Gönderen Konu: Eyvah bebeğime neler oluyor  (Okunma sayısı 1954 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Gamzeli

  • _Gamzeli_
  • Admin
  • *
  • İleti: 18871
  • Rep Gücü : 2045
  • Cinsiyet: Bayan
  • Bana Sen Lazımsınn...
    • Profili Görüntüle
    • Ahmet Maranki
Eyvah bebeğime neler oluyor
« : Şubat 16, 2008, 01:15:01 ÖS »

[bgcolor=#0000ff]Doğumdan sonraki ilk günlerde bebeğinizde sizi rahatsız edebilecek, sizce bazı olağan dışı durumlar gözlemleyebilirsiniz. Hemen paniğe kapılmayın. Bu rahatsızlıkların nedeni bebeğinizin ana karnı dışındaki hayata uyum sağlamasında yaşadığı zorluklardan kaynaklanabilir. Siyah dışkı: Bebeğinizin ilk dışkısı doğumdan sonra en geç 24 saat içinde gerçekleşir. Bu siyah-yeşildir. Sert ve yapışkandır. Daha ana karnındayken hazım salgıları olan safra kesesi, dokular, bağırsak salgısı, yutulmuştur. Bazen dışkı ile beraber gri beyaz bir salgıda dışarı atılır, bunlar normal belirtilerdir. Bu durum beş gün kadar sürebilir.Alınan ilk gıdalardan sonra yavaş yavaş sür dışkısı oluşur, rengi sarılaşır, incelip sıvılaşır.

Kırmızı idrar: Çoğu bebek, doğumdan hemen sonra, mesanesini boşaltır. Karın üstü yatarken veya babanın ellerinde iken yapıldı mı genel bir neşeye sebep olur bu durum. Normalde bebeğin idrar rengi saman sarısıdır. Ancak ilk haftalarda idrarın rengi kırmızımsı olabilir. Bu renk genellikle idrar asitlerinden oluşur. İdrar asitlerinden kaynaklanan bir durum tamamen tehlikesizdir. Gereksiz yere paniklemenize neden değildir; ancak rahatlamanız için bebeğinizin doktoruna danışabilirsiniz elbette. Fakat ikinci ve üçüncü kontrolden, iç organları da kontrol edildikten sonra sağlıklı çıkan bir bebek için kaygı duymanın hiçbir anlamı yoktur.

Sarı cilt: Doğumdan sonraki ilk günlerde belki bebeğinizde hafif sarılık gözlemleyebilirsiniz. Buna yeni doğan sarılığı denir. Ve yaklaşık bebeklerin %70"i bu durumla karşılaşır. Yeni doğan bebeğin karaciğeri henüz ham olduğu için gerekli olan enzimleri oluşturamaz ve sorumlu olduğu kan rengini (Bilirubin) sağlayamaz. Bilirubin alyuvarların yaşlanmasıyla oluşur. Eğer dolaşım çabuk oluşmazsa kanda çok fazla bilirubin kalır, gözler ve cilt sararır. Doğumdan bir hafta sonra karaciğer artık yeterlidir.

Sarı renk kaybolur. Yeni doğan sarılığı eğer çok yüksekse tedavi edilir. Tehlikesi: Bilirubin beyne yerleşip zarar verebilir. Bilirubin yığılması ölçerek anlaşılır. Tedavi için bebek UV ışınları mavi ışınlara 12 saat süreyle alınır. Bu tedavi Bilirubinin çözülmesini sağlar, idrarla dışarı atılır. Koruyucu bir gözlük bebeğin gözlerinin ışınlardan zarar görmesini önler. Işınları direkt çıplak cilde verilmesi gerektiğinden tedavi süresince bebeğiniz sıcak kuvözde yatar. Çok nadir olarak bazı bebekler tedaviden sonra tekrar sarılık olurlar. BU durumda hiç problemsiz terapi tekrarlanır.

Sivilce ve döküntüler: Her iki bebekten biri doğumdan sonraki ilk haftada yeni doğan tefecürü oluşturur. Bütün vücudunda ve yüzünde ortası beyaz olan kırmızı benekler oluşur. Birkaç gün içinde kendiliğinden kaybolur. Ana karnı dışında, daha gelişmemiş bağışıklık sisteminin reaksiyonu olduğu tahmin ediliyor.

Don yağı sivilcesi genelde yüzde kaynaklarda ve burunda olur. Bu akneler doğmadan önce kanında olan cinsiyet hormonlarındandır. İlk ayında arka arkaya kaybolacaktır. Akneler zararsızdır, bebeğe hiçbir acı vermezler.. Normalde üç ay içinde kendiliğinden kaybolur. Hiçbir şekilde bunları sıkmamalısınız veya krem sürmemelisiniz. Aksi taktirde doktorunuza danışınız.

Göğüs guddelerinin şişmesi: Bazı bebeklerde onuncu gününden sonra göğüs guddelerinin şişmesi gözlenir. Hatta cadı sütü denilen bir sıvı akabilir. Her iki çocuktan biri buna yakalanır. Bunun sebebi de anne karnındaki cinsiyet hormonlarına bağlanır. Normalde zararsızdır ve hiçbir tedavi gerektirmez. Yalnız şişkinlikler acı verebilir. Zıbının altına yerleştirebileceğiniz pamuk tamponları ile bebeğinizi acıdan koruyabilirsiniz. Göğüs şişliklerinin inmesi birkaç hafta sürer.

Bıngıldak: Bütün bebekler başlarında iki delikle dünyaya gelirler. Hissedilebilecek şekildeki bu kafa kemiği arasındaki boşluğa bıngıldak denir. Başın arkasındaki bu küçük bıngıldak doğumdan birkaç hafta sonra kapanır. Başın önünde üste olan diğer bıngıldak ise ancak dokuz ayda kapanır, hatta bazı çocuklarda iki yaşına kadar sürer. Bu açık bıngıldaklar bebeğin kafatasındaki kemiklerin hareket etmesini sağlamak içindir. Bu durum bebeğin dar doğum kanalından çıkarken beynin yaralanmasını önlemek içindir. Öndeki bıngıldaktan açıkça nabız atışlarını görebilirsiniz.

Göz salgıları: Çoğu bebeklerin ilk haftalarında tekrar tekrar sarı beyaz salgılar olur. Yani doğan bebeğin göz kanalları daha çok küçük olduğundan çok çabuk yapışırlar. Hafifçe burnun kenarlarına bastırın. Böylece göz kanallarının kan dolaşımını açarsınız. Tüysüz temiz bezle gözün kenarındaki salgıları dikkatlice silebilirsiniz.

Baştan itibaren emzirmek: İlk dört ve altı ayına kadar bebekler sulu gıda ve süt alırlar. Daha gelişmemiş hazım sistemi de başka bir şey kabul etmez. Anne sütü birleşimiyle bebeğin ihtiyacına uyan en doğru gıdadır. İstenilen zamanda, her yerde, doğru ısıda, steril bir şekilde sunulur. İçerdiği önemli besin maddelerinin yanı sıra anne sütünde kendisini enfeksiyonlardan koruyacak antikor da vardır. Anneye karşı bağışıktır.
[/bgcolor]


Seni sevdim gönülden, kalbimin sahibi oldun bilmeden, bu yürekte varolacaksın ebediyen, bunu bil çok seviyorum gerçekten.
Seninle doğdu bu yürek, sensin gönlüme eş, dudaklarım dudaklarındayken sanki can verdi bu yürek, senin kollarında ölmek dünyada en güzel şey olsa gerek..