Gönderen Konu: Karakter de nakil oluyor mu?  (Okunma sayısı 1394 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı pudra_shekeri

  • ByKuS
  • *
  • İleti: 1864
  • Rep Gücü : 330
  • Cinsiyet: Bayan
    • Profili Görüntüle
Karakter de nakil oluyor mu?
« : Nisan 11, 2008, 07:31:24 ÖS »

ABD'da yaşanan olay organ nakli için en çok merak edilen konuyu yeniden akıllara getirdi.



Kalp nakli yapılan kişiye ölen kişinin karakteri geçiyor mu? ABD'de yaşanan bir olay, bu tartışmaları alevlendirdi. ABD'li Claire Sylvia, (57) ölen kişinin ruhunun kendisine geçtiğini ileri sürdü. 10 yıl önce geçirdiği kalp ve akciğer nakli sonrasında yaşadığı sıra dışı olayları "Bir kalp değişikliği" isimli kitabında anlatan eski dansçı Sylvia, "Yavaş yavaş bana kalbini veren 18 yaşındaki genç erkeğe benzedim. Huyum ve yürüyüşüm bile değişti. Eskiden tavuk ve birayı ağzıma sürmezken ameliyattan çıkar çıkmaz ilk bunları istedim. Eskinin aksine hiç grip olmuyordum ve çok enerjiktim" dedi. Kendisine kalbini veren kişiyi bulmak için harekete geçen Sylvia, yasalar gereği donörünün kimliğine ulaşamadı. Ta ki bir gece, ona kalbini veren Timothy Lamirade rüyasına girip adını söyleyene kadar.

ADINI RÜYASINA GİRİP SÖYLEDİ

Claire Sylvia, sonrasını şöyle anlatıyor: "Arkadaşımla gazete arşivlerinde motosiklet kazasında ölen gençleri taramaya başladım. Ve onu buldum. Aynı rüyalarıma giren kişiydi ve adı da Timothy Lamirade'dı! 9 ay sonra tekrar rüyama girerek bana ailesiyle ilgili bilgi verdi. Ben de ailesini de buldum. Onlara 'Tim bira sever miydi' diye sorduğumda aldığım cevap beni şok etti: Birayı sever ama tavuğu daha fazla. Ayrıca hiç grip olmazdı ve çok enerjikti!"

Prof. Dr. Münci Kalayoğlu: Nakillerden sonra hastalarda kişilik değişimi yaşanabilir. Nakilden önce ya da sonrasında verilen ilaçların yan etkileri vardır. Bu yan etkiler sonucu beyin etkilenip kişilik değişimi olabilir. Bambaşka alışkanlıklar edinebilir. Önceden hiç sevmedikleri alışkanlıkları huy edinirler. Ama bu değişim organın vericisi ile bağlantılı değildir. Bu bilimsel olarak yüzde yüz kanıtlandı.