Gönderen Konu: Kürtaj Olmadan İstenmeyen Gebeliklerde Başka Yöntemler Uygulanabilir mi ?  (Okunma sayısı 9320 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı OLCAY

  • _ByKuS_
  • Admin
  • *
  • İleti: 8917
  • Rep Gücü : 674
  • Cinsiyet: Bay
  • O şimdi ****EVLİ****
    • Profili Görüntüle
    • boyacı

Zaman zaman merak edilenlerden biri de "söktürücü" iğnelerle yeni başlamış bir gebeliğin sonlandırılıp sonlandırılamayacağıdır. Aslında "söktürücü" iğne olayı belki de ülkemizin ciddi sağlık problemlerinden biri. Eczaneye gidiyorsunuz, adetinizin geciktiğini söylüyorsunuz ve hemen size raftan bir "söktürücü iğne" veriliyor ve hatta isterseniz eczanede bile uygulanabiliyor. Gebelik testi çoğu zaman yapılmıyor bile.


Bu tür iğneler östrojen ve progesteron hormonunu beraberce içerirler. Gebe olmayan bir kadına uygulandığında gerçekten de çoğu durumda kısa bir süre sonra adetin başlamasını sağlayabilirler. Ancak bu uygulama iki yönden hatalı. Birincisi adet gecikmesi gebeliğe bağlıysa bu ilacın hiçbir etkisi olmaz ve hatta istenmeyen bir gebeliğin devam etmesine neden olur.

İkincisi hata ise, adet gecikmesi mutlaka jinekolojik değerlendirme gerektiren bir durumdur. Yine benim görüşüme göre, gebelik dışındaki nedenlere bağlı olan adet gecikmelerinde gerekli incelemeler yapıldıktan sonra östrojen ve progesteron karışımı iğne yerine, tablet şeklinde yalnızca progesetron içeren ilaçlar tercih edilmeli.

Bu tür düşük veya gebelik sonlandırdığı iddia edilen ve tamamen bilgisizlik ve duyarsızlıktan dolayı verieln bu iğneler sadece ve sadece gebeliğe bağlı olmayan nedenlerden dolayı oluşan gün geçmelerinde adet kanamasına benzer bir kanama olmasına neden olabilir ve takip eden dönemlerde ciddi hormonal bozukluklara neden olabilir.

Yumurtalık kistleri, rahim zarına bağlı sorunlar ve dış gebelik vakalarının ihmal edilmesi durumuna neden olarak hayati risklerde yaratabilir ( Bu tür ilaçları doktor kontrolu olmadan asla kullanmayınız. )

Düşük iğnesi yok, peki "düşük hapı" var mı?

Evet var.

RU-486 adı verilen bir ilaç, başta Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerinde kullanılan tablet şeklinde bir ilaç ve gebeliğin en erken dönemlerinde etki ederek gebeliğin sonlanmasını sağlıyor. Aslında ilacın düşük yaptığını söylemek biraz hatalı olur. Zira RU-486 ya da diğer adıyla mifepriston (etken maddenin adı), gebeliğin en erken aşamasına etki ederek yumurta hücresiyle spermin birleşmesinden oluşan embriyonun uterusta (rahim içinde) yerleşmesini önlüyor.

Embriyo yerleştikten sonra ise gebelik daha ileri aşamalara geldiğinde düşüğü gerçekleştirmek için mizoprostol adı verilen başka bir ilaçla kombine etmek gerekiyor.

Bu kombinasyon sonucunda erken gebelik döneminde kürtaj gerekmeksizin düşük gerçekleşebiliyor. Ancak bu tür işlemlerde risk normal kürtaj işleminden 10 kat daha yüksek olup bazı özel durumlarda uygulanmakla beraber mutkala ve mutlaka hastanede yatarak tedavi ve kontrol planı içerisinde uygulanması gerekir.Ani ve hayati vajinal kanamalara neden olabilirler.


Fransız patentli düşük hapı olan RU-486 Amerika''da kısa bir süre önce FDA (Food and Drug Administration) onayı aldı. Amerika Birleşik Devletlerinin ülkedeki ilaç ve gıda denetimini yapan en üst kuruluşu olan FDA, şu anda Avrupa ülkelerinde kullanılan birçok ilacı onaylamamış olmasına karşın "düşük hapını" onayladı.

FDA bundan birkaç yıl önce de ilacın piyasaya sunulmasını kabul etme aşamasına geldiyse de kürtaj muhaliflerinin yoğun lobi faaliyetleri tarafından engellendi.

Kürtaj muhalifleri ilacın kadın sağlığı üzerine olumsuz etkileri olduğunu belirtirken, kürtaj taraftarı olanlar ilacın uygulanmasıyla kürtaj oranlarının azalacağını ve böylece kadının seçim yapmada daha özgür olacağını belirtiyorlardı.
FDA işte şimdi kamuoyunun da desteğini alarak belli şartlarla ilacın Amerika''da kullanılmasına onay verdi.

Bu şartlar, ilacın mutlaka kürtaj yapmaya yetkili Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanlarınca yazılmasını, reçetelerin sıkı bir denetim altında tutulmasını ve ilacın kullanıldığı kadınların belli bir süre boyunca takip altında tutularak etkilerin kısa vadeli ve uzun vadeli olarak incelenmesini ve bu verilerle geniş çaplı bir araştırma yapılmasını öngörüyor.

Ülkemizde RU-486 henüz Sağlık Bakanlığı onayı almadı, diğer ilaç mizoprostol ise henüz inceleme aşamasında. Belki yakın gelecekte ülkemizde de kürtaj olmayı seçen kadınlar için alternatif bir yöntem olarak RU-486 kullanılabilecek.

Şu an için gebeliğin sonlandırılması ülkemizde yasal olarak 10. gebelik haftasına kadar ve kürtaj yoluyla gerçekleşiyor.Kürtaj işlemi düşünenler için en önemli öneri asla gebeliğinizi istemiyorsanız risklerinizide büyüterek ileri haftalara ulaşacak şekilde ihmal etmeyiniz.

Bu gebelik haftasından sonra gebeliğin sonlandırılması ise kadının isteğine göre değil, anne adayının hayati gebeliği devam ettirmesini engelleyen hastalıkları olduğunda, veya bebekte ciddi gelişim kusurları olduğunda bir kurul onayıyla mümkün oluyor.



Çevrimdışı Fatih

  • Yönetici
  • *
  • İleti: 2651
  • Rep Gücü : 216
  • Cinsiyet: Bay
    • Profili Görüntüle
Vay çok ilginç bi ilaç varmış arada ya hiç yoktan bilgilenmiş oldum :D

Çevrimdışı OLCAY

  • _ByKuS_
  • Admin
  • *
  • İleti: 8917
  • Rep Gücü : 674
  • Cinsiyet: Bay
  • O şimdi ****EVLİ****
    • Profili Görüntüle
    • boyacı
yaw bilgilensen nolcak fatih sen napacan bunları  :hihi

Çevrimdışı Fatih

  • Yönetici
  • *
  • İleti: 2651
  • Rep Gücü : 216
  • Cinsiyet: Bay
    • Profili Görüntüle
yaw bilgilensen nolcak fatih sen napacan bunları  :hihi
Belki birine akıl veririm olsun :P