Kahreden bir kurşun yarası gibi yağıyordu
Ağır ağır, ince ince, ölümüne ölümüne
Ne uzaktan elkızının gülümsemesi kar ediyor
Nede el sallaması
İllaki aklımda beyaz ellerin;
Kar gibi.
Kimi görsem hep tanıdık
Kimi görsem hep sen oluyorlar
Sakın ha kızma! Hasretlik zor zanaat
Hele ki anaya, hele ki babaya, hele ki sana
Acıta acıta yağıyor adamın üzerine;
Kar bile.
Hançerleyen bir bıçak yarası gibi geliyordu üzerime
Soğuk soğuk, parlak parlak, ölümüne ölümüne
Yaralamaz demişlerdi ayrılık adamı gurbette
YALAN!
Azrail Azrail geliyor uykularıma;
Kar ise.
Gayrı duramam buralarda evim yok, yurdum yok
Senden öte yatacak toprağım yok
Sensizsem eğer bana artık her şey nafile
Sanma ki seni unutacağım
Sanma ki sensiz yaşayacağım.
İşte yine yağıyor
Kahreden bir kurşun yarası gibi
Ağır ağır, ince ince, ölümüne ölüme
Ve ben bu sefer on altı yerimden
Kurşunlanmış olarak gidiyorum;
Kar ile.
Eğer bir gün
Geri dönüpte beni bulamazsan
Yağ mezarıma
Kar gibi...