Bu operasyonun yapılabilmesi amacıyla, tümörün olduğu bölgeye radyoaktif bir madde yada genellikle mavi renkli olan bir boya maddesi enjekte edilir. Boya yada radyoaktif maddenin akışı ve ulaştığı ilk lenf bezleri belirlenir, bu işlem için boyanın görsel olarak belirlenmesi yada radyoaktif madde kullanılmışsa lenf bezlerindeki radyoaktivitenin ölçülmesi işlemleri uygulanır. Bu lenf bezleri eğer kanser lenf sistemine geçmişse, kanserin ilk olarak ulaşacağı lenf bezleri olarak kabul edilir.

Bu lenf bezleri çıkarılarak kanser hücreleri taşıyıp taşımadıkları belirlenir. Eğer çıkarılan lenf bezlerinde kansere raslanmassa, geride kalan lenf bezlerinin alınmasına gerek kalmaksızın operasyon sona erdirilir. Eğer bu lenf bezlerinde kansere raslanırsa, koltuk altı lenf bezlerinin alınması operasyonuyla devam edilir. İlk lenf bezleri biyopsisinin avantajı, eğer bu lenf bezleri kansersiz çıkarsa koltuk altı lenf bezleri alınmadığı için Lymphedema gibi istenmeyen olayların önüne geçilebilinir. İlk lenf bezleri biyopsisi yönteminin güvenilirliliği ve bu gibi durumlarda standart operasyon olarak kullanılıp kullanılamayacağı konusundaki araştırmalar devam etmektedir.

Mastektomiyi Tedavi Yöntemi Olarak Seçmek.

Meme kanseri genellikle önce mamogramda görülen bir anormallikle belirlenir. Kişisel meme kanserleri sırasında bir kitleye raslayan kadınların hemen bir mamogram yaptırmaları önerilir. Mamogramda bir anormallik görülürse ek görüntüleme yöntemlerinin yardımına başvurulabilir. Ve sonuçta meme kanseri tanısı biyopsi yardımıyla konulur.

Biyopsi sonrasında, meme kanserinin tedavisinin belirlenmesi amacıyla bazı parametreler belirlenir, bunlar arasında;

    *

      Tümörün büyüklüğü
    *

      Tümörün tipi
    *

      Kanserin aşaması
    *

      Histolojik derecesi
    *

      Lenf bezlerinin durumu
    *

      Östrojen ve progesteron algılayıcıları
    *

      Her/2-neu algılayıcıları

Bazı hastalar mastektomi için açıkça tek seçenekken, bazı hastaların mastektomi ile göğüs koruyucu ameliyat olarak ta adlandırılan lampektomi arasında seçim yapmaları gerekir. Çoğu durumda mastektomi ile lampektomi karşılaştırıldığın da hayatta kalma oranları arasında pek bir fark yoktur, ancak her iki yönteminde kendine göre avantajları ve dezavantajları vardır. Lampektomi göğsün orijinal şeklini korurken, ardından genellikle altı yedi hafta kadar süren radyasyon terapisi yapılması gerekir. Öte yandan, mastektomi meme kanserinin yerel olarak yenileme riskini azaltırken, genellikle göğsün yeniden yapılması (rekonstrüksüyon) ameliyatına ilişkin konuları gündeme getirir. Son karar verilmeden hastaların bu konudaki düşünce ve kaygılarını doktorları ile detaylı olarak tartışmaları ve ortak bir karara ulaşmaları önerilir.

Mastektomi ve Göğsün Yeniden Yapılması.

Çoğu zaman, mastektomi sonrasında göğsün yeniden yapılması operasyonu (rekonstrüksüyon) uygulanabilir. Değiştirilmiş radikal mastektomi operasyonu alan kadınların büyük bir kısmı aynı operasyonda rekonstrüktsüyon ameliyatı da olabilirler. Bu şekilde yapılan rekonstrüktsüyon operasyonun avantajları arasında;

    *

      Hastalar göğüslerini kaybetmiş olmanın şokuyla ayılmazlar.
    *

      Rekonstrüktsüyon için yapılması gereken ikinci bir ameliyattan kaçınılabilinilir.
    *

      Mastektomiyle birlikte yapılan rekonstrüktsüyon operasyonun dezavantajları arasında;

Yakın geçmişte konmuş meme kanseri tanısının getirdiği duygusal yükler de göz önüne alındığında, ameliyat sonrası yapılması gereken kanser tedavisi ve rekonstrüktsüyon operasyonun duygusal yükü hastalar için ağır olabilir.

