Kimyasallarla oluşabilen yanıklar göze ait en ciddi yaralanmalar arasındadır. Gözde oluşan hasar az ve geçici olabilir (örn. Sabun köpüğü, saç spreyleri) veya şiddetli ve körlüğe kadar gidebilen etkiler oluşturabilir (alkali ve asit yanıkları). Alkali yanıklar asit yanıklardan daha tehlikelidir. Evde yer ve lavabo temizliğinde kullanılan birçok kimyasal madde alkalidir bu yüzden çok dikkatli kullanılmalı ve çocukların erişebileceği yerlerde bırakılmamalıdır. Sıklıkla kullanım sırasında göze sıçraması veya gözlerin ovuşturulması ile el cildinden göze bulaşma şeklinde olur. Sönmemiş kireç de bina yapı, onarım ve dekorasyon ortamlarında sıkça karşılaşılan ağır alkali yanıklara neden olmaktadır. Asit yanıkları arasında araba aküsü patlaması önde gelen nedenler arasındadır. Kimyasal yanık durumunda hasarı azaltmak için yapılması gereken ilk iş hemen gözün bol su ile yıkanmasıdır. Her ne kadar izotonik tuzlu su en iyi seçenek olsa da çeşme suyu da yeterli olabilir. Yıkama işlemi sırasında kapakların açılması gereklidir, kapakların üzerinden yapılan bir yıkama işlemi yeterli olmaz, hasta genellikle gözünü şiddetli batma hissi nedeni ile açamaz bu nedenle anestetik göz damlaları hem hastayı rahatlatır hem de yıkama işlemini kolaylaştırır, kapakları açmak ve daha etkin yıkama yapmak için özel aletlerin kullanılması da faydalı olabilir. Yıkama işleminden sonra acil hekim kontrolü için başvurmak gereklidir.
Halk arasında “Japon yapıştırıcı” olarak bilinen siyanoakrilat yapıştırıcıların göze kaçması durumunda kurumasına fırsat vermeden antibiyotikli göz pomadı bol bir şekilde sürülüp acilen göz hekimine müracaat edilmesi gerekir.