Gönderen Konu: Luzumsuz Adam - Sait Faik Abasıyanık  (Okunma sayısı 1364 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı OLCAY

  • _ByKuS_
  • Admin
  • *
  • İleti: 8917
  • Rep Gücü : 674
  • Cinsiyet: Bay
  • O şimdi ****EVLİ****
    • Profili Görüntüle
    • boyacı
Luzumsuz Adam - Sait Faik Abasıyanık
« : Ekim 15, 2007, 11:17:09 ÖÖ »

LÜZUMSUZ ADAM

-BEN NE YAPAYIM?

-BİRANEDEKİ ADAM

-MÜRÜVVET

-İP MESELESİ

-MENEKŞELİ VADİ

-BİZİM KÖY BİR BALIKÇI KÖYÜDÜR

-KAÇAMAK,PAPAĞAN,KARABİBER

-BACAKLARI OLSAYDI

-AYTEN

-PAPAZEFENDİ

-BİR KÜLHANBEY HİKAYESİ

-KAMERİYELİ MEZAR
-HAYVANCA GÜLEN ADAM

1.    KİTABIN KONUSU:

 Mansur Bey adlı,bütün günleri aynı faaliyetler çerçevesinde geçen bir adamın hikayesi anlatılıyor.Hayatındaki sıradanlıklar ve bundan duyduğu zoraki mutluluk en ince ayrıntısına kadar belirtiliyor.Sonunda ise bu hayattan nasıl vazgeçebilirim sorusunu soruyor kendi kendine.

2.    KİTABIN ÖZETİ:

Haftanın 7 günü aynı şeyleri yapan  Mansur Bey her zaman ki gibi kahvesine gider ve kahve sahibi Yahudi bayanla kapuçinolu fransızca sohbetine başlar.Daha sonra kütüphaneye giderek bir Fransızca dergi alır.Çünkü bu dergi yarınki sohbetine yardımcı olacaktır.Öğlene doğru işkembecisine gider ve ekşi ekşi limonlu işkembesini içer Bayram’ın dükkanında .

Akşam Fransızca dergisindeki bilmediği kelimeleri tercüme ederken uyuyakalır.Fakat saat 4:30’daki akşam gezintisi için uyanacaktır elbette.Gezinti sırasında akşam olduğunu pastahanesinin perdesi çekilnce anlar.Portakalını alır ve meyhaneden çıkan insanları izlemeye başlar.Daha sonra karşı meyhaneye girer,her zamanki içkisini içer ve her zaman olduğu gibi zurnacı ,zurnasının kamış düdüklerinden birini değiştirirken masasından kalkar.

Yedi seneden beri mahallesinden çıkmayan Hünsar Bey bir gün mahalesinden çıkmaya karar verir.

İstanbulun güzelliği onu büyülemiştir ve aklına ne gelir biliyor musunuz? Dükkanla,evi satıp,gazinodaki alnı dar kızı metres tutup,daha sonra bir Boğaziçi vapuruna binip,Bebek’le Arnavutköy önlerinde oturduğu tabureden kalkıp,kendisini denizin içine bırakıvermek.

3.    KİTABIN ANAFİKRİ:

 Her gün aynı şeyleri yapan bir adamın gerçekleştirdiği faaliyetler en ince detayına kadar anlatılıyor.Rutin faaliyetleri gerçekleştirmesine rağmen ,içinde daha değişik şeyler yapma isteğinde olan başka bir insan var ve bu da  diğer kişilerle olan ilişkilerinde ve düşüncelerinde açığa çıkıyor.

4.    KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:

Hünsar Bey ,sakin bir yaşam seven veya başka işlerle uğraşma düşüncesinde olmayan biridir.Detaya inersek işkembe çorbası içmeyi seven,Fransızca’ya meraklı ,tek geliri dükkan kirasından ibaret bir insan…

Bayram,işkembe dükkanının sahibi.

Salomon,portakal satıcısı.

Ve pastahanenin sahibi Yahudi kadın.

5.    KİTAP HAKKINDA ŞAHSİ GÖRÜŞLER:

 Hikayenin akışından çok olayların ve yerin tasviri dikkatimi çekti ve hoşuma gitti.Sanırım yazar oluşturduğu karakterlerle kendi iç dünyasındaki istekleri,düşünceleri dışa vuruyor.Onlarla olan diyalogları,onlar hakkındaki düşünceleri saf ve yalın.Olduğu gibi anlatılan olaylar sanki insana oradaymış hissi veriyor ve okumanın amacına ulaşılmış oluyor.Hikayeden çok tasvire önem verdiğimden Sait Faik benim için güzel bir kaynak oldu.

6.      KİTABIN YAZARI HAKKINDA KISACA BİLGİ:

SAİT FAİK ABASIYANIK
1906- Sait Faik Abasıyanık Adapazarı’nda doğdu.

1912 -1924  İlköğrenimini Adapazarı Rehber-i Terakki Mektebi’nde yaptı.İki yıl Adapazarı İdadisinde okudu.

1925-1928 İstanbul Sultanisinde başladığı orta öğrenimini Bursa Erkek Lisesi’nde bitirdi.Şiir yazmaya yöneldi.

1930-İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde bir süre okudu.İlk yazısı ve hikayesi “Uçurtmalar” yayımlandı.

1931-Babasının isteğini kabul ederek iktisat öğrenimi için isviçre’nin Lozan kentine gitti.Oradan da Fransa’nın Grenoble kentine geçti.

1933-İstanbul’a döndü;bir süre Halıcıoğlu Ermeni Yetim Mektebi’nde Türkçe öğretmenliği yaptı.

1936-Semaver’I yayımladı.

1938-Marsilya’ya gitti.

1939-Sarnıç ve Şahmerdan’ı yayımladı.Babası öldü.

1940-‘Çelme’ adlı hikayesi yüzünden dava açılarak askeri mahkemede yargılandı ve aklandı.

1944-Medarı Maişet Motoru yayımlandı ve toplatıldı.Hastalandı,siroz tanısı kondu.Bir küskünlük dönemine girdi.Bu dönemde Burgaz Adasında yaşamaya başladı.

1948-Lüzumsuz Adam yayimalndı.Küskünlük dönemi sona erdi.Kent yaşamı ağır basmaya başladı.

1950-Mahalle Kahvesi ve Havada Bulut yayımlandı.Pasaport aldı,pasaportuna “mesleksiz” yazıldı.

1951-Fransa’ya tedavi olamay gitti.Paris,hastane,kaçış.Kumpanya yayımlandı.

1953-Kayıp Aranıyor ve Şimdi Sevişme Vakti yayımlandı.Uluslararası Mark Twain Derneği,yazara onur üyeliği verdi.

1954-Az Şekerli ve Alemdağ’da Var Bir Yılan yayımlandı.11 Mayıs’ta İstanbul’da öldü.

1955-Tüneldeki Çocuk yayımlandı.

1956-Mahkeme Kapısı yayımlandı.

1964-Burgaz Adası’ndaki evi müzeye dönüştürüldü.

1970-1989-Bütün eserlerinin toplu basımı gerçekleştirildi.