Bazı durumlarda, rekonstüksüyon operasyonu sonrası oluşabilecek olan komplikasyonlar yapılması gereken radyoterapi yada kemoterapi gibi kanser tedavisi yönbtemlerinin uygulanmasını zorlaştırabilir.
Rekonstrüksüyon operasyonu genellikle göğüs içine protez yerleştirilmesi yada kas katlanmasıyla yapılır.

Ek ameliyatlar almak istemeyen kadınlar, operasyon sonrası ameliyat yaralarının iyileşmesinin ardından dışarıdan takılan göğüs protezleri kullanabilirler. Bu tip protezlerin çoğu, ağırlık ve dokunulduğunda verdiği his açısından doğal göğse benzer şekilde yapılmıştır. Doğru ağırlıkta protez kullanılması vücudun dengesinin korunması açısından önemlidir. Bu arada mastektomi geçirmiş kadınlar için özel olarak tasarlanmış sutyenler de vardır.

Ameliyat Öncesi.

Mastektomi geçirecek olan kadınların büyük bir çoğunluğu ameliyattan belli bir süre önce doktorları ile tanışırlar, operasyon ve risklerini tartışırlar. Ameliyat olmadan önce, ameliyatın riskleri konusunda uyarıldığınıza ve bu ameliyatı olmak istediğinize dair bazı belgeleri imzalamanız istenecektir, bu belgeleri dikkatle okumalısınız. Ameliyat sırasında kana gereksiniminiz olabileceğinden, ameliyattan belli bir süre önce kendi kanınızı vermeyi de önerebilirsiniz.

Ameliyattan önce, doktorunuzla almakta olduğunuz ilaçları da tartışmalısınız, bunlar ameliyatla yada ameliyat sonrası normale dönme döneminde istenmeyen etkilere yol açabilirler. Hastalar genellikle ameliyattan sekiz saat kadar önce yemek yemeği yada sıvı almayı kesmelidirler, doktorunuzun bu konudaki önerilerini almalısınız.

Mastektomi İşlemi.

Mastektomi operasyonunda genel anestezi uygulanır ve hastanın kalp atışlarının izlenmesi amacıyla bir EKG aracı kullanılır. Bunun dışında kan basıncı (tansiyon) ve diğer yaşamsal belirtiler operasyon boyunca gözetim altında tutulur.

Basit mastektomi operasyonu da, doktor göğsün çevresi boyunca tümör bölgesine olabildiğince yakın bir kesik yapar, bu göğüs derisinin büyük bir kısmına zarar vermez. Basit mastektomi operasyonunda, göğüs ucuna süt kaşıyan süt kanallarının alınmasına rağmen, genellikle göğüs ucu alınmaz. Deri altındaki doku nazikce kesilerek, serbest bırakılır ve çıkarılır. Operasyonun yapıldığı bölgeye burada birikebilecek sıvının alınması amacıyla plastik tüpler takılır.

Deri dikkatlice kapatılır ve dikiş yada kliplerle yerine oturtulur ki bunlar genellikle operasyondan bir hafta kadar sonra çıkarılır. Genellikle dikiş yada kliplerin üzeri bandajla kapatılır. Koltuk altı lenf bezlerinin alınması da dahil olmak üzre tipik bir basit mastektomi operasyonu genellikle 2 ila 3 saat kadar sürer. Aynı operasyonda rekonstrüksüyon yapılan durumlarda doğal olarak bu süre biraz daha uzar.

Göğse yada koltuk altına yerleştirilen plastik tüpler, iyileşme süreci boyunca ameliyat bölgesinde toplanan kan ve lenf sıvısının dışarı atılması amacıyla kullanılır. Bu tüpler genellikle iki hafta içinde, yada günlük sıvı akışı 30 cm3 den aza indiğinde çıkarılır.

Mastektominin olası yan etkileri arasında;

    *

      Ameliyat yaralarının enfeksiyon kapması
    *

      Ameliyat bölgesinde kan birikmesi (hematoma)
    *

      Ameliyat bölgesinde lenf sıvısı birikmesi (seroma)
    *

      Lymphedema, geçici yada kalıcı omuz üst kol haraket kısıtlamaları (eğer lenf bezleri alınmışsa)
    *

      Kolun üst bölümünde karıncalaşmalar
    *

      Hayalet göğüs ağrısı

Ameliyat Sonrası.

Mastektomi sonrası hastahanede kalma süresi genellikle iki üç gündür, ancak bazı hastalar sekiz güne kadar hastahanede kalabilirler. Değiştirilmiş radikal mastektomi operasyonu geçirmiş hastaların ortalama hastahanede kalma süreleri üç gündür. Mastektomiye ek olarak aynı operasyonda göğüs rekonstrüksüyonu operasyonu geçirmiş olan hastalar yaralarının iyileşme hızına bağlı olarak hastahanede üç ila altı gün arasında kalırlar.

Mastektomiden kaynaklanan ağrılar ağrılar genellikle iki üç gün içerisinde biter, ancak mastektomi geçiren kadınların büyük bir çoğunluğu hiç ağrı hissetmezler. Bazı hastalar da doğrusal (çizgi şeklinde) bir mastektomi yarası beklenebilir. Mastektomi geçiren hastaların büyük bir çoğunluğu koltuk altlarında sanki dokuları dışarı çekiliyormuş gibi bir hisse kapılabilirler.

Hastalara, hastahaneden ayrılmadan önce aşağıdaki konularda bilgiler almaları önerilmektedir;

    *

      Yaranın bakımı ve giyinme yöntemleri
    *

      Ameliyat bölgesinde beklenebilecek hisler ve ağrılar
    *

      Ağrı kesicilerin kullanımı
    *

      Ameliyat bölgesinde biriken sıvıları dışarıya almakta kullanılan tüplerin bakımı ve kontrolü
    *

      Olası bir enfeksiyonun erken belirtileri
    *

      Yapılmaması önerilen aktiviteler
    *

      Olası duygusal değişimler
    *

      Uygulanması gereken diyet
    *

      Kolları çalıştırmaya yönelik ekzersizlere ne zaman başlanabileceği
    *

      Ne zaman sutyen kullanmaya başlanabileceği
    *

      Eğer protez kullanılacaksa, protez kullanmaya ne zaman başlanabileceği

Doktorlar genellikle mastektomıden 14 gün kadar sonra bir kontrol randevusu önerirler. Bu kontrol sırasında, büyük bir olasılıkla patalojı raporunuzun detaylarını da öğrenebilirsiniz. Problemi olan hastalar bu 14 günlük bekleme süresi beklenmeksizin doktorları ile bağlantıya geçmelidirler. Mastektomi sonrası radyasyon tedavisi yapılması gereken durumlarda vardır.

Sanal Göğüs Ağrısı.

Araştırmalar göstermiştir ki, mastektomi geçiren kadınların bir kısmı sanal göğüs ağrısı''ndan etkilenmektedir. Göğsün yeniden yapılması operasyonun mastektomi ile birlikte yapıldığı durumlarla yapılmadığı durum arasında, sanal göğüs ağrısının görülmesi yönünden bir fark yoktur. Sanal göğüs ağrısının belirtileri arasında;

    *

      Hoş olmayan kaşınma hissi
    *

      Sanki iğneler batıyormuş gibi hissetmek
    *

      Sanki basınç varmış gibi hissetmek
    *

      Ağrı, acı yada yanma hissi

Doktorlar, sanal göğüs ağrıları ile kol yada bacakları ameliyatla kesilmiş olan hastalarda görülen ağrılar arasında nedenleri açısından bakıldığında benzerlikler olduğuna inanmaktadırlar. Bu operasyonlarda deri ile doku arasında bulunan küçük sinirler kesilir ve bu beyinde bu bölgeden sinyallerinin değerlendirilmesinde görevli hücrelerin görevlerinin yeniden belirlenmesine yol açar. Bu işlem boyunca, hücrelerin kendilerini yeniden ayarlamak amacıyla yaptıkları değişimler ve kesilen bölgede kalan sinirlerin düzensiz olarak arada bir aktif hala geçmesi bu hislerin ve sanal göğüs ağrısının hissedilmesine yol açar. Mastektomi öncesi göğüs ağrısı şikayeti olan kadınların büyük bir çoğunluğu bu ağrıları ameliyattan sonrada hissederler.

Sanal göğüs ağrılarının erken aşamada kontrol altına alınabilmesi için, mastektomi sonrası göğüslerinde sanal hisler duyan hastaların bu durumu hemen doktorlarına bildirmeleri gerekir. Bazı durumlarda ekzersizler ve göğse yapılan masajlar rahatsızlıkların azaltılmasında yararlı olabilirsede, bunlar yapılmadan önce doktora danışılmalıdır. Aşırı durumlarda, sanal göğüs ağrısını engellemek amacıyla ilaçlarda verilebilir. Sanal göğüs ağrısının olması, kanserin hala olduğu yada geri geleceği anlamına gelmez.

Mastektomi ve Lenf Bezlerinin Alınması Sonrası Ekzersizler.

Hastalar doktorlarıyla, mastektomi sonrası ne zaman ekzersizler yapmaya başlayabileceklerini ve mastektomi yapılan taraftaki kolu ne zaman tam anlamıyla yeniden kullanmaya başlayabileceklerini tartışmalıdırlar. Mastektomi sonrası iyileşme döneminin tamamlanmasının ardından, yapılabilecek ekzersizlerin bir sınırı olmamasına rağmen, mastektomi geçiren her hastanın özellikle de mastektomiyle birlikte koltukaltı lenf bezleri alınan hastaların alması gereken bazı önlemler vardır.

Mastektomi uygulanan taraftaki deride olan yaralanmaların enfeksiyon kapma riski diğer tarafa oranla daha fazladır. Bunun nedeni lenf bezlerinin alınması sırasında lenf dolaşımını zorlaştırabilecek değişikliklerin oluşabilmesi riskidir, lenf dolaşımın operasyon öncesine oranla daha verimsiz olması bakteri gibi vücut dışından gelebilecek organizmalara karşı vücudu daha dirençsiz bırakır. Lenf sistemi dokuda toplanan lenf sıvısını toplar ve bu toplama damarları üzerinde bulunan lenf bezlerinin bir filtre gibi çalışmasıyla vücuda zararlı olabilecek maddeler süzülür.

Mastektomi ve koltuk altı lenf bezlerinin alınması operasyonu geçiren kadınların yaklaşık olarak %20sinde kollarda ödem oluşmasına bağlı küçük ölçekli deri travmaları görülür.

Koltuk altı lenf bezlerinin tamamının yada 30 dan fazlasının alındığı durumlarda, koltuk altı damar trombosisi (axillary vein thrombosis, koltuk altı damarlarında kan pıhtılaşması) oluşabilir. Bunun sebebi lenf kanallarının kan damarlarına çoğu zaman çok yakın olması ve operasyon sırasında bunlarında zarar görmesi yüzündendir. Kan dolaşımının zorlaşması, kolun daha sonraki aşamalarda yaralanmalara daha yatkın olmasına neden olabilir.

Bu nedenlerden dolayı, doktorların büyük bir kısmı ekzersizler arasında bir dinlenme süresi bırakmayı ve zaman zaman kolu kalp seviyesinden yukarıda bir kaç saat tutulmasını önermektedirler. Mastektomi geçirmiş olan hastaların yaralanma riskini en aza indirmek için yoğun bir şekilde ekzersiz yapmamaları önerilmektedir.

Olumlu bir not eklemek gerekirse, kasların düzenli kullanımı eklem bölgelerinin ve ameliyat yarasının esnekliğinin sağlanmasını, yeni lenf kanallarının oluşmasını, kan dolaşımının yeniden kazanılmasını ve kan pıhtısı riskinin azaltılmasını sağlar. Ekzersizler dikkatlice yapıldığında, ekzersizin getireceği bu yararlar olası zararlarından çok daha fazladır.

Meme kanserinin Yenilenmesi.

Mastektomi sonrasında yada diğer kanser tedavileri sonrasında bazen kanser yenileyebilir. Kanserin yenilemesinin üç türü vardır, yerel, bölgesel ve uzak. Yerel yenilemede, kanser tanısı konmuş olan bölgede kanser hücreleri kalmıştır ve zaman içerisinde yeniden büyürler. Bölgesel yenileme, yerel yenilemeden daha ciddidir. Bu durumda kanser hücreleri genellikle koltuk altı lenf bezlerinin ötesine yayılmıştır. Kanserin uzak yenilemesi, yenilemeler arasında en tehlikeli olanıdır ve metastaz olarak da adlandırılır. Bu tip yenilemede , kanser vücudun kemik, akciğer, yada karaciğer gibi uzak bölgelerine sıçramıştır.

Kanserin yenilemesi durumunda, tedavi kanserin yenileme tipine ve ciddiyetine bağlı olarak yapılır. Kanseri yenilediği durumlarda ek ameliyatlar, kemoterapi, radyoterapi, yada hormon tedavisi uygulanabilir.