Adamın biri,bir gün elbiselerini yıkamak için Nil nehrinin kenarına gitmişti.Nehrin kenarında dururken,bir de baktı ki Görülmemiş şekilde büyük bir akrep kendisine doğru geliyor.
Çok korkmuştu.Akrebin şerrinden Cenab-ı Hakk'a sığındı.Akrep nehire geldiğinde,sudan büyük bir kurbağa çıkıp akrebe doğru geldi.Akrep,kurbağanın sırtına binip suyun üzerinde yüzüp gittiler.
Gördükleri,adamın çok tuhafına gitmişti.Onları nehrin kenarında takip etti.Nehrin karşı yakasına geçtiklerinde akrep,kurbağayı bırakıp dalları büyük,gölgesi çok olan bir ağacın yanına gitti.
Adam bir de baktı ki,ağacın altında Allah'a asi bir genç mışıl mışıl uyuyor.Kendi kendine:"La havle vela kuvvete illa billah.Bu akrep nehrin ötesinden buraya kadar,bu genci sokmak için geldi."dedi ve içinden,akrep gence yaklaştığı zaman hemen akrebi öldürmeye karar verdi.Onun için akrebe yakın bir yerde durdu.Bir de baktı ki karşıdan büyük bir yılan,genci öldürmek için,gence doğru geliyor.Bu sırada akrep,yılanın üzerine hücum etti ve başını sokmaya başladı.yılan öldükten sonra akrep,nehre döndü.Kurbağa da onu orada bekliyordu.Akrep tekrar kurbağaya binip nehrin öte yanına geçti.Adam arkalarından bakakalmıştı.
Gencin yanına geldiğinde,genç hala uyuyordu.Adam kendi kendine şöyle dedi:
"Ey uyuyan genç!Allah(c.c) seni,sen farketmesende karanlığın içindeki her türlü kötülükten korur.Sen uyusan bile Allah(c.c) uyumaz.O kullarına çok merhametlidir.