Aydın; tarihin bilinen devirlerinden beri çeşitli uygarlıklara merkez olmuş, antik çağın Afrodisias, Milet, Alinda, Didyma, Nisa, Prien, Magnesia gibi önde gelen kentleri olmuştur.
Bugünkü Aydın, kuzeyindeki Top Yatağı sırtında kurulan Tralles Kenti ile birlikte MÖ 2500 yılında Hititler zamanında gelişmiş, MÖ VII. yy.da Lydia zamanında da en parlak çağını yaşamıştır.
Düşüncenin yaşam ve felsefe arasında kopmaz bağ olarak insan yaşamını işlediği bu topraklar, sırasıyla Frigya, Lidya, Pers, Roma ve Bizans çağlarını yaşamış, daha sonra 1171-1270 yılları arasında Selçuklular, 1270-1307 yılları arasında Menteşeoğulları, 1307-1390 yılları arasında Aydınoğulları, 1390-1922 yılları arasında da Osmanlı dönemini yaşamıştır.
Selçuklularla birlikte Türk uygarlığının izleri olan kültür varlıkları ve vakıf eserleriyle donatılan Aydın; sanat, felsefe, sosyal hizmetler, tarım ve mimaride parlak ve uygar günlere şahit olmuş, geçmiş dönemlerin tarihsel izleri korunarak günümüze kadar taşınmıştır.
Aydın''ın Türk egemenliğinde bir yönetim birimi statüsü kazanması 1390 yılında Yıldırım Beyazıt''ın şehzadesi Ertuğrul Bey''in Vali olarak Aydın''a atanmasıyla başlamıştır.
Aydınoğulları zamanında şehrin adı Aydın Güzelhisarı olmuş, daha sonraları Aydın adını almıştır. Şehir XIV yy. da bugünkü yerine kurularak idari kademelendirme sırasıyla, 1390 yılında eyalet, 1426 yılında sancak, 1811 yılında eyalet, 1850 yılında İzmir’e bağlı sancak olmuştur.
Aydın''ın 1919 yılına kadar sancak şeklinde devam eden bu yönetim şekli, 25 Mayıs 1919-7 Eylül 1922 yılları arasında 40 aya yakın süren işgalden sonra ve Kurtuluş Savaşının kazanılmasıyla birlikte 1923 yılında değişmiş, müstakil vilayet olmuştur